ITC Uluslararası Coğrafi Bilgi Bilimleri Enstitüsü
Künye
Mimari Tasarım
Civic Architects & VDNDP
Proje Yeri
Enschede, Hollanda
Toplam İnşaat Alanı
13.605 m²
Tamamlanma Tarihi
2023
Fotoğraflar
Stijn Bollaert
Civic Architects ve VDNDP tarafından tasarlanan Enschede’deki Twente Üniversitesi’nin ITC Fakültesi, eski bir laboratuvarın dönüşümüyle sürdürülebilirliğin simgesi haline geliyor; bilim insanlarını küresel çözümler için bir araya getiren bir mekan sunuyor.
ITC Uluslararası Coğrafi Bilgi Bilimleri Enstitüsü, Twente Üniversitesi’nin öne çıkan fakültelerinden birini oluşturuyor. Yüksek lisans ve doktora öğrencileri ile dünyanın dört bir yanından gelen araştırmacılar, sürdürülebilir çözümler keşfetmek için Enschede’de bir araya geliyorlar. Fakülte, onların buluşma noktası ve sürdürülebilirlik simgesi olarak hizmet veriyor. Bina; Civic Architects, VDNDP, Studio Groen+Schild ve DS Landscape Architects tarafından tasarlanmış. İçinde derslikler, laboratuvarlar, bir çalışma merkezi, ofisler, bir restoran ve üç avlu bahçesi barındıran yapı yaklaşık on üç bin metrekare alan kaplıyor.
Fakülte yönetimi, yeni bir yapı inşa etmek yerine 1972’de inşa edilmiş eski bir laboratuvar olan “Langezijds”i dönüştürmeyi tercih etmiş. Mevcut yapı 220 metre uzunluğunda, otuz sekiz metre derinliğinde, alçak bir zemin kat ve yüksek bir üst kat barındırıyor. Yeni tasarım, tek bir müdahaleyle yapıyı amacına uygun hale getiriyor. Yapının içine oyulmuş dört atriyum; yeşil alan, temiz hava ve doğal gün ışığı sağlıyor. Bina, modernist yapılarla dolu yeşil bir peyzajın içinde yer alan Drienerlo arazisinde konumlanıyor. ITC için yapılan tasarım, mimarlık ve peyzajı bütünleştiriyor. Atriyumlar, iç mekanı dış mekanla buluşturuyor. Bahçeler flora ve faunaya yaşam alanı sunuyo, temiz havaya katkıda bulunuyor ve stresi azaltan bir çalışma ortamı yaratıyor. Peyzaj, bitkilerin ve ağaçların bir metreden fazla derinlikteki toprakta kök salarak küçük ekosistemler oluşturmasına fırsat tanıyor. Atriyumlardan biri, binanın merkezinde yeni giriş olarak hizmet ediyor. Burada cephe geri çekilmiş bu da peyzajın içeri doğru kıvrılmasına fırsat tanımış ve ağaçlar binanın içine doğru yükselmiş.
Yapının mimari ifadesi, ITC’nin küresel sürdürülebilirlik misyonunu simgeliyor. “Mekan iklime uyar” anlayışının yanı sıra; “brütalist” yapının korunması merkezde yer almış. Daha serin olan zemin katta sabit sıcaklığa sahip ofisler, üst katta ise daha büyük eğitim alanları yer alıyor. Güney cephesindeki eski güneş kırıcılar yeniden kullanılarak yaz aylarında aşırı ısınma önleniyor. Her iki kata hizmet eden mekanik sistemler, yükseltilmiş zeminin altındaki “hava plenumunda” toplanmış böylece orijinal beton tavan görünür durumda kalıyor ve zemin katta ekstra tesisat olmadan serbest yükseklik en üst düzeye çıkıyor. Temiz hava, yapının “yeşil akciğerleri” olan atriyumlar aracılığıyla doğal olarak sağlanıyor. Binanın organizasyonunun merkezinde bölümler arası, akademisyenler arası ve araştırma ile eğitim arasındaki etkileşim kavramı yer almış. Bu nedenle giriş salonunda herkesin buluşup yemek yiyebileceği bir “sosyal kalp” oluşturulmuş. Bilimsel bölümler atriyumların çevresinde kümelenmiş böylece binadaki tüm alanlar manzarayı görebiliyor. Alt katta yoğunlaşmaya uygun küçük odalar bulunurken üst katta daha geniş ve hareketli alanlar yer alıyor.
Mimari, mevcut yapıyı kucaklıyor: Beton ve çelik iskelet, kusurları ve kullanım izleriyle birlikte görünür bırakılmış. Zamanında var olan döşemelerin kesildiği yerler testere izleriyle okunabiliyor ve eski kolonlar atriyumlarda sarmaşıklarla kaplı harabeler gibi duruyor. Meşe cepheler ve bambu zeminler iç mekana sıcaklık katıyor. Cephede, orijinal mimaride yer alan beton zemin kat ve cam üst kat kontrast oluşturuyor. Ahşap çerçeveler binanın yeni işlevini açıkça ifade ediyor. Yeni yapı, ITC ekibine kim olduklarını ve neyi temsil ettiklerini ifade edecek sürdürülebilir bir sahne sunuyor.

























