Yıkılmaya yüz tutmuş eski bir evi restorana dönüştüren Stapati, yapının tarihi unsurları ve modern ekler arasındaki kontrast ile “geçmiş”i ve “bugün”ü vurguluyor.

Stapati, Kottayam Company (KoCo) projesi kapsamında, 150 yıllık bir evi restorana dönüştürmüş. Bu eski konut alanı için yeni bir kimlik oluşturan tasarım, çok adımlı bir süreç sonunda inşa edilmiş.

Sadece mevcut çatı ve duvarların bir bölümüne müdahale edilerek orijinal strüktür ve dolayısıyla tarihi yapının özü korunmuş. Çatının orijinal formunu öne çıkaran çelik levhalar yapının dışına doğru uzayarak karakteristik girişini tanımlamış.  İçeriye bol miktarda doğal ışık almak hedeflenmiş. Çelik levhalar ile orijinal tuğla duvarlar gölgelenmeden sadece duvarların bazı bölümlerini kaplanmış. Tuğla duvarların dokusu hiçbir müdaheleye maruz bırakılmadan korunmuş ve böylelikle modern ekler ile konrast oluşturularak yapının “geçmiş”i ve “bugün”ü vurgulanmış.

Hafiflik hissini korumak için basit tel kafes mobilyalar seçilmiş. İç mekanlar, binaya canlılık veren, Kottayam Company’nin karakteristik sarısı ile renklendirilmiş. Duvarlar ve zemini oluşturan cilalı kıvrılarak bir oturma alanı haline getirilmiş ve dikkat çekici bir sarı ile vurgulanmış. Avlulara bitişik mekanlara, genişlik ve dış mekanla bağlantılı olma hissi kazandırmak için geniş cam yüzeyler tercih edilmiş.

Tüm mekanlarda hem eski yapının ruhunu hem de müdahalelerle gelen değişimi ziyaretçilere aktarmak hedeflenmiş.