Kuluçka | Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Bölümü II
Kuluçka içeriği kapsamında Akdeniz Üniversitesi Mimarlık Bölümü öğrenci projelerinden bir seçki sunuyoruz.
MIM 412 Mimari Tasarım VIII (Mezuniyet Projesi), 2022- 2023 Bahar Dönemi
Yürütücüler: Prof. Dr. Kemal Reha KAVAS, Prof. Dr. Hacer MUTLU DANACI, Dr. Öğr. Ü. İbrahim BAKIR, Arş. Gör. Dr. Ayşe YILDIRIM ATEŞ, Arş. Gör. Tevfik Batuhan BARIM, Y. Mimar Okan KOLOĞLU, Mimar Bilal ATEŞ, Mimar Berk SAATÇİ
Öğrenciler: Sedanur Atak, Mehmet İnan
Çalışmanın Konusu: İlçe Ölçeğinde Afete Hazırlık, Eğitim ve Koordinasyon Merkezi
“Ülkemizde yaşanan son afetlerin de gösterdiği üzere, Türkiye afet ülkesi niteliği taşımaktadır. Dolayısıyla afet bilincinin geliştirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu afetlerin başında da deprem gelmektedir. Örneğin, deprem, ülkemizin her bölgesinde görülebilecek bir afet türüdür. Depremin yanı sıra sel, yangın vb. her türlü afet de gerçekleşebilmektedir. Afetler; afet öncesi, afet esnası ve afet sonrası olmak üzere üç temel aşamada irdelenmelidir. Her bölgede, bu üç aşama için yapılması gerekenler bulunmaktadır.
Bu yarıyılın mezuniyet projesinde ilçe ölçeğinde afete hazırlık, eğitim ve koordinasyon merkezi kapsamında yukarıda sözü edilen aşamaların hepsi için mekânsal beklentilere cevap verebilecek çözümler önerilmesi beklenmektedir. Proje konusu merkezin, afet durumunda ilçenin her türlü mekansal ihtiyacını karşılaması gerekmektedir. Ayrıca proje önerisinin sadece afet bağlamında değil diğer zamanlarda da seçilen ilçenin yapılı çevresine sürekli katkı sağlayacak nitelikte merkez fonksiyonlarını karşılaması hedeflenmektedir. Dolayısıyla proje boyunca, binanın afet öncesinde ve sonrasında kullanım farklılığı önemli bir konu başlığını oluşturmakta ve süreç boyunca öğrenci tarafından irdelenmesi beklenmektedir.”

© Sedanur Atak

©Mehmet İnan
MIM 312 Mimari Tasarım VI, 2022- 2023 Bahar Dönemi
Yürütücüler: Öğr. Gör. Sadık Gökhan EKİNCİ, Arş. Gör. Tevfik Batuhan BARIM
Öğrenci: Ali Bilici
Çalışmanın Konusu: Dönüşüm: Su Habitatında Barınma
“Küresel ısınma, gezegenimizdeki yaşamı olumsuz etkileyen ve etkileyecek olumsuz etkenlerden en önemlisidir. İklim değişikliği ve küresel ortalama sıcaklık artışıyla eriyen buzullar, gezegenimizde %71 olan su oranını günden güne artırmakta, karasal alan ise giderek azalmaktadır. Bu bağlamda, insanlık tarafından günümüzde kara üzerinde giderilen birçok ihtiyacın su yüzeyine entegrasyonu öngörülmektedir. Bu bağlamda, uluslararası düzeyde insanlığın bir sorunu haline geleceği öngörülen ve yukarıda anlatılan probleme farklı gelecek senaryoları üzerinden günümüzde çözüm önerileri geliştirmek amaçlanmaktadır. Bu değişimler mimarlık açısından aşağıdaki soruları gündeme getirmektedir:
İklim değişikliği ve küresel ısınma sonucu, konaklama kavramının zaman içerisindeki dönüşümü mimarlık açısından hangi problemleri ve çözüm olanaklarını üretmektedir? Konaklama kavramının yeniden yorumlanmasının bir sonucu olarak su yüzeyi üzerinde oluşturulması planlanan senaryoya göre ne gibi farklı özellikte mekanlar oluşabilir? Ziyaretçi profilinin, talep ve beklentilerinin değişimi mimari tasarımı nasıl etkileyebilir? Farklı ziyaretçi profillerini bir araya getirebilecek mimari çözümler üretmek mümkün müdür?
Bu bağlamda tasarımcılardan, 2022-2023 Bahar Dönemi Mimari Tasarım VI mimarlık stüdyosu kapsamında zamanla dönüşüme uğrayan konaklama kavramının oluşturulan gelecek senaryosuna göre yeniden sorgulaması ve yorumlaması, farklı ziyaretçi profillerine toleranslı, kentsel ölçekte analizler sonucu proje ölçeğine indirgenmiş, iklimsel koşulları dikkate alan, bölgenin ihtiyaçlarına cevap niteliğinde birçok amaçlı konaklama kompleksi tasarımı beklenmektedir.”

