“Biz Bu Değiliz, Bu Bizden Geriye Kalan” & “Seeing”
Mixer, sezonu Ali Şentürk’nin kişisel sergisi “Biz Bu Değiliz, Bu Bizden Geriye Kalan” ve Nazlı Erdemirel’in ilk solo sergisi “Seeing” ile 5 Eylül’de açıyor.
Mixer Mixer, 05 Eylül – 12 Ekim tarihleri arasında “Biz Bu Değiliz, Bu Bizden Geriye Kalan” & “Seeing” adlı iki sergiye ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
“Biz Bu Değiliz, Bu Bizden Geriye Kalan”
Platon’un mağara alegorisine göre nesneler ve değişmeyen özlerden oluşan iki ayrı dünya vardır. Beden, nesneler dünyasına ait iken ruh özler dünyasından izler taşımaktadır. “Biz Bu Değiliz, Bu Bizden Geriye Kalan” isimli sergisinde beden ve nesnenin parça/bütün meselesine odaklanan Şentürk parçalanmış, özgünlüklerini kaybetmiş unsurları tekrar bir araya getirerek yeni bir bütün oluşturmayı amaçlıyor. Birleşmemesi ya da karşılaşmaması gereken parçaları bu sergide bir araya getiriyor. Bu nesneleri salt sanat eserlerinden parçalar olarak algılamak yerine, kendisi ve izleyicilerin bir şekilde hayatlarına nüksederek oluşturduğu duyguların yansımaları olarak algılamak daha doğru olur. Yaşam içerisinde ‘insan’ olmaya giden süreçte karşılaştığımız durumlar, bizlerin fiziksel parçaları ile yeniden şekillenir ve yaşamımızın bir parçası haline gelmektedir.
Sanatçı, üretim prensibi olarak heykel, resim, fotoğraf, video, performans gibi alanları kullanırken, kimi zaman kendisinin ama çoğunlukla bir başkasının yaşam ve deneyimini sanatın yorumlama, eğretileme ve kurgusal diliyle aktarır. Şentürk’ün yeni sergisinde ise şimdiye kadar ürettiği ya da fikir aşamasında olan tüm olgulardan unsurlar görmek mümkünken aynı zamanda yanlış karşılaşmalardan doğan yeni bir hikaye ile karşılaşıyoruz.
“Seeing”
Fotoğraf üzerine odaklanan sanatçı, tekniğin yarattığı iki boyutun sınırlayıcı yapısına karşılık üretim refleksleri geliştiriyor. Fotoğrafın dışına çıkarak video ile oluşturduğu imgenin devamlılığının sürmesine odaklanan Erdemirel, farklı malzemeler ile yeni bir görme biçimi ve ek bir katman oluşturmayı amaçlıyor. Böylece sanatçı anı dondurmanın ötesinde olmamış ama olabilecek şeylerin hayalini kurma ve aklın görüntüyü tamamlama çabasını görselleştiriyor. Görsel ve algısal yanılsamaların yarattığı illüzyon, farklı olasılıkları keşfetmenin heyecanlı yanını oluşturur. İki boyutlu bir düzlemi farklı boyutlar oluşturan cisimlerle temsil etmenin ortaya çıkardığı gerçeküstü illüzyon görme eylemine dair sıra dışı deneyimleri beraberinde getirir. İnsan bedenine odaklandığı yeni serisinde görünmeyeni görünür kılmayı hedefleyen sanatçı aynı zamanda yaptığı yerleştirmeler ile izleyiciyi esere dahil ederek bu süreci deneyimlemeye davet ediyor.
1982 yılında Van’da doğan sanatçı Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünden mezun olmuştur. Çalışmalarına ve yaşamına İstanbul’da devam ediyor.