“Tapestry – Dokunmuş Hikâyeler” Sergisi Anna Laudel’de…

“Tapestry – Dokunmuş Hikayeler” sergisi, geleneksel dokuma sanatı ile güncel sanatı Anna Laudel’de buluşturuyor.

Anna Laudel, 24 Mayıs tarihine kadar genç ve duayen sanatçıları “Tapestry – Dokunmuş Hikayeler” isimli karma sergide bir araya getiriyor. Sergide, farklı dönemlere ait sanatçıların geleneksel ve çağdaş yorumlarıyla ortaya çıkardıkları üretimleri, Türkiye’de dokuma sanatının geçirdiği süreci yansıtan kapsamlı bir seçkiyle sanatseverlere sunuluyor.

Yüzyılların emeğini ve tanıklığını günümüze taşıyan tekstil-dokuma sanatının ifade biçimi olarak Türkiye’de sanat dünyasına dahil olması yakın geçmişe dayanıyor. Son yıllarda sanat dünyasında görünürlüğü artan dokuma sanatının farklı estetik ve tekniklerdeki uygulamalarını görebileceğimiz sergide, Gülçin Aksoy, Özdemir Altan, Mustafa Aslıer, Belkıs Balpınar, Ramazan Can, Devrim Erbil, Renk Erbil Martin, Fırat Neziroğlu, Zekai Ormancı, Suhandan Özay Demirkan, Ayla Salman Görüney, M. Latif Taraşlı, Tulga Tollu, Hanefi Yeter ve Jale Yılmabaşar’ ın eski ve yeni dönem işleri yer alacak.

Açılışı 11 Nisan Perşembe günü gerçekleşecek olan sergide duayen sanatçıların klasikleşmiş eski dönem ve yeni üretimlerinin yanı sıra, genç sanatçıların bu sergi için ürettikleri yeni işleri ve farklı renk seçimleri ile dikkat çeken dokuma çalışmaları galerinin tarihi mimarisiyle de uyum içinde üç kata yayılarak sergilenecek.

Türkiye’de güncel sanat alanında 1970’li yıllardan sonra görmeye başladığımız dokuma sanatı “gelenek” ile güçlü bağından dolayı, kültürel belleğin taşınmasında belirli bir rol oynuyor. Tekniği itibariyle oldukça emek ve zaman isteyen dokuma alanında çalışan sanatçılar, kişisel deneyimlerinden yararlanırken içinde bulundukları coğrafya, kültür, dil gibi çevresel unsurlardan da besleniyorlar. Sınırsız malzeme kullanımına olanak tanıyan dokuma sanatı, bu sayede sanatçıların yaratıcılıklarını özgürce kullanmalarını destekliyor. Sergide yer alan farklı dönemlerde ve farklı tekniklerle çalışan 15 sanatçının çalışmalarında bu ortak özellikleri görmek mümkün.

1990 yılından beri halı atölyesinde öğrencilerle birlikte dokuyarak genç nesle bu alanda yön veren Gülçin Aksoy, öğretim görevlisi kimliğinin yanında sanatçı olarak video, fotoğraf, yerleştirme, dokuma ve performans alanlarında üretimlerine devam ediyor. Sanatçı bu sergiye eski dönem işlerinden biriyle katılıyor.

Soyut sanata yön veren sanatçılardan biri olarak kabul edilen Özdemir Altan, ışık, derinlik ve renk uygulamalarındaki tüm kurallara karşı gelerek kendine has bir tarz oluşturuyor. Farklı boyut, renk ve geometri öğeleri içeren dokuma çalışmalarıyla sergide yer alacak olan Altan, farklı anlamlar içeren, evrenin sonsuzluğunu ifade eden işleriyle biliniyor.

2015’te hayatını kaybeden Mustafa Aslıer, gravür ve illüstrasyon sanatçısı. Resimde anlatımı, doğa ve şematik öğelere yer veren sanatçının sergide insan figürlerinden oluşan, simgesel halı ve kilim çalışmaları yer alıyor. Türkiye’de ilk defa geleneksel kilim dokusunu kullanarak “art kilim” adı verilen çağdaş sanat işleri üreten Belkıs Balpınar , eski dönem çalışmalarının yanı sıra sergide yeni ürettiği bir eseriyle yer alacak. Geçtiğimiz sene sonunda Anna Laudel’de kapsamlı bir kişisel sergi gerçekleştiren sanatçı, işlerindeki derinlik, uzay ve uzam kavramlarıyla dikkat çekiyor.

Çalışmalarında şamanizm, ritüeller, totemler ve Anadolu’ya has geleneklerden ve mitolojilerden esinlenen, son yılların öne çıkan genç sanatçılardan Ramazan Can, bu sergi için ürettiği neon-dokuma işlerini sergileyecek. Geçmişle bugün arasında hem kullandığı farklı teknikler hem de içerik açısından köprü kuran Can, bu sergideki üretimiyle de eski bir tekniğe çağdaş bir dokunuş katıyor.