©Ali Bilici
MIM 312 Mimari Tasarım VI, 2022- 2023 Bahar Dönemi
Yürütücüler: Doç. Dr. Elif ÇELEBİ KARAKÖK, Mimar Sibel KEŞCİ
Öğrenciler: Petek MASAT, İsmail KAYA
Çalışmanın Konusu: “2022-2023 Bahar Dönemi Mimari Tasarım VI mimarlık stüdyosu kapsamında zamanla dönüşüme uğrayan konaklama kavramının günümüz koşullarında yeniden sorgulaması ve yorumlaması, farklı ziyaretçi profillerine toleranslı, kentsel ölçekte analizler sonucu proje ölçeğine indirgenmiş, iklimsel koşulları dikkate alan, bölgenin ihtiyaçlarına cevap niteliğinde karma kullanımlı yeni nesil bir konaklama kompleksi tasarımı beklenmektedir.
Bu doğrultuda kentsel bir karma kullanımlı yapı niteliği taşıması hedeflenen dönüştürülebilir konaklama projesi ile öğrencinin kent dokusu içinde mimari yapısal sorunlar ile çok fonksiyonlu yapı türlerinin fonksiyonel ve teknik problemleri üzerinde çalışması beklenmektedir. Çevre koşullarına uyumluluk ve dönüştürebilirlik gibi stratejiler yapı üretim sürecinde değer kazanmaktadır. Beklenmedik doğal afetler ve ekonomik kısıtlamalar bu sorunları daha da önemli kılmaktadır.
Bu bağlamda öğrencilerden hem kentlilere hem de otel müşterilerine hizmet verecek ve sosyal donatılara sahip bir otelin tasarımını yapmaları istenmektedir. Karma kullanımlı otel tasarım projesi kapsamında kentsel doku içinde yeni bir yapıyı kitlesel ve işlevsel olarak konumlandırmanın yanı sıra konut amacıyla kullanılabilecek birimler ve otelin açık alanları ve servislerini ilişkilendirerek mekânlar arasındaki yapısal ilişkileri kurmak amaçlanmaktadır. Bununla birlikte farklı otel ziyaretçileri için farklı oda tipleri ve konaklama birimlerini geliştirme konularının vurgulanmasının yanında özgün fikirlerin ortaya konulması mimari proje çalışması kapsamında hedeflenmektedir.”

