Artan nüfus ve şehirleşme ile var olan doğal kaynakların verimli ve planlı bir şekilde kullanılması, yapıların çevresel faktörler gözetilerek tasarlanmasını da beraberinde getiriyor. Daha az enerji kullanımına olanak tanıyan Yerden Isıtma Sistemleri, ısı pompası ve güneş enerjisi gibi yeşil enerji kullanımına uyumlu olmasıyla avantaj sunuyor. Boruların yere sabitlenmesi ve ısı izolasyonu ile zemine serilen paneller de enerjinin verimli kullanılmasına katkı sağlıyor. Isı iletkenliği daha az olan parke ve ahşap kaplamaların yanı sıra fayans, seramik, mermer gibi malzemelerle de kullanılabilen sistemler, döşeme sıcaklığı maksimum 26-27 C olacak şekilde konfor alanı oluşturuyor. Daha düşük sıcaklıkta çalıştırılarak klasik radyatörlere göre %15’e yakın tasarruf elde ediliyor.

Yaşam alanı içerisinde oluşan nem ve rutubet, toz akarlarının üremesine ve alerji, üst solunum hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açıyor. Akarların oluşmaması için ev içi nem oranının %50’yi geçmemesi belirtiliyor. Bunun tersi olarak fazla oda sıcaklığı nedeniyle de çok kuru bir oda ortamı yaratılabiliyor. GF Yerden Isıtma Sistemleri, sabit sıcaklıkta hem nemli hem de aşırı kuru ortamların oluşmasının önüne geçiyor. Toz akarlarının ortadan kaldırılması sağlanırken; daha az hava hareketi ile toz taşınması da engelleniyor.

Sağlıklı yaşam alanları oluşturulmasına katkı sağlayan sistemler, radyatör olmadığı için alan genişliği ve özgürlüğü de yaratıyor. Sessiz olması ile de gürültü kirliliğini ortadan kaldırıyor.

GF Yerden Isıtma Sistemleri, standartlara uygun şekilde üretilip, uygun şartlarda ek parça bulundurmadan döşenmesi durumunda bina ömrü ile eşdeğer kullanım ömrü sunuyor. Bu da bakım maliyetleri açısından kolaylık getiriyor.