The Chuan Malt Viski Damıtımevi
Künye
Mimari Tasarım
Neri&Hu Tasarım ve Araştırma Ofisi
Tasarım Ekibi
Feng Wang, Guo Peng, Josh Murphy, Fergus Davis, Alexandra Heijink, Vivian Bao, Yota Takaira, Rosie Tseng, Nicolas Fardet, Yin Sheng, Lili Cheng, July Huang, Luna Hong, Haiou Xin
Proje Yeri
Emeishan, Sichuan Eyaleti, Çin
Tamamlanma Tarihi
2021
Toplam İnşaat Alanı
7.350 m2
Fotoğraflar
Chen Hao
Neri&Hu tarafından tasarlanan The Chuan Malt Viski Damıtımevi, geleneksel Çin mimarisine modern bir yorum getiriyor.
Neri&Hu tasarımı The Chuan Malt Viski Damıtımevi 1996 yılında UNESCO Dünya Mirası Alanı olarak seçilen, Çin’in Emei Dağı’ndaki, zengin bir tarihsel altyapıya sahip bir alanda konumlanıyor. 2018 yılında düzenlenen yarışmanın galibi Neri&Hu, yerleşik herhangi bir tarihi kalıntı olmamasına rağmen geçmişin izlerini bu damıtımevi ile sürüyor.
Üç tarafı dere ile çevrili proje alanı, doğadaki ikiliklere ilişkin bir örnek. Zıtlıklar içinde var olan ancak birbirini tamamlayan unsurların ikiliğinin somutlaştırıldığı projede endüstri ile ziyaretçi deneyimi, dağ ve su arasında bir denge kurmak hedeflenmiş. Dağ suyu anlamına gelen “shan-shui” kelimesindeki gücü ve kalıcılığı temsil eden “shan” ile akışkanlığı ve dönüşümü temsil eden “shui” proje alanındaki birbirine zıt ama tamamlayıcı güçleri ifade ediyor.
Tasarım ekibi, bu endüstri binasıyla, geleneksel Çin mimarisine modern bir yorum getirmiş. Endüstriyel binalarda alışılmış olanın aksine, iki ziyaretçi deneyimi binası Çin felsefesinde cennet ve dünyayı temsil eden daire ve kare geometrileri üzerine inşa edilmiş. Bu geometrilerle ayrıca ikilik felsefesindeki denge de desteklenmiş.
Viski üretim tesislerinin bulunduğu üç uzun bina arsanın kuzeyinde yer alıyor; paralel ve kademeli olarak alçalan çatı toprağın doğal yumuşak eğimiyle bütünleşiyor. Yerel mimarinin bir yorumu olarak, geri kazanılmış kil kiremitlerle, beton taşıyıcılara dayanmış eğimli çatılara mütevazı bir doku verilmiş.
Taş duvarlarının dolgusu, saha tesviyesi sırasında zeminden çıkarılan kayalardan yapılmış, böylece yıkım ve rekreasyon döngüsü kalıcı kılınmış.
Dairesel tadım hacmi, merkezinde su öğesine odaklanan kubbeli bir avlu tasarımıyla topraktan yükseltilmiş. Avluyu çevreleyen beş yeraltı tadım odası ile de hacim kısmen toprağa gömülmüş. Bu heykelsi form, alanın her yerinden görülebilen ikonik bir varlık haline getirilmiş. Aynı zamanda bu tadım birimi, ziyaretçilere panoramik manzara sunan tepe noktası görevi üstlenmiş. Kare hacim ise restoran ve bar olarak, topografyanın daha aşağısında konumlandırılmış. Yemek alanı, manzara için binanın çevresinde tasarlanırken, hacmin merkezinde bir açık avlu kurgulanmış.
Doğal kaynakların kullanımına özen gösteren tasarım, aynı zamanda geleneksel Çin işçiliği ve malzeme bilgisi ile diyalog halinde olan, viski yapımı ve harmanlamaya özel rafine sanat anlayışının bir düzenlemesi. Temel malzeme paletini oluşturan beton, çimento ve taş karışımları ile bölgenin güçlü mineral varlığı vurgulanıyor.