İspanya’nın kıyı kentlerinden biri olan Almeria’da bulunan Europa Okulu, bölgenin denizle kurduğu ilişkiyi vurgulayan turkuaz seramikleri ve Akdeniz mimarisinin geleneksel sıva zanaatkarlığından aldığı referanslarla modern ama geleneksel bir eğitim yapısı oluşturuyor.

Palenzvela Architecture Workshop tasarımı Europa Okulu, Almeria’da bulunan prestijli bir okulun ek yapısı olarak inşa edilmiş. Bu yapı, ilköğretim ve okul öncesi eğitimi ayırarak ana yapıda daha fazla alan kazanmak amacıyla tasarlanmış. 

Yeni yapı, rekreasyonel alanları ve merkezinde bulunan avluları üzerinden, iki küçük derslikten oluşan bir eğitim birimi ve mevcut peyzajda korunan ağaçlar gibi ana yapının bileşenleri ile ilişki kuruyor. Mimari müdahaleler program ihtiyacı ve bütçe sınırlamalarına cevap vermek için kompakt hacimler üzerinden ve uygun maliyet gözetilerek yapılmış. Mekan kurgusu; merkezi bir eksen oluşturan, diğer mahallerin etrafında düzenlendiği bir omurga etrafında gerçekleştirilmiş. 

Yapının güneybatıya bakan cephesine, iç mekanı direkt olarak alınan güneş ışınlarından korumak ve yapının yatak hacimlerini bağlayarak daha tanımlı bir hale getirmek için uzun bir lento yerleştirilmiş. Buna karşılık, kuzeydoğuya bakan cephede ise “tarak” benzeri bir kurgu benimsenmiş. Burada, merkezi bir omurga etrafında tanımlanmış okul öncesi eğitim birimlerinin avluları bulunuyor. Avluların konfigürasyonu sayesinde sınıfların açıklıkları güneye yöneliyor. Açık plan şemasına sahip olan sınıflar, güneye bakan şerit açıklıklar boyunca direkt güneş ışığından korunmak için panjurlara ve güneş kırıcılara sahip.  

Üst bölümü cam kaplamalı parlak yüzeyli duvarlarla tanımlanan dolaşım aksı, hem görsel bir süreklilik hem de sınıfların içine ışık alınmasını sağlayan devamlı bir açıklık sağlıyor. Bu dolaşım aksını tanımlayan duvarların malzemesi 15×15 cm boyutlarında turkuaz renkli parlak seramik karolardan oluşuyor. Malzeme seçimi Almeria bölgesinin denizle olan ilişkisine dair bariz bir gönderme yapıyor. 

Yapının dışarıdan görünümü, hacimlerin yalınlığı ve ağırbaşlılığı ile karakterize ediliyor. Boyasız sıvanın doğal tonlardaki renginin ve farklı uygulamalar sayesinde elde edilen çeşitli yüzey bitişlerinin geleneksel Akdeniz sıva uygulamalarını çağrıştırması amaçlanmış. Akdeniz sıva uygulamalarında olduğu gibi; kör cephelere brutalist bir ifade katmak için uygulanan çizgili ya da yelpaze şekilleri benimsenmiş.