Hatay Masterplanı | Foster + Partners

Foster+Partners, Antakya’yı odağına alan yeniden inşa süreci için geliştirdiği masterplan detaylarını, 8 temel tasarım prensibi üzerinden açıklıyor.

6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen büyük depremin ardından Foster+Partners, Antakya ve Hatay bölgesindeki yeniden inşa sürecine destek oluyor. Bölgeye dair geliştirdikleri kentsel vizyonun detayları açıklandı. Foster + Partners, Buro Happold, MIC-HUB ve Türkiye’den DB Mimarlık ve KEYM Kentsel Yenileme Merkezi ortaklığında geliştirilen masterplan tasarısı, Türkiye Tasarım Vakfı tarafından başlatılan geniş, tasarım temelli yenilenme sürecinin bir parçasını oluşturuyor.

Foster+Partners tarafından önerilen masterplan, Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da 30 kilometrekarelik bir alanı kapsıyor. Antik dönemin en önemli şehirleri arasında yer alan bu bölgenin yeniden inşasında ve daha geniş ölçekte tüm Hatay’a uygulanabilecek tasarıda sekiz adet tasarım prensibi benimsenmiş. Masterplan, Türkiye Tasarım Vakfı tarafından başlatılan ve sürdürülmekte olan Hatay için iş birliği grubunu oluşturan mimarların hızlı ve dikkatli planlarına adapte olmak üzere geliştirilmiş.

Yaklaşık olarak yüzde sekseni yıkılan bölgenin, gelecek nesiller için yeniden tahayyül edilmesi ve inşa edilmesinin aciliyetini vurgulayan Foster+Partners, masterplan tasarımının bölgenin ruhunu yeniden canlandırmak; deprem öncesinde var olan karakteristik ölçek, ilişki ve yerleşim özelliklerini ortaya çıkarmak; yerel kimliği ve iklim özelliklerini vurgulamak gibi hedefler odak alınarak oluşturulduğunu belirtiyor. Planda vurgulanan erişilebilirlik ve kapsayıcılık; yeni kamusal yeşil alanlar, verimli ulaşım sistemleri ve komünite merkezleri ile sağlanırken, kentin dirençliliğini artırmak üzerine de kararlar alınmış.

©Foster+Partners

©Foster+Partners

Sekiz Tasarım Prensibi

1. Sağlam Arazi Üzerinde İnşa

Masterplan, su yatağının etrafında koruma bölgeleri öneriyor ve yeni inşa edilebilir arazileri belirlemek için su seviyelerinde öngörülen yükselmeleri hesaba katıyor. Ayrıca, su akışı için daha fazla alan yaratan yeni yeşil tampon alanlar ve yumuşak zeminli dere kenarları da bulunuyor. Bu önlemler, daha fazla kentsel yeşil alan sağlarken taşmalara ve afetlere karşı güvenliği de artırması hedefleniyor.

©Foster+Partners

©Foster+Partners

2. Sirkülasyonun Geliştirilmesi

Yeni yol ağları, Cumhuriyet Meydanı’ndan uzanan ana yolları koruyarak büyük ölçüde mevcut kalıpları takip ediyor. Yürünebilirliği teşvik etmek için stratejik olarak ek bağlantılar eklenmiş. Bu iyileştirmelerin bir parçası olarak, sokak kesitleri de dikkatlice ayarlanmış. Cumhuriyet Meydanı yayalaştırılmış ve yalnızca toplu taşıma araçlarının kullanıldığı bir bölge haline getirilmiş.

3. Açık Alanların Geliştirilmesi

Nehir ve dere kenarlarının rasyonelleştirilmesi ve yol ağının yoğunluğunun artırılmasıyla ana plan, daha eşit dağılımlı ve çeşitli açık alanların yaratılmasının önünü açıyor. Bu heterojen ağın içinde yeni şehir parkları, doğa yürüyüşleri, topluluk meydanları, oyun alanları ve cep parklarının yanı sıra programlanmış ve topluluk odaklı çeşitli kentsel yeşil alanlar yer alıyor. Bu iyileştirmeler kentsel deneyimi yükseltmeyi ve kişi başına düşen yeşil alan miktarını iki katına çıkarmayı amaçlıyor.

