Galataport Yolcu Terminali

Mimari Tasarım
Autoban

Tasarım Ekibi
Seyhan Özdemir Sarper, Sefer Çaglar, Şila Siva, Bilal Aydın, Buğra Bilgen, Elif Gürtaş

İşveren
Galataport İstanbul Liman İşletmeciliği ve Yatırımları AŞ

Tamamlanma Tarihi
2021

Toplam İnşaat Alanı
29.000  m2

Fotoğraflar
Ali Bekman

Autoban tarafından tasarlanan Galataport Kruvaziyer Yolcu Gemisi Terminali, İstanbul’un en eski ve önemli limanı olan tarihi Salıpazarı Limanı’nı yüksek teknolojiye sahip bir kruvaziyer yolcu gemisi limanına ve oteller, butikler, restoranlar ve ofis alanlarının yer aldığı bir gezinti alanına dönüştürerek limana  tekrar hayat veriyor.

Galataport Kruvaziyer Yolcu Gemisi Terminali’nin iç mekanları, geniş yelpazedeki kruvaziyer yolcu gemisi ve yolcu profillerinin ihtiyaçlarını dikkate alan, özenli bir tasarım sunuyor. Terminal tasarımında 7 milyon yabancı turist ve 1.5 milyon kruvaziyer gemi yolcusu dahil, beklenen 25 milyon ziyaretçiye güzel ve eşsiz bir deneyim sunmak amaçlanmış. Ziyaretçilerin ülkeye belki de ilk defa giriş yapacağı bir başlangıç noktası ve aynı zamanda ülkeden çıkış yapacakları son nokta olarak, bu dünya standartlarındaki kruvaziyer yolcu gemisi terminalinin yolcularda kalıcı bir etki bırakarak rahat bir geçiş ortamı sağlaması hedeflenmiş. Autoban Galataport projesinde limanın tarihi önemini ve çevresindeki semtlerin kültürel dokusunu yansıtacak çağdaş bir yaklaşım uygulamış. Sonuçta elde edilen tasarım ile; ziyaretçiler üzerinde derin ve olumlu bir etki yaratacak şekilde, hem estetik açıdan güçlü hem de amaca hizmet eden ve başarılı şekilde fonksiyonunu yerine getiren bir proje sunmak hedeflenmiş. Terminalin yeraltındaki yerleşimi deniz kenarındaki alanın ziyaretçiler için bir dinlenme alanı olarak kullanılmasına fırsat sağlayarak projeye değer katmakla beraber, tasarım açısından çok sayıda teknik zorluğa neden olmuş. Yeraltı yolcu terminali global standartlara uygun şekilde tamamlanmış ve her türlü terminal işlemini, bagaj ve pasaport kontrol işlemlerini yeraltına taşımış. Böylece deniz kenarındaki alanın, ziyaretçiler tarafından dinlenme alanı olarak kullanılabilmesi hedeflenmiş. Autoban’ın tasarımı bütün yolcu hareketlerinin ve terminal işlevlerinin alan içerisinde doğru şekilde planlanmasını sağlarken ziyaretçilere güzel ve eşsiz bir deneyim yaşama fırsatı sunmuş. Şehrin tarihi kısmına yakın mesafede ve tarihi yarımadanın uzantısı olan Karaköy semtinde yer alan projenin tasarım kurgusu alanın kültürel dokusu ve özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde su deposu olarak inşa edilmiş olan antik sarnıçlar üzerine kurulmuş. Antik sarnıçların tarihi mimarisi ve karakterine, terminal alanının iç kabuğundaki kolon kenarlarının yuvarlatılması ve üst katların yapısal şekli yoluyla atıfta bulunulmuş. Alan içinde yön duygusu yaratabilmek amacıyla, Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk ve son idari merkezi olan Topkapı Sarayı’na ve Dolmabahçe Sarayı’na bakan terminal yüzlerinde farklılaştırılmış malzemeler kullanılmıştır. Autoban’ın tasarımı doğal gün ışığına erişimin az olmasına rağmen, alanın doğal ve havadar olmasını, alana giren ve çıkan yolcu akışının optimize edilmesini ve hoş bir aktarma deneyimi yaşatmayı hedeflemiş. İyi düşünülmüş aydınlatma düzenekleri gümüş renkte ışık yaymak ve bu doğal duyguyu vurgulamak üzere özel olarak seçilmiş, diğer taraftan çeşitli malzemeler için açık ve doğal renk paleti tercih edilmiş. Yüksek sirkülasyona dayanabilecek ve kolay temizlenebilecek daha geniş yüzey alanına ve minimal harç derzine sahip dayanıklı malzemeler seçilmiş.