collectif encore, bir bölümü yıkılmış eski bir çiftlik evini, düşük bir bütçeyle yeni bir eve dönüştürürken yapının, üzerine yuva yapmış kuşlar ve çiçekler de dahil pek çok unsurunu koruyarak, mümkün olduğunca az müdahaleyle keyifli mekanlar tasarlamış.

Fransanın güneybasısındaki Labastide Villefranche’de bulunan ve dışarıdan, bu Bask bölgesindeki iri kütleli ama iddiasız herhangi bir yapıya benzeyen eski bir çiftlik, Hourré projesi kapsamında yenilenmiş.

Binanın çöken çatısı üst kat döşemesini de kısmen yıkarak yapının kalbindeki mekanı üstten ışık alan etkileyici bir boşluk haline getirmiş. Encore ekibi, yapının mevcut  haline duyduğu saygıyla bu açıklığı ve etkiyi korumak istemiş. Düşük bütçeyi de göz önünde bulunduran tasarımcılar, yapıya mümkün olduğunca az müdahale kararı almış.

Kapılar, cephelere monte edilmiş sürgülü pencerelere dönüştürülmüş. Kuşlar, çiçekler ve diğer bitkiler, ev sahipleri kadar kullanıcı olarak düşünülmüş. Evin öğeleri birden çok işleve cevap verecek şekilde tasarlanmış. Merdiven, aynı zamanda yemek pişireni izlemek için oturulacak bir yer ve aynı zamanda bir kitaplık, küçük bir masa, bir bar, mutfak aletleri ve diğerleri için bir saklama alanı oluşturmuş. İhtiyaç halinde korkuluklar ve yatak kitaplığa, komodin merdivene, gardrop yatağa hatta döşeme bir çalışma masasına dönüşebiliyor. Üst kat döşemesindeki boşluk, korkulukla çevrelenmek yerine aynı zamanda hamak olarak kullanılan şantiye emniyet filesiyle kapatılmış.

Herhangi bir ek yalıtım uygulanmayan, 70 cm kalınlığındaki taş duvarlar evi yazın serin, kışın ise sıcak tutarken evin her yerinde farklı mikro iklimler yaratacak bir tasarım hedeflenmiş. Güneyde, iç ve dış arasında bir tampon bölge oluşturan, güneş ışınlarının yıl içinde değişen açılarına göre konumlanmış, korunaklı ve çift kat yüksekliğinde bir terasa yer verilmiş. Üst kattaki yatak odasının Pyrénées dağlarının manzarısını sunması hedeflenmiş. Evin arkasındaki eski ahır, teknik alan ve çalışma alanı olark düzenlenirken üstünde yer alan samanlığın cüruf briket blokları yıkılarak 7 metre uzunluğundaki gül ağaçlarıyla çevrili, 80 m2’lik bir teras elde edilmiş.

Tekerlekli sandalye kullanan aile üyelerinden biri için erişilebilirlik, asansör yerine, ahşap rampalarla sağlanmış.