Mimar Arda Işık: “Pandemi döneminde paylaşımlı ofislerde daha çok mahremiyet sunan, ev konforunda ortamlar sağlanmalı…”
Ödüllü ofis projeleri ile ulusal ve uluslararası çapta birçok başarıya imza atan XL Mimarlık+Mühendislik Kurucusu Mimar Arda Işık, pandemi döneminde paylaşımlı ofislerde alınması gereken yapısal ve mekansal önlemleri aktardı.
XL Mimarlık+Mühendislik Kurucusu Mimar Arda Işık, Covid-19 salgını ile savaştığımız bugünlerde paylaşımlı ofislerin pandemi koşullarına göre nasıl biçimlenmesi gerektiğini aktardı. Mimar Arda Işık’a göre paylaşımlı ofislerde biyofilik tasarım öğelerini barındıran, daha çok mahremiyet öneren ve ev konforunda ortamlar sunan mekanlar yaratılmalı.
Pandemi sürecinde hem ülkemizde hem de dünyada paylaşımlı ofislerin büyük firmaların ve evden çalışmak zorunda kalanların da ilgi alanı olduğunu aktaran Mimar Arda Işık, bu nedenle paylaşımlı ofislerin sundukları kontrollü hava ortamı, esnek ve sosyal mesafenin düzenlenebildiği mekan ilişkisi, sağlıklı sosyal paylaşım ve özgün tasarımları sebebiyle müşteri kitlesinin arttığını ve çeşitlendiğini dile getiriyor ve ekliyor: “Bu noktada, bu yeni duruma uygun olarak paylaşımlı ofislerin; havalandırma, filtreleme, dezenfeksiyon, hijyen ve sanitasyonun kesin olarak çözümlendiği, sosyal mesafeye göre bölümlendirilmiş, farklı çalışma ortamı ve zamanlarına uygun paketleri sunabilen ve sosyal paylaşımı yeni mesafelendirme koşullarına göre düzenlemiş, biyofilik tasarımları barındıran ve daha ev gibi bir ortam sunan bir mekana dönüşmeleri beklenebilir.”
Pandemi döneminde ortak havalandırma sistemlerine filtre cihazları adapte edilmesi, hijyen ve dezenfeksiyonun tam olarak sağlanması için gerekli hazırlık ve çalışmaların yapılması, ortak masa ve toplantı masası kullanımlarında sosyal mesafeye uygun bölünme sağlanması, daha çok mahremiyet öneren tek kişilik ofisler düzenlenmesi gerektiğini aktaran Mimar Arda Işık, ayrıca var olan ofislerdeki masa düzeninin seyreltilmesinin, daha ev gibi bir ortam ve kontrollü sosyal paylaşım ile biyofilik tasarım öğelerinin mekana eklenmesinin, tüm binanın sosyal mesafe ve hijyen hususlarında bütün olarak çalışıp çalışmadığının denetlenmesinin ve bina giriş çıkışlarında termal kontrol ile hastalık belirtileri gösteren kullanıcıların tespit edilmesinin oldukça önem taşıdığını sözlerine ekliyor.
XL Mimarlık+Mühendislik olarak birçok paylaşımlı ofis projesine imza atıklarını belirten mimar, Tarkem için tasarladıkları Kemeraltı Yusuf Rıza Ofisleri Projesi’nde XL Mimarlık+Mühendislik’in kavramsal çerçevesi dahilinde pademinin getirdiği kavram, olgu ve yöntemler de değerlendirilmiş ve tasarım bütününde biyofilik tasarımın var olduğu, kontrollü sosyal paylaşımın yapılabildiği ve sosyal paylaşımın tasarımın temel motivasyonlarından birisi olduğu, kısıtlayıcı parsel yapısına rağmen doğal ışığın tüm ofislere etkin şekilde ulaştığı ve yer olgusunun tasarımın bütününde işlenerek daha ev gibi bir ortamın sunulduğu bir çözüme ulaşıldığını aktarıyor. Bu yıl Paris DNA Ödülleri’nde Yenileme Dalı’nda Büyük Ödül’ü alan Withco Paylaşımlı Ofisleri’nde ise var olan ortak kullanımlı masalar ile toplantı masalarının dönüştürüldüğünü, esnek ve farklı çalışma ortamlarına izin veren düzenlemelerin yapıldığını, havalandırma sistemlerine filtreler eklendiğini, binanın bütününün hijyen ve dezenfeksiyon standartlarına göre denetlendiğini dile getiriyor. Halen tasarımı süren OPLOG firmasının ofis alanı düzenlemelerinde ise kontrollü sosyal paylaşımın temel tasarım motivasyonlarından biri olduğunu aktaran Mimar Arda Işık, biyofilik tasarım öğeleri ile doğal hava ve ışık kullanımının ve “yer” olgusunun kompozisyonu tanımlayan diğer öğeler olduğunu sözlerine ekliyor.