Studio Kuadra tarafından İtalya’da tasarlanan Redemptoris Mater Kilise Kompleksi; çağdaş geometrik formu, zeytin bahçesi ve kilise içindeki tepe ışıklarının kullanımıyla kullanıcılarına zengin bir atmosfer sunuyor.

Redemptoris Mater Kilise Kompleksi, çevreye uyum sağlayan ve çevreyle iletişim kuran yeni bir simge oluşturuyor. Mimari müdahaleler, ihtiyaçları mekanlara dönüştürerek projenin gerekliliklerine yanıt veriyor.
Kilisenin ana kütlesi, seramikle kaplanmış bir monolitten oluşuyor. Kıyıdaki antik kulelerin çağdaş bir yorumu olan çan kulesi, adeta gökyüzüyle birleşecekmiş gibi kilisenin yanında yükseliyor.
Mimari kompozisyonda ayrıca, binanın şeklini ve renklerini zenginleştiren ölçülü ışık kullanımından da yararlanılıyor. Sadece görünüşte yeraltında olan bazı odalar, içeriye tepe ışığı getiren deliklere sahipken kilisenin nef kısmı, kademeli bir çatı sayesinde taş duvardan çıkan açıklıklar ile zenginleştirilmiş bir tepe ışık çağlayanı ile aydınlatılıyor.
İç mekanda toplantı alanı sadece büyük bir pencerenin zeytin bahçesine baktığı batı tarafında dışa açılıyor. Bu son derece çağrışımcı ve atmosferik unsurda, iç ve dış mekan, dış bahçenin taşlarının kilise mekanının içine girdiği ve onları ayıran cam pencerenin gerçekten kayaya yerleştirilmiş gibi göründüğü noktaya kadar birleşiyor. Yapının arka tarafı çocukların oyun oynaması için tasarlanmış yeşil bir alana bakıyor. Bu bölümde hafta içi kilisesi, kreş, papaz evi, kilise salonu ve derslikler bulunuyor.

Kilisenin iç mekanı girişe doğru genişleyen asimetrik bir forma sahip ve iç salon bilinçli bir şekilde merkezi plan şemasında tasarlanmış. Çatının tamamı sınıfı çevreliyor ve yerden asılı duvarlarla birlikte, yeryüzü ile yukarıdan dolaylı olarak gelen ışık arasında gerçek bir görsel bağlantı oluşturuyor.