Asi Nehri kenarı, Atatürk Parkı’nın kuzeyinde, eski şehir manzarası ve dağlara bakan yeni bir nehir parkı haline gelecek ve kent sakinleri için erişilebilir su kenarı inzivaları sunacak.

©Foster+Partners

©Foster+Partners

4. Yeni İlçelerin Oluşturulması

Masterplan, her biri bir dere veya ana yol ile tanımlanan on üç yeni bölge ve ana omurga olarak ticari kullanımlara sahip bir cadde tanımlıyor. Açık alan ve yeşil alan, yerel parklar ve meydanlardan oluşan bir ağ ile dağıtılmış. Toplumsal ve sosyal tesisler, bölge sakinleri için bir referans noktası olarak her bölgenin merkezine yerleştirilmiş. Her bölge ayrıca mahallelere ve kümelere ayrılmış.

5. Mahallelerin Katmanlaşması

Mahalleler, kendi entegre dolaşım sistemlerine sahip süper bloklar olarak işlev görüyor: Otopark, özel araçlar için tek yönlü ortak yollar, yumuşak hareketlilik, yayalar için özel yollar ve toplu taşıma durakları…

Binaların kütleleri, hakim rüzgar ve güneş yönü de dahil olmak üzere yerel iklim koşullarına yanıt verecek şekilde tasarlanmış ve Antakya sokaklarının çeşitliliğini korumak için her binanın mimari açıdan ayrı ayrı ele alınması kararlaştırılmış.

6. Mahalleler Arasındaki Bağlantıların Güçlendirilmesi

Ana caddeler, okullar, topluluk bahçeleri, aşçılık okulları, kütüphaneler, kültür merkezleri, yerel kahve kavurma yerleri ve eğitim tesisleri gibi donatılar toplumun dayanıklılığını ve refahını artıracak, sosyal altyapı açısından zengin olacak şekilde planlanmış.

Topluluk rotaları, sosyal olanakların ve meydanların bulunduğu mahalle merkezlerini birbirine bağlayarak ek bir dayanıklılık katmanı sağlıyor. Son olarak, cep bahçeleri, meydanlar ve parklar tanımlanmış ve patika yollarla birbirine bağlanarak mahalle sakinlerinin yeşil ve açık alanlara erişimi sağlanmış.

©Foster+Partners

©Foster+Partners

7. Şehir İçi Bağlantıların Güçlendirilmesi

Şehrin çevre yolu üzerindeki önemli kavşaklarda çok modlu merkezler içeren etkin bir otobüs transit sistemi kurulmuş.

8. Yeniden İnşa

Gelecek için amaçlanan, yoğunluğu yeniden dağıtmak ve daha kompakt bir şekilde inşa etmek olarak aktarılıyor. Masterplan, şehir merkezini ve önemli ticari aksları (ana caddeler dahil) yoğunlaştırarak, kentsel yayılmayı dış çevre yolunun ötesinde sınırlandırıyor. Bu yaklaşım, daha küçük, daha kompakt bir alanda aynı düzeyde gelişime olanak sağlayacağı için tercih edilmiş.

Dikkatle seçilmiş bina tipolojileri ile, Antakya sokaklarının hissiyatını eski haline getirilmesi ve iyileştirilmesi, geçmiş sokaklarla bağlantı hissi sağlanması ve toplulukların sosyal dinamiklerini yeniden inşa etmelerine yardımcı olunması hedeflenerek, temel kentsel unsurların eski haline getirilmesi kararlaştırılmış.

Kapak fotoğrafı: ©Foster+Partners