Tasarımcıları HOM Design Center’ı Anlattı…

HOM Design Center’ın iç mimari projesini gerçekleştiren Metex Studio KARE’den Sinan Kafadar ve Yalın Çağatay, 13 Şubat 2019 Çarşamba günü HOM Design Center Inspiration Area’da gerçekleşen buluşmada, tasarım ve uygulama sürecine dair ayrıntıları ve AVM tasarımdaki yeni eğilimleri mimarlık basını ile paylaştı.

Tüm konut birimleri ile birlikte, ofis girişleri, lobi, spor merkezi, havuz gibi sosyal alanların da iç mekân tasarımını üstlendikleri Skyland Istanbul projesi kapsamında, HOM Design Center’ın iç mekânına da imza attıklarını belirten Sinan Kafadar, “tasarım merkezi” özelliğini ön plana çıkardıkları projede, Metex Studio KARE ortağı Yalın Çağatay ile birlikte çalıştıklarını ekledi.

“Çevre ülkeler için de bir gezi amacı olacak”

Merkezde yer alacak mağazaların kendi vitrinleri ve dekorasyonları ile ön plana çıkabilmesi için nötr bir iç mimari tasarım benimsediklerine dikkat çeken Kafadar, projenin detaylarına ilişkin şu bilgileri verdi: “Zeminde kullanılan gri renkli mermer, kolonların gövdesini gösteren ve içten aydınlanan paslanmaz kaplama, tavanda endirekt aydınlatma sağlayan ahşap ve perfore sac paneller ile mekanın akılda kalıcılığını arttırdık. Burada çekilmiş bir fotoğrafa bakıldığında “HOM Design Center” denilmesi bizim için önemli bir kriterdi. Kolonların üzerinde ve yürüyen merdivenin çevresinde gördüğünüz paslanmazın parıltısı istediğimiz bir detaydı, bakır-şampanya renkli bitişle bunu sağladık. Sonuçta 4-5 malzemeden oluşan bir paletle bu büyük alanda istediğimiz etkiyi yarattık.”

Dünyada birçok metropolde tasarım merkezleri olduğunu, ancak şu ana dek bu büyüklükte, bu tavan yüksekliğinde ve bu mağaza karmasında bir örneğe denk gelmediğine dikkat çeken Sinan Kafadar, “HOM Design Center sadece İstanbul ve Türkiye için değil, çevre ülkelerden kullanıcılar için de bir gezi amacı olacaktır.” dedi.

Mimarlara özel ofis mekanı!

Mimarların, iç mimarların HOM Design Center’ı daha sık ziyaret edip çalışmalarını buradan yürütmeleri için Eroğlu Yapı ile bir “merkez ofis” üzerine çalıştıklarını ekleyen Kafadar, “Meslektaşlarımızın burada müşterileri ile buluşup, projelerinin üzerinde tartışıp daha sonra seçimlerini yapabilecekleri bir çalışma atmosferi oluşturmaya çalışıyoruz.” diyerek, bu projenin yakın zamanda devreye girmesini beklediklerini müjdeledi.

“İnsanları heyecanlandıracak bir yer yapmak üzere yola çıktık”

Son on yılda birçok AVM projesinde yer aldıklarını söyleyen Yalın Çağatay ise, HOM Design Center’ın “tasarım merkezi” olarak farklılaşabilmesi için daha özgür bir tasarım ortaya koyma imkânına sahip olduklarını vurguladı. Çağatay, malzeme seçimine ve tasarıma dair şunları ekledi: “Hem tasarımcıların hem mimarların burayı gezerken farklı bir yer olduğunu hissetmelerini istedik. İnsanlara ilham verecek, onları etkileyecek ve heyecanlandıracak bir yer yapmak üzere yola çıktık. Süreç içerisinde malzeme seçiminde bazı ince ayarlar yapılmış olsa da başta tasarladığımız konseptin üç boyutlu görseli ile mekânın şu anki fotoğrafını yan yana koyduğumuzda ikisi arasında çok az fark görüyoruz. Açılışta işverenimizden ve projeyi takip eden meslektaşlarımızdan aldığımız tepkiler de genelde bu yönde oldu. Bunu bir başarı olarak görüyoruz. Hem bizim çok inanarak projemizin arkasında durmamız hem de işverenimizin desteği sonucunda HOM Design Center ortaya çıktı. Kullanıcılar buraya geldiklerinde standart AVM’lerden çok daha farklı bir ortamın içine girmiş oluyor. Kendimizce bu amaca ulaştığımız için mutluyuz. Biz de artık yaptığımız projeler için buraya aracı ve kullanıcı olarak geliyoruz.”

AVM tasarımına ilişkin gelecek öngörüleri

Son olarak AVM tasarımının geleceğine dair soruları da yanıtlayan Sinan Kafadar ve Yalın Çağatay, önümüzdeki 10 sene içerisinde tekstil mağazalarının sayısında ciddi düşüş yaşanacağına dikkat çekerek, “AVM sektöründe tekstil ölüyor. Bunun birinci nedeni, herkesin tekstile doymuş olması; tüketim çok pompalandığı için tekstil ürünleri genel ihtiyacın çok üzerinde. İkinci neden ise internet alışverişlerindeki artış.” şeklinde konuştu.

Birçok AVM’nin “alışveriş merkezi” yerine “yaşam merkezi” ifadesini kullanmaya başladığına vurguda bulunan ikili, AVM sektöründe öncü bir merkez olan Dubai’de toplam kiralanabilir alan içerisinde yeme içmeye ayrılan alanın %40’a ulaştığını örnek gösterdi. AVM’ler şehrin yeni meydanları olduğunu dile getiren Kafadar ve Çağatay, artık AVM’lerin daha çok şey sunmak durumunda olduğuna işaret ederek, insanları bu mekânlara çekecek etkinliklerin ön plana çıktığını belirtti. İnsanların dijital ortamdan reel ortama geçme ihtiyacı duyduğu için yakın gelecekte canlı performansların AVM’lerde sinemanın ardından ikinci bir çekim gücü haline geleceğini de sözlerine eklediler.