Türkiye’de 2020 yılında yaklaşık 850 bin adet maddi hasarlı trafik kazası meydana geldi. Yaşanan her bir kaza, o kazaya karışan araçların yeniden boyanma ihtiyacı anlamına geliyor. Bu çerçevede DYO, kazaların ardından araç boyama sürecinde nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

Aracın hasarı ne olursa olsun, fabrika çıkışı sonrasındaki gibi görünebilmesi adına orijinale en yakın şekilde işçilik yapılması önem taşıyor. Bu doğrultuda boyama öncesi ilk etapta uygun DYO Maskeleme Bantları ile maskeleme yapılarak işleme başlanması, ardından kaliteli DYO Yüzey Temizleme Tineri
yardımıyla silinen aracın hasarlı parçasının zımparalanması ve sonra hasarlı bölgenin orijinal seviyede dolması için uygun DYO Macun ile kapatılması gerekiyor. Macun kuruduktan sonra astar işlemi gerçekleştiriliyor, işlem tamamlandıktan sonra astarın tamamen kuruması bekleniyor.

Bu noktada DYO’nun oto tamir boyaları çerçevesinde mix makinesiyle oluşturduğu 70 bin renk devreye giriyor. Oto boyamada düz ve baz kat olmak üzere iki ayrı sistemde araç boyaması yapılıyor. Metalik (bazkat), akrilik (düz boya) olarak bilinen bu sistemler farklı biçimlerde uygulanıyor. Akrilik (düz) boyalarda kendinden parlak alkid kullanılırken, metalik (bazkat) boyalarda önce araç rengine göre DYO Bazkat, daha sonra üzerine uygun DYO Vernik yapılıyor.

DYO astar, macun, sonkat ve yardımcı ürünleriyle ayrıcalık ve orijinallik sunarken tüm hataları kolay ve kaliteli şekilde telafi etmenin gururunu taşıyor.