Pakaat Konutu
Künye
Mimari Tasarım
Roydaad Architects
Proje Yeri
İsfahan, İran
Tamamlanma Tarihi
2021
Toplam İnşaat Alanı
1230 m²
Fotoğraflar
Arash Ashornia
İsfahan’da yer alan Rooydaad Architects tasarımı Pakaat konutu, İran’ın geleneksel kentsel dokusundaki ara mekanları yeniden canlandırıyor, yoğun kent dokusu içerisinde gökyüzüne kavuşan bir konut tasarımı oluşturuyor.
“Çok uzun olmayan bir zaman önce, girişinde kapılar bulunan çıkmaz sokaklar vardı; akrabaların birlikte yaşadıkları evler ile çevrili… Çok uzun olmayan bir zaman önce, kapalı avlular vardı, etrafı bir aileyi barındıran odalarla çevrili… Bu yarı kamusal alan, “Sibe” olarak adlandırılıyordu ve avlularla birlikte evden dışarı adımımızı attığımız an bizi gökyüzü ile ödüllendiriyorlardı. Oysa bugün, bu aileler, bu ev halkları, ya da bu bireyler şehrin, ülkenin hatta belki dünyanın farklı yerlerine dağılmış bir şekilde yaşıyorlar. Nerede? Apartmanlarda… Daireden adımınızı dışarı attığınız anda depresif bir atmosfere sahip olan, dar kapalı alanlara çıkan apartmanlarda… Alçak tavanlı, asansörlü apartmanlarda… Hepimize ait olan paylaştığımız o gökyüzü nerede? O gizemli, mavi şemsiye… “Pakaat” projesi, Akbari ailesine gökyüzünü sunuyor.”
Pakaat projesi, kuzeyden tamamen kapalı, güneyde geçirgen bir duvarla çevrili, merkezi bir avlu etrafında kurgulanan mimari örüntüden yararlanarak bütüncül bir mekansal his oluşturuyor. Hiçliği ve her şeyi aynı anda bedenleştiriyor, tıpkı diğer “pakaat”lar (Farsça cep ya da kabuk anlamına geliyor) gibi..
Komşu yapıların pencerelerle dolu eski ve yeni cepheleri, balkonları ve trend dekorasyonlarına karşın Pakaat; büyük, basit, delikli bir kutu olarak hayatı içinde barındırıyor ve sayısız günlük olaya yalnızca Akbari ailesinin tasarrufunda alan sağlıyor. Orta Çöl bölgesinin mimarisini hatırlatan bir içe kapalılık sergileyen formu, çağdaş kentin iklime ve kültüre karşı kayıtsız doğası gereği sahip olduğu dışa dönüklüğe bir eleştiri niteliği taşıyor.
Akbari ailesinin projeden beklentisi, birlikte ama bağımsız yaşabilecekleri bir apartman tasarlanması olmuş. Ara sıra pencereyi açarak birbirlerine seslenebilecekleri, çaya davet edebilecekleri bir mekan istemişler. Arazi koşulları göz önüne alındığında, buranın asıl olarak bir kentsel dolgu alanı olduğu aktarılıyor. Ancak burada tasarlanması amaçlanan ev, merkezi bir avlunun etrafında yer alacak şekilde hayal edilmiş. Kentsel dolgu alanının yarattığı tüm kısıtlara ve İsfahan bölgesinin mimari ve kentsel uygulama yönetmeliklerine rağmen; erişilebilirliğin cazibesi, mekansal çeşitlilik, mekanları birbirine çeşitli özel avlularla bağlama fikri mimarların esin kaynağı olmuş ve “Pakaat” projesinde fiziksel karşılık bulmuş.
Bugünün kalabalık kentlerinde konutlar arasındaki fiziksel bağlantı, evin sahip olması gereken içsel huzur ile tezat oluşturuyor; kentsel alanda yer alan bir konut projesinin ana odağını oluşturacak bir ikilik meydana getiriyor.
Orta Çöl bölgesinin kentsel dokusundaki kapalı “sibe”lerin mahalle birimlerinin birbirine ve kente bağlanmasını sağlayan ara formunu oluşturan ideal mekanların yeniden üretimi, bu kent ikiliğine cevap niteliğinde. Pakaat, “sibe” olarak adlandılaran bu alanların, yatay ve dikey strüktürünü dönüştürerek ve apartman birimlerine merdiven boşluğunu ekleyerek, bu alanı ekonomik olarak makul bir hale getiriyor, ve bu ara mekanın şehir gürültüsünü filtreleme, mahaller birimleri arasındaki bağı güçlendirme ve kamusal ile özel alanı birbirine bağlama özelliklerinden faydalanıyor. Pakaat’ın güney cephesinde, yazın keskin gün ışığını filtrelemek ve açıklık oluştururken aynı zaman da mahremiyet sağlamak için geleneksel bir İsfahan mimari süsleme unsuru olan kafes işi “lattice work” tercih edilmiş.