Nancy ve Rich Kinder Müzesi
Künye
Mimari Tasarım
Steven Holl Architects
Tasarım Ekibi
Steven Holl, Chris McVoy, Olaf Schmidt, Filipe Taboada, Rychiee Espinosa, Yiqing Zhao, Lourenzo Amaro de Oliveira, Garrick Ambrose, Xi Chen, Carolina Cohen Freue, JongSeo Lee, Vahe Markosian, Elise Riley, Christopher Rotman, Yun Shi, Alfonso Simelio, Dimitra Tsachrelia, Yasmin Vobis
Proje Yeri
Houston, ABD
İşveren
The Museum of Fine Arts, Houston
Şantiye Yönetimi
McCarthy Building Companies
Strüktür Tasarımı
Guy Nordenson & Associates Cardno
Mekanik ve Elektirik Mühendisliği
ICOR Associates
İklim Danışmanı
Transsolar
Aydınlatma Danışmanı
L’Observatoire International
Cephe Danışmanı
Knippers Helbig
Tamamlanma Tarihi
2020
Fotoğraflar
Iwan Baan, Peter Molick, Richard Barnes
Steven Holl Architects imzasıyla tasarlanan Nancy ve Rich Kinder Müzesi’nin bulutlara referans veren içbükey yüzeylerden oluşan çatısı, doğal ışığın her bir galeriye farklı ölçülerde ve doğrultuda ulaşmasını sağlıyor.
Steven Holl Architects’in Nancy ve Rich Kinder Müzesi Houston, Teksas’ta yer alıyor.
Kütlelerin geri çekilmesiyle cephede tanımlanan 7 açık alan, girişleri işaret ettiği gibi zemin kotundaki geniş açıklıkları barındıran mekanların kullanıcılarına doğa ile etkileşimli ve zengin mekansal deneyimler sunuyor. İki caddenin kesiştiği alanda bulunan ve ana girişi tanımlayan açık alan, hem boyutuyla hem de sert zemin-peyzaj oranıyla diğerlerinden ayrışıyor.
Nancy ve Rich Kinder Müzesi’nin bulutlardan ilham alınarak tasarlanan ve içbükey yüzeylerden oluşan çatısı, doğal ışığın her bir galeriye farklı ölçülerde ve doğrultuda ulaşmasını sağlıyor. Işık, dinamik ve tekrarlanmayan bir tasarım öğesi olarak ele alınmış ve böylelikle farklı mekansal deneyimler sunan galeriler elde edilmiş.
Galerilerin, sirkülasyonu sağlayan merkezi bir atriyum etrafında toplandığı yapının cephesi, Steven Holl Architects’in saydam malzemelerle ilgili 40 yıllık çalışmalarını yansıtıyor. Yarı saydam cephede, 459 farklı ebatta toplam 1.103 adet, yarım daire kesitli cam tüp kullanılmış. Cam tüpler bir çelik strüktür ile binanın beton duvarlarına asılmış. Tüplerin dairesel geometrisi yapısal mukavemet kazandırırken her bir tüpün bir hava bacası gibi çalışmasını sağlayarak cephedeki ısı birikimini %70’e kadar azaltıyor. Tüplerin geometrisi, binanın köşelerinde farklı bir araya gelme şekillerini mümkün kılmış. Cam tüplerin her köşede farklı bir şekilde birleşmesi bir tür cephe dili oluşturmuş.