Mimarlar Derneği 1927’den 100. Yıl Çarşısı Hakkında Basın Açıklaması
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Ulus Meydanı ve 100.yıl Çarşısı’nın geleceği için yaptığı “fikir alma” anketinin sonuçlarını öğrenmiş bulunuyoruz.
Bu vesile ile sağlıklı, demokratik ve katılımcı bir sürecin 2 maddelik anketlerle sağlanamayacağını bir kere daha hatırlamak istiyoruz.
Yapının ve bölgenin geleceğine yönelik sosyal, ekonomik, kültürel, mimari araştırmalar yapıldıktan ve sonuçları kamuoyu ile paylaşıldıktan sonra “fikir” alınmalıdır.
Kullanıcıyı, kentliyi, kısacası belleğin ve kimliğin ana bileşenini pasif, hatta kimi zaman yetersiz gören; karşılıklı iletişim, bilgi ve görüş alışverişi yerine dayatmacı bir entelektüalizmi tercih eden bir anlayışın da sorunlu ve dışlayıcı olduğunun altını çiziyoruz.
Ankaralılar, Uzun vadeli mekânsal planlamalar, sosyal, kültürel ve ekonomik projeksiyonlar yapılmadan ve kamuoyu bilgilendirilmeden başlatılan süreçlerin sağlıksız sonuçlarını yaşamaya terk edilmekte; içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıkları yeniden işlevlendirme ve yıkım seçenekleri arasına sıkıştırılmaktadır.
Ulus 100.Yıl Çarşısı’nın, herhangi bir kent parçasının veya binanın geleceği mimari görüş farklılıklarının, uzman veya yöneticilerin kısa vadeli siyasi, ekonomik mesleki çıkarlarının, kişisel beğenilerin insafına terk edilemez. Kent ve mimarlık hepsinden daha uzun süredir buradadır ve çok daha uzun bir zaman da var olmaya devam edecektir.
Ulus 100.Yıl Çarşısı süreci plansızlığın, iletişimsizliğin, siyasi ve ekonomik çatışmaların olumsuzluklarını ortaya koymaktadır.
Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve mimarlık ve planlama alanlarından uzmanların görüşleriyle hazırlanan “100. Yıl Çarşısı ve Yakın Çevresi Fikir Projesi Yarışması” için idarenin ve katılımcıların sarfettiği emek ve zaman bu çatışma ve iletişimsizliğe kurban edilmektedir. Yarışmanın sonuçlarını, bütün katılımcıların görüş ve önerilerini kapsamlı bir tartışma ve değerlendirmeyle kamuoyuna sunmak yerine “katılımcılık ve demokrasi” etiketi altına saklanan bir oldu bitti söz konusudur.
Ankara’nın biran önce sağlıklı ve sürdürülebilir bir iletişime, bilimsel planlamaya, en çok da kentlinin, uzmanların ve idarelerin buluşup tartışabileceği katılımcı ve kapsayıcı bir ortama ihtiyacı olduğu açıktır.
Ulus 100. Yıl Çarşısı’nın geleceği hakkında nasıl karar verileceği, Ankara’da katılımcı, kapsayıcı, özgürlükçü bir kent ortamı ve kültürü için daha ne kadar yolumuz olduğunu gösterecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Mimarlar Derneği 1927