Centre Pompidou Yenileniyor
Moreau Kusunoki ve Frida Escobedo Studio, Paris‘teki Centre Pompidou’nun 2030 yılında kadar devam edecek olan büyük çaplı yenilenme projesini üstlendi.
2020 yılında Fransız Kültür Bakanı, binanın teknik sorunlarını çözmek ve ikonik yapının uzun vadede yaşayabilirliğini sağlamak amacıyla Centre Pompidou için kapsamlı bir yenileme programını başlattı. Renzo Piano ve Richard Rogers tarafından 1971 yılında tasarlanan müze, “yaşayan bir kültür makinesi” olarak düşünülmüş ve sıra dışı mimarisi nedeniyle tartışmalara yol açmıştı. Etkili bir yenileme süreci için bina Eylül 2025’ten 2030’a kadar 5 yıl süreyle tamamen kapalı tutulacak. Fransız mimarlık stüdyosu Moreau Kusunoki, yenileme projesini yönetmek üzere görevlendirildi ve projenin teknik bileşenini üstlenen Frida Escobedo Studio ve AIA Life Designers ile iş birliği yapıyor. Mimarlar, Renzo Piano’nun jüri üyelerinden biri olduğu uluslararası bir yarışmanın ardından seçildi.
Centre Pompidou’nun mimarisi deneyselliğe ve yeniden keşfetmeye dayanıyor. Mimarlar Nicolas Moreau ve Hiroko Kusunoki’ye göre yenileme projesi bu anlayışı sürdürmek ve müzenin kültürel sunumunu geliştirmek için bir fırsat.
Yenileme dört ana eksene odaklanıyor. İlk olarak, müdahale iç mekanların gözenekliliğini yeniden keşfetmeyi ve farklı programlar arasında görsel ve fiziksel bağlantıları yeniden kurmayı amaçlıyor. Öneri aynı zamanda mekânsal organizasyonu rasyonelleştirmek ve basitleştirmeyi hedefliyor. Yön bulmayı kolaylaştırmak için akıcı yollar tanımlanırken, strateji, orijinal dinamik ve bilgi dolu yollardan çağdaş koşullara uyarlanmış daha sakin bir deneyime ince bir geçiş yaratmayı ön görüyor.
Üçüncü ilke, yeni potansiyelleri ortaya çıkararak ve kullanım esnekliğine izin veren bir tasarım yaratarak alanları etkinleştirmeyi amaçlıyor. Bu da binanın yaratıcı bir platform olma özelliğini güçlendirmeyi amaçlıyor. Son olarak, yeniden canlandırma süreci Centre Pompidou’nun mevcut karakteriyle uyumlu kalmaya çalışmak. Strateji, mevcut olanı gölgelemeden müdahaleyi net bir şekilde ayırt etmeyi ve böylece binanın zaman içindeki evriminin anlaşılmasını sağlamayı kapsıyor. Bunu başarmak için, akış ağlarının kromatik koduna saygı gösterilirken yeni malzemeler ve dokular daha nötr bir palet benimsiyor.
Proje ayrıca Brâncuși’nin Stüdyosu’nun yenilenmesini, meydanın kullanımını geliştirmeyi ve kentsel dokuya uyum sağlamasına yardımcı olmayı amaçlayan müdahaleleri de içeriyor. Centre Pompidou’nun içindeki Forum, ziyaretçilerin yolculuğunun başlangıç noktası. Yenileme, bu alanı bodrum katına doğru açarak bağlantıları güçlendirmeyi ve Agora’ya bağlandığında çeşitli kültürel programlara ev sahipliği yapabilecek sezgisel bir toplanma alanı yaratmayı hedefliyor. Proje aynı zamanda birinci katta dinlenme, oyun ve sanatsal keşifler için alanlar sunan yeni bir Generation Hub da içeriyor. MNAC sergi alanları da yeniden tasarlanacak ve çatı katı halkın erişimine açılacak.
Moreau Kusunoki için Centre Pompidou’nun yeniden geliştirilmesi, Helsinki’deki Guggenheim Müzesi ve Sidney’de şu anda yapım aşamasında olan ve 2025 yılında açılması planlanan Powerhouse Parramatta Müzesi’nin tasarımının ardından müze tasarımı konusundaki deneyimlerini devam ettiriyor. Benzer bir şekilde, Meksikalı mimar Frida Escobedo, New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi için modern ve çağdaş sanat kanadı tasarlamak üzere seçildi.