Geberit Türkiye Ürün Müdürü Fikret Gençgel: Önümüzdeki dönemde de teknolojilerimizi yenilemeye ve Ar-Ge’ye yatırım yapmaya devam edeceğiz.

50 ülkede 12 bin çalışanı ve 29 üretim tesisiyle hizmet veren Geberit’in Türkiye Ürün Müdürü Fikret Gençgel ile firmanın faaliyetleri, ürünleri ve hedeflerinin yanı sıra pandemiyle değişen tüketici tercihleri hakkında konuştuk.

Geberit, Türkiye’de neler yapıyor, ürün ve hizmetlerinizden bahseder misiniz?
Geberit’in temelleri 1874 yılına kadar dayanıyor. 1905 yılına gelindiğinde ahşap dış gövdeli ilk rezervuarı çalışır hale getirerek 1912 yılında bunun patentini alan ve dünya genelinde hizmet vermeye başlayan Geberit, sıhhi tesisat ve vitrifiye alanlarında özellikle merkez Avrupa’daki hemen hemen tüm ülkelerde sektör lideri olarak faaliyetlerini sürdürüyor. 50 ülkede 12 bin çalışanı ve 29 üretim tesisiyle hizmet veren Geberit’in Türkiye pazarına girişi ise 2002 yılına dayanıyor. Geberit’in gömme rezervuar alanında Türkiye’ye giriş yapan ilk marka olması bu pazara verilen önemi gösteriyor.

Tüm ekonomik şartlara ve banyo trendlerine uygun ürünlerle bölgedeki konumunu gittikçe güçlendiren Geberit Türkiye’nin genel merkez ofisi İstanbul olmak üzere, İzmir ve Ankara’da toplam 3 bölge ofisi bulunuyor. Yanı sıra İstanbul, Ankara, İzmir, Muğla-Bodrum, Antalya, Samsun, Ordu, Konya gibi illerde bulunan showroomlarda da yaşam alanlarına sunulan yenilikçi teknolojiler son kullanıcılara tanıtılıyor. Ayrıca Geberit Türkiye’nin ihracat kanadında Gürcistan, Irak, Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan, Tacikistan, Pakistan ve KKTC’de de çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor.

Son dönemde ürün anlamında tüketici tercihlerinde nasıl bir değişim söz konusu?Pandemi süreci her alanda olduğu gibi banyolarda da birçok değişimi beraberinde getirdi. Evlerde, ofislerde, AVM’lerde, hastanelerde, havalimanlarında, restoranlarda teması sıfıra indiren ürünler öne çıktı. Özellikle yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte de çocukların hijyeni için fotoselli teknolojiler ilgi odağı oldu. Öyle ki bu talep neticesinde geçtiğimiz sene pazar yüzde 100 büyüyerek pandemi öncesinde yüzde 1 payı olan fotoselli ürünlerin payı yüzde 2’ye yükseldi. temizliği kolaylaştıran, su tasarrufu sağlayan ve kimyasal kullanımını minimuma indirerek çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlayan kanalsız klozetler de sıkça tercih edildi. Biz Geberit olarak halihazırda pandemi öncesinde de bu saydığım yenilikçi teknolojilerimizle öne çıkıyorduk. Doğru adımlar atarak geleceğe yaptığımız yatırımlar sayesinde değişen tüketici tercihlerine rahatlıkla cevap verebiliyoruz. Hijyeni, tasarrufu ve sürdürülebilirliği odağına alan geniş ürün gamımız ile banyoların en önemli temsilcisi olmaya devam edeceğiz.

Geberit’in geliştirdiği yenilikçi çözümlerden Olona duş teknesinin öne çıkan özellikleri neler?
Yoğun Ar-Ge çalışmalarının bir sonucu olarak geliştirilen Olona duş teknesi, büyük küçük her banyoya hitap etmesiyle dikkat çekiyor. Kare ve dikdörtgen alternatifleri, 25 farklı ölçüsü ve taş reçine döküme sahip olmasıyla öne çıkan Olona, zemin seviyesinde bir duş teknesi olarak monte edilebilmesinin yanında kolay renovasyona uygun olarak bitmiş seramik yüzey üzerine de monte edilebiliyor. Engelsiz yapıya uygun ürünlerin kendi içerisinde bulunan eğimi sayesinde suyun her taraftan tahliye özelliği yüksek sifona doğru yönlenmesini sağlıyor. Olona, tüm bu özellikleri ve özgün tasarımı sayesinde dünyanın en saygın tasarım yarışmalarından biri olan iF Design Award 2021’de jürinin beğenisini kazanarak ödül almaya hak kazandı.

Olona’nın Türkiye pazarına özel sunduğu avantajları neler?
Olona’nın yüzeyinin kaydırmazlık seviyesi Alman Standartları Enstitüsü tarafından DIN 51097:1992 ve XP P05-011 standartları kapsamında B sınıfından C sınıfına yükseltildi. Bu gelişmeyle birlikte Türkiye’de bir ilke imza atmış olduk. Alman Standartları Enstitüsünün zemin kaplama kaydırmazlık standardı olan DIN 51097:1992, genellikle çıplak ve köpüklü ayakla basılan yerler için talep ediliyor. XP P05-011 ise aynı standardın Fransız versiyonu olarak kullanılıyor. Islak mekanlardaki en yüksek seviye olan C sınıfı kaydırmazlık kategorisi, havuz kenarları yürüyüş yollarında ve ıslak eğimli rampalarda tercih ediliyor.

Geberit Türkiye olarak hedeflerinizden bahseder misiniz?
Geberit Türkiye olarak geniş ürün gamımızla tüm hedeflerimize ulaşmak için yoğun çaba gösteriyoruz. Geberit’in globaldeki gücünü ülkemize iyi bir biçimde yansıttığımızı düşünüyoruz. Bu kapsamda pazardaki boşlukları doldurarak sektördeki standartları belirliyoruz. Önümüzdeki dönemde de teknolojilerimizi yenilemeye ve Ar-Ge’ye yatırım yapmaya devam edeceğiz. Ayrıca showroom konseptimizi çeşitli illere yayarak ürünlerimizi daha fazla nihai tüketiciyle buluşturmayı ve genişleyen ihracat ekibimiz ile yaptığımız çalışmalar sonucunda ihracat alanındaki müşteri sayımızı artırmayı hedefliyoruz.