İstanbul’un mimari siluetini, kuş sürülerini ve kıyı izlenimlerini eserlerine taşımasıyla bilinen, resim sanatının Türkiye’deki duayen isimlerinden Devrim Erbil, yaptığı resimleri halıya dokuduğu yakın dönem üretimlerinin yanı sıra, ilk defa bu sergide görülebilecek yeni çalışmalarını sergileyecek. Ünlü ressam, son dönemde Türkiye’de halıcılık kültürünün canlandırılmasına yönelik çalışmalarıyla dikkat çekiyor.

Enstalasyon, kavramsal ve dijital sanat üzerine olan çalışmalarına Londra’da devam eden Renk Erbil Martin, çalışmalarıyla ulusal ve uluslararası sergilerde yer almıştır. Çeşitli koleksiyonlarda eserleri bulunan sanatçı bu sergide, renk seçimiyle ve çağdaş tasarımıyla öne çıkan yeni işlerini sergileyecek.

Sergide yer alacak genç sanatçılardan biri de Fırat Neziroğlu. Kumaş koleksiyonlarıyla bilinen sanatçı, kilim dokuma tekniğini çağdaş bir yorumla plastik sanatlara uyarlıyor. Bu sergide yeni üretimlerini sergileyecek olan sanatçı, geleneksel dokuma tekniğini kendine özgü bir yorumla aktarıyor.

2008’de hayatını kaybeden Zekai Ormancı, ”modern soyut” geleneğinin önde gelen isimlerinden. Aynı zamanda akademisyen olarak kurduğu halı atölyesiyle öğrencilere eğitim vermiş olan, uyguladığı farklı kompozisyon estetiğine dayanan çalışmaları ve görsel metaforları ile bilinen sanatçının sergide yer alacak dokuma çalışması soyut öğeler içeriyor.

Modern lif sanatının önde gelen isimlerinden Suhandan Özay Demirkan, geleneksel tekstil teknikleri ve malzemeleriyle iki ve üç boyutlu işler üretiyor. Dokuma ve lif sanatı, tekstil, takı ve ayakkabı tarihi ve çağdaş aksesuarlar alanında kitap ve yayınları bulunan sanatçının sergide eski dönem çalışmaları ve ilk defa bu sergide görülebilecek yeni işleri yer alacak.

Tasarımlarıyla çeşitli ödüllere sahip, aynı zamanda akademisyen olan günümüz çağdaş dokuma sanatçılarından M. Latif Taraşlı ise, eski teknikleri ve sembolleri kullanarak yarattığı çağdaş ifade diliyle dikkat çeken, bu sergi için üreteceği yeni çalışmasını sergileyecek.

Yaşadığı coğrafyadaki kültürden beslenerek üretimlerini yapan sanatçı Ayla Salman Görüney birçok kişisel sergi ve ödül sahibidir. Uluslararası platformlarda akademik kimliğiyle de ülkemizi temsil eden sanatçının Anadolu ve diğer uygarlıklara ait arkeolojik motiflerinden esinlenerek ürettiği duvar halılarıyla yer alacağı sergide eski dönem işleri sergilenecek. 2013 yılında kaybettiğimiz sanatçı Tulga Tollu çağdaş Türk halı tasarımı konusunda dönemine öncülük etmiştir. Yer halıları ile ürettiği halı-resimleriyle Türkiye’nin yanı sıra, uluslararası alanda tanınan sanatçı, sergiye doğal boya kullanarak ürettiği işleriyle farklı bir renk katıyor.

İstanbul ve Bodrum’daki atölyelerinde çalışmalarına devam eden Hanefi Yeter’in katıldığı karma sergiler dışında, onlarca kişisel sergisi bulunmaktadır. İşleri ülke sınırlarını aşan sanatçının Berlin’de duvar resimleri, seramik cepheleri, mozaik panoları ve bir heykeli ile Darmstadt kentinde duvar resimleri bulunmaktadır. Sanatçı bu sergide 2000’li yıllarda ürettiği dokumalarıyla yer alacak.

Devlet Sanatçısı ve Türkiye’nin ilk kadın seramik profesörü unvanına sahip Jale Yılmabaşar , akademideki başarılarının yanı sıra işleri ile sayısız ulusal ve uluslararası sergide yer almıştır. Sanat kariyerinin son yıllarında tekstil-dokumaya yönelen sanatçı, bu sergideki ilginç tasarımlara sahip seçili işleri ile ilgi çekiyor.

Dokuma sanatının benzersiz örneklerini sanatseverlerle buluşturacak olan bu sergiyle Anna Laudel, dokumanın bir sanat formu olarak daha çok kişiye ulaşmasını ve bu sanatın çağdaş sanat içinde yeni bir diyalog yaratmasını hedefliyor.