©İsmail Kaya

©Petek Masat
MIM 212 Mimari Tasarım IV, 2022- 2023 Bahar Dönemi
Yürütücüler: Prof. Dr. Hilal Tuğba ÖRMECİOĞLU, Doç. Dr. İkbal ERBAŞ, Arş. Gör. Dr. Ayşe YILDIRIM ATEŞ, Y. Mimar Hafize HADİMİOĞLU, Mimar Atilla YILMAZ, Y. Mimar Canan BEDUR DOĞRUÖZ, Y. Mimar Mukaddes ÇIRAK YILMAZ
Öğrenciler: Emin Furkan ÖZBEK, Rumeysa Zeynep TOSUN
Çalışmanın Konusu: Kamusal Miras Alanlarını Deprem İle Yeniden Düşünmek
“6 Şubat 2023 Kahramanmaraş ve Elbistan’da meydana gelen depremler tüm Türkiye’de yapı üretim süreçlerinin ve bu süreçte alınan kararların sorgulanmasını gerektirmiştir. Bu gereğin bir sonucu olarak bu stüdyo afet sonrası karşılaşılan en önemli problemlerden biri olan afetzedelerin geçici barınma yerleşkelerinin tasarlanmasına odaklanmıştır. Bu stüdyo bu soruna iki temel bağlamda odaklanmaktadır. Bunlardan ilki afet sonrası geçici konut sorununa acil ve aynı zamanda sürdürülebilir insani bir yaklaşım geliştirmek, ikincisi ise Cumhuriyet dönemi miras alanları olan kentteki terk edilmiş yerleşke ve yapılara koruma bilinciyle kamusal bir işlev ile yeni bir hayat kazandırmaktır. Böylelikle öğrencilerin sosyal sorumluluk bilinci edinmesi beklenmektedir.
Deprem sonrası geçici konut sorunu bir afet sonrası ilk ve en önemli sorundur. Bu bağlamda bu konutların yerleşim yerlerinin seçimi, yerleşim alanının planlanması, konut birimlerinin tasarımları, kullanılacak malzemeler ve yapım detayları, bu alanların konut kullanımı sonrası ikinci hayatları ya da konut birimlerinin depolama/geri-dönüşüm sorunları önem arz etmektedir. Her ne kadar afet sonrası geçici ve kalıcı konutlar üzerine çeşitli çalışmalar bulunsa da bu çalışmaların büyük bir çoğunluğu uzun vadede afetzedelere sürdürülebilir bir yaşam sunmamaktadır. Bu bağlamda bu stüdyonun amacı Kahramanmaraş ve Elbistan depremi sonrası yaşadıkları kentleri terk ederek kentimize gelen afetzedelere geçici ancak sürdürülebilir bir yaşam alanı üretmektir.
Bu amaç doğrultusunda 1998 yılında üretimi sonlandırılan MKEK Antalya Pil Fabrikası yerleşkesi proje alanı olarak seçilmiştir. Öğrencilerin bu alanda minimum 400 adet olmak üzere farklı aile formlarına (tek kişi, iki kişi, 3 kişi, 4 kişi vb.) uygun modüler geçici konut birimi ve bu birimlerin oluşturacağı birbiriyle ve sosyal alanlarla bağlantılı komşuluk kümelerinin tasarlaması beklenmektedir. Tüm bu zihin sürecinde öğrencilerin projelerine koruma ve sosyal sorumluluk bilincini de aktarmaları; alanda bulunan mevcut yapılara bu bilinç doğrultusunda yeniden işlev vererek çözüm önerisi geliştirmeleri beklenmektedir. Proje alanında halihazırda Pil Fabrikası yerleşkesinde 17 farklı fonksiyon için tasarlanmış bazıları açık alan düzenlemesi, bazıları kapalı alan tasarımı şeklinde olan 22 adet mekân bulunmaktadır. Bu mekanların kent belleğinde önemi, pil fabrikasına bitişik DokumaPark alanı ile ilişkileri, geçici kullanım sonrası alanın kamusal kullanıma açılacağı vb. hususların da proje süreci boyunca dikkate alınarak tüm alanın bir üst yeniden işlevlendirme konseptiyle ele alınması ve projenin farklı zaman dilimlerinde alanın kullanım senaryolarını içerecek şekilde planlanması beklenmektedir.”

©Emin Furkan Özbek

©Rumeysa Zeynep Tosun









