Topos Evi
Künye
Mimari Tasarım
Salon Alper Derinboğaz
Tasarım Ekibi
Alper Derinboğaz, Egemen Onur Kaya, Şevki Topçu, Reyyan Çulcu, Doruk Kayalı, Ömer Manav
İşveren
MK Yapı Mühendislik, Mesut Köse
Statik Proje
İNTAÇ
Mekanik Proje
ARKE
Elektrik Projesi
LATEK
Tamamlanma Tarihi
2022
Toplam İnşaat Alanı
930 m²
Fotoğraflar
Cemal Emden, Serra Duran
Salon Alper Derinboğaz imzalı Topos Evi, çevrenin keskin topoğrafyasından ilhamla araziye yerleşen basit geometrik bir düzenle, zemin ve mekan arasındaki ayraç fikrinin aksine, zeminle olan ilişkisini genişletmek ve tüm strüktürü sıfır emisyonla iklimlendirebilmek için topoğrafya içine gömülmüş.
Topos Evi, İzmir’in Çeşme ilçesi Paşalimanı Koyu’nda kireçtaşı ağırlıklı bir tepenin üzerinde konumlanan yazlık konut projesi. Ekoloji ve yer ile kurduğu ilişkiler üzerinden kurgulanan Topos Evi, çevrenin keskin topoğrafyasından ilhamla araziye yerleşen basit geometrik bir düzen geliştirmiş. Yapı, klasik mimari düzenden gelen zemin ve mekan arasındaki ayraç fikrinin aksine, zeminle olan ilişkisini genişletmek ve tüm strüktürü sıfır emisyonla iklimlendirebilmek için topoğrafya içine gömülmüş. Soyut topoğrafya çizgilerinin devamında gelişen teraslar; açık alanları arttırmaya, yapı-zemin karşılaşmalarını çoğaltmaya ve dik açılarla gelen batı güneşini kırmaya olanak sağlamış.
Yapı, Ege coğrafyası içinde, yatay ve düz bir ufuktan uzak, ilham verici bir panoramaya sahip. Konumlandığı coğrafya ve koyu her an dönüşen bir ekoloji tiyatrosuna sahne oluyor. Arazide yukarıya tırmandıkça ufuk silüeti ve manzara farklı biçimlerde kendisini yeniden yaratmış. Bu manzara için statik olmayan bir çerçeve önermek üzere, merdiven yapının en gerisinde konumlanmış. Her seviyeden ufku görmesi amaçlanan merdivenin, dikey olarak hareket edilen ve koyun kesintisiz manzarasını tekrar tekrar yaratan sinematik bir aparat olarak çalışması hedeflenmiş.
Yapının konumlandığı topoğrafyada, yalnızca doğayı izlemenin ötesinde onunla iyi bir ilişkiler bütünü kurması amaçlanmış. Topos Evi, bölgede doğal olarak iklimlendirilen ilk yapı olma özelliğini taşıyor. Enerji kullanmadan binayı iklimlendirmek amacıyla çatıda menfezleri bulunan bir havalandırma bacası inşa edilmiş. Bu baca doğal rüzgarı yakalayarak yapı boyunca bir hava akışı yaratmış. Toprağa oturan ısıl kütle ise yeraltının sabit sıcaklığını değerlendirerek ısı stabilizasyonunu sağlamış. Sonuç olarak, rüzgar, temiz havayı dolaştırmak için doğal bir makine gibi çalışıyor. Toprak ise, yılın zamanlarına bağlı olarak havayı daha serin veya daha sıcak hale getiren bir makine gibi işlev görmüş.
Büyük bir ısıl kütleye sahip formsuz bir malzeme olan betonarme, ısı izolasyonu, strüktür ya da dekorasyon olarak çeşitli biçim ve işlevlerle yapıda var olmuş. Bunların ötesinde betonarme, ışık almayan yere gömülü cephede ısı kütlesini artırmış. Yapının çevre sıcaklığını tümüyle yakalaması yaklaşık sekiz saat sürerken bu sayede gece ve gündüz arasındaki ısı farkı dengeleniyor ve beton yapıya sıcaklıktaki değişiklikleri tolere etmek için yeterli zamanı kazandırıyor.
Tasarım, birörnek olmaktan uzak mekanlar geliştirmiş. Esnek kullanımlar sağlayan geniş iç mekanlar sunmuş. Bu sayede özgürce yerleştirilen her bir nesne bulunduğu mekanı yeniden tanımlayabiliyor. Bir kanepe, bir şezlong ya da bir heykel…