Ted Ankara Koleji Sahne Sanatları Gösteri Merkezi
Künye
Mimari Tasarım
Uygur Architects
Tasarım Ekibi
Özcan Uygur, Semra Uygur, Necati Seren, Güliz Erkan, Mustafa Kır, Aybüke Kır, Kemal Yurtgezen, Ahmet Korkmaz, Rabia Uçay, Deniz Uygur
Proje Yeri
İncek, Ankara
İşveren
TED Ankara Koleji Vakfı
Yüklenici
TED Ankara Koleji Vakfı Okulları İktisadi İşletmesi
Peyzaj Tasarımı
Can Kubin, Promim
Statik Projesi
Danyal Kubin, Prota Mühendislik
Mekanik Projesi
Bahri Türkmen, Bahri Türkmen Mühendislik
Elektrik Projesi
Kemal Ovacık, Ovacık Mühendislik
Danışmanlar
Mehmet Çalışkan (Akustik), Zühre Sü Gül (Akustik), Kemal Suner (Görsel – İşitsel Profesyönel Sistemler)
Tamamlanma Tarihi
2020
Toplam İnşaat Alanı
9.405 m²
Fotoğraflar
Cemal Emden, Deniz Uygur
Ted Ankara Koleji’nin mevcut yerleşkesine eklemlenen Sahne Sanatları Gösteri Merkezi, Semra Uygur ve Özcan Uygur tarafından, dışarıya açılan bir göz ve içeriye çağıran bir kucak imgesi düşünülerek tasarlanmış.
1998 senesinde 6.000 öğrenci kapasiteli Ted Ankara Koleji Yerleşkesi’nin mimari proje yarışmasında birinci gelen proje 2005 yılında hayata geçmiş ve eğitim öğretim hayatına başlamıştı. Semra Uygur ve Özcan Uygur tarafından tasarlanıp projelendirilen bu yerleşke, eğitim öğretimin kentten uzak bir bölgede kendi kent yaşamını oluşturması gereği prensibini benimseyen bir kent simülasyonun hayata geçmiş halidir. Bu sebeple gerek sosyal ilişkiler için sunulan açık kapalı alanların çeşitliliği, gerek fonksiyonel kurgusu, farklı kullanıcıların bir araya gelişleri düşünülerek tasarlanan günlük sirkülasyon şemaları ve gerekse süreç içinde ortaya çıkan gereksinimleri gerçek bir kent-çik olarak işliyor. Bu sebeple 1.500 kişilik bir çok amaçlı gösteri sanatları merkezine ihtiyaç duyulmuş ve nihayetinde yerleşke kurgusunda çözünerek kendini var etmesi gereği tasarımcılarca benimsenmiş.
Mevcut yerleşke planında bulunan Spor-Sanat sokağına eklemlenmesine karar verilen Sahne Sanatları Gösteri Merkezi , sosyal ilişkilerin belki de en çok kamusallaştığı bir kullanımı vadettiği göz önünde bulundurularak spor sanat sokağının bitişinde güneybatı doğrultusuna yerleştirilmiş. Yapının, iç sokak yönünde ilerlerken tekilliğinin fark edilmemesi amaçlanmış ve yerleşkedeki dolaşım rotasına kendiliğinden eklenmiş hissiyatı bırakmasına özen gösterilmiş. Dışarıya açılan bir göz ve içeriye çağıran bir kucak imgesi düşünülerek ayağa kalkan yapı mevcut sokağa sanki hep oradaymışçasına eklemlenmiş, sokak fuayeye dönüşmüş ve şeffaf bir bitiriş ile coğrafyaya açılmış. Sahne Sanatları Gösteri Merkezi, yerleşkede bulunan yapılar bütününün devamı niteliğinde tasarlanmasına karşın abartısız ancak ikonik bir şekilde bir yerleşkenin bir bitişi olarak coğrafyaya açılır. Hem gözdür hem de kucak.
Yerleşke mimari dilinde kullanılan ortogonal ve öklidyen geometrinin bir araya gelişlerindeki mekansal oyun bu yapıda da devam ettirilmiş ancak kendi içinde özelleşmiş. 1.500 kişilik bu yoğun kapasitenin sonucu olan büyük hacim ihtiyacı, dikdörtgen bir prizmanın adeta yontularak heykelsi bir forma dönüşmesi ile narinleştirilmiş. Salon yan cepheleri, farklı açılarla üçgenlenerek kompoze edilmiş ve ahşap cephe yüzeylerde ışığın hareketleri ile dışarda ışık gölge oyunlarına sahne olur. Yontularak elde edilen bu göz ve kucak imgesi sadece uzak bakıda değil salondan da hissedilerek izleyicinin dışarısı ile ilişkisini kesmeden kullanıcının deneyiminde de devam ettirilir. Bu sebeple salon iki yan cephesinde şeffaflaşır ve dışarıya açılır. Güneybatı yönündeki göz ve kucak imgesinin bulunduğu yöndeki teras aynı zamanda bir açık fuaye olarak işlevlendirilir. İzleyicinin kapalı bir mekandaki deneyimindense, açık alanda sıcak bir üst örtü altındaki deneyimi canlandırılarak topoğrafya ile ilişiğinin sürdürülmesine önem verilmiş. Gösteri mekanlarının en önemlisi olan antik Yunan tiyatrosuna öykünen salon, topoğrafyadaki eğime oturarak kendi kotunu bulur ve yelpaze biçimiyle yoğun kapasiteyi bir hacimde eriterek toplar. Bu yoğun kapasiteli kullanımın yanı sıra tiyatro gibi kullanımlar için de bölünebilir perdelerle daha küçük bir salona dönüştürülebilir.