Dinamik, Özgün ve Çok Sesli Yeni Bir Platform: Kengo Kuma tasarımı Odunpazarı Modern Müze Haziran’da Eskişehir’de Açılıyor…
Türkiye ve dünyadan sanatçıların modern ve çağdaş eserlerinden oluşan dinamik sergi programı, kültürler ve disiplinlerarası diyaloğu desteklemeye yönelik iş birlikleri ve dünyaca ünlü Japon mimarlık ofisi Kengo Kuma and Associates’ın (KKAA) imzasını taşıyan etkileyici tasarımı ile sadece Eskişehir’in değil, aynı zamanda Türkiye’nin kültürel dokusuna yeni bir soluk getirmeyi amaçlayan Odunpazarı Modern Müze (OMM), Haldun Dostoğlu küratörlüğünde gerçekleşecek ilk sergisi ile kapılarını Haziran 2019’da açıyor.
Polimeks Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Koleksiyoner Erol Tabanca’nın kurucusu olduğu Odunpazarı Modern Müze (OMM) Haziran 2019’da kapılarını açmaya hazırlanıyor. Sergide 1950’lerden günümüze çağdaş Türk sanatının önemli temsilcilerinin eserlerinden oluşan Erol Tabanca Koleksiyonu’ndan özel bir seçki sunulacak. 60’ın üzerinde sanatçının yaklaşık 200 eserinin görülebileceği sergide yer alacak sanatçılar arasında Bedri Rahmi Eyüboğlu, Canan Tolon, Erol Akyavaş, İlhan Koman, Ramazan Bayrakoğlu, Sinan Demirtaş ve Tayfun Erdoğmuş bulunuyor.
Küratör Haldun Dostoğlu sergiyle ilgili olarak “OMM’un ilk sergisi için çalışırken üç kavuşma sahnesinden ilham aldım. Bunlardan biri Eskişehir ilk kez bir özel modern sanat müzesine sahip oluyor; Erol Tabanca uzun yıllardır büyük emek ve özveri ile bir araya getirdiği sanat eserlerini müzede sergileyerek, koleksiyonunu sanatseverlerle buluşturma hayalini gerçekleştiriyor ve son olarak satın alındıkları andan itibaren depolarda saklı kalan, ya da sadece sınırlı sayıda izleyiciye ulaşan eserler ilk defa halka açılıyor. Bu üç kavuşma sahnesi açılış sergimizin içeriğini oluşturmamıza yön verdi” şeklinde konuştu.
Müzenin açılışında ayrıca bambuyu adeta dantel gibi işleyerek oluşturduğu büyük ölçekli enstalasyonlarıyla tanınan, dünyaca ünlü Japon sanatçı Tanabe Chikuunsai IV tarafından OMM’un dokusuna uygun olarak üretilecek yerleştirme özel bir performans ile tamamlanacak. Müze mimarisi ile iç içe geçen bu özel enstalasyonda örme bambu tekniği kullanılacak.
Kengo Kuma and Associates’in ilham veren tasarımı Eskişehir’de
OMM’a gelen ziyaretçileri, tüm dünyanın tasarımlarını ilgiyle takip ettiği ünlü Japon mimarlık ofisi Kengo Kuma and Associates ’ın (KKAA) imzasını taşıyan, Odunpazarı sivil mimarisi, Osmanlı kubbe mimarisi ve geleneksel Japon mimarisindeki öğelerden aldığı referanslarla tasarladığı 4500 m²’lik çağdaş bir sanat alanı bekliyor. Farklı büyüklüklerdeki sergileme alanlarının yanı sıra kafe, müze dükkanı ve atölye alanları da müzenin dinamik yapısını yansıtıyor. Odunpazarı’nın tarihi dokusuna gönderme yapan ahşap yapı sistemi ve etkileyici mimarisi ile gündüz olduğu kadar gece de semte hayat verecek müze binasının bu bölgenin odak noktası, sembolü ve aynı zamanda kamusal bir toplanma merkezi olması öngörülüyor.
Gün ışığını içeri alarak üç kata yayılan sergi ve ziyaretçilerin kullanımına açık ortak alanları ile ilham veren bir müze deneyimi yaşatmayı amaçlayan OMM, geniş giriş katıyla bölgenin tarihi dokusunu yansıtırken üst katlara doğru daralan tasarımıyla sanatseverleri aynı zamanda mimari bir yolculuğa çıkarmayı hedefliyor. Kengo Kuma and Associates kurucusu Kengo Kuma ve ortaklarından Yuki Ikeguchi müze mimarisi ile ilgili yorumlarını şu şekilde paylaştı: “İnsan ve sanat arasında bağ kurmak projenin kalbini oluşturdu. Bölgenin tarihini ve belleğini taşıyan, insanlarını ve mimari dokusunu yansıtan bir yapı oluşturmak istedik ve bu başlı başına bizim için çok özel bir deneyim oldu. Müzenin ziyaretçileri ile buluşmasını heyecanla bekliyoruz.”
OMM ile Eskişehir’e ve müzecilik anlayışına yeni bir soluk
OMM’da koleksiyon sergilerinin yanı sıra, farklı disiplinlerden çağdaş sanatın uluslararası isimleri evrensel bir bakışla süreli sergi programında yerini alacak. Müzenin, sanatın merak uyandıran ve bir araya getiren gücü ile insanları birleştirmesi, şehre ve müzecilik anlayışına farklı bakış açıları getirmesi planlanıyor. Herkesin keyifle vakit geçirebileceği yeni bir nefes alanı yaratarak müzelerin durağan yapısının dışına çıkmayı hedefleyen OMM, sanatsal bir buluşma noktası olmaya hazırlanıyor.
Sahip olduğu koleksiyonu koruma ve genişletme misyonu ile ilk adımını atan OMM, eğitim programları, seminerler, sanatçı buluşmaları, atölye çalışmaları, yayınları ve dinamik sergi programı ile kültürel gelişimin artırılmasını ve gençlerin sanatsal birikiminin güçlenmesini hedefliyor.
Erol Tabanca’nın 15 yılı aşkın bir süredir, 1950’lerden günümüze Türkiye ve dünyadan modern ve çağdaş sanat tarihinin iz bırakan isimlerini bir araya getirdiği koleksiyonunda 1000’in üzerinde eser bulunuyor. Aynı zamanda genç sanatçılar üzerinde yoğunlaşarak sanatın sürdürülebilirliğini sağlama misyonunu da üstlenen koleksiyonda yer alan sanatçılar arasında Türkiye’den Burhan Doğançay, Canan Tolon, Azade Köker, Nejad Melih Devrim, Erol Akyavaş, Haluk Akakçe, Taner Ceylan, İnci Eviner, Gülsün Karamustafa ve Erdağ Aksel yer alırken, yurt dışından Peter Zimmerman, Jaume Plensa, Marc Quinn, Robert Longo, Aron Demetz, Julian Opie, Sarah Morris, Stephan Kaluza, Hans Op De Beeck, Massimo Giannoni, Seon Ghi Bahk ve Alfred Haberpointner dahil olmak üzere birçok isim bulunuyor.
“Müzeyi Haziran ayında halkımız ile buluşturacak olmanın mutluluğunu yaşıyorum” diyen OMM kurucusu Erol Tabanca sözlerine şu şekilde devam etti: “Bugüne kadar oluşturduğum koleksiyonu ve müzeyi ziyaretçileri ile buluşturmaktan şeref duyuyorum. OMM’un Eskişehir’i tarihiyle bütünleştirerek bir sembole dönüşmesini ve sadece kentin değil Anadolu’nun kültürel gelişimine katkı sağlamasını umuyorum.”