Studio Olafur Eliasson ve Sebastian Behmann tasarımı Fjordenhus, silindirik formları ve ayırt edici tuğla işçiliğiyle tarihi liman tipolojilerine saygı duruşunda bulunuyor.

Vejle Belediyesi’nin liman bölgesini canlandırma konseptine yanıt olarak geliştirilen ve yeni konut bileşenlerini geleneksel olarak endüstriyel bir ortama getiren insan yapımı bir ada olan Havneøen’de bulunan Fjordenhus, kentsel bir odak noktası haline getirilmiş. Fjordenhus’un silindirik formları ve ayırt edici tuğla işçiliği, depo ve silolardan oluşan tarihi liman tipolojilerine saygı duruşunda bulunuyor.

Yaya köprüsü ile erişilebilen yirmi sekiz metre yüksekliğindeki yapı, karmaşık kavisli formda kemerli pencerelere sahip tuğla cepheli dört kesişen silindirden oluşuyor. Farklı seviyelerde değişen kat planları  spiral merdivenler ve yuvarlak antre ile birbirine bağlanmış. Halka açık olan zemin katında sergi alanları bulunurken üst üç kat ofis olarak tasarlanmış. 

Binanın iç ve dış duvarlarının baskın malzemesi olan Danimarka Tuğlası binanın organik şeklini takip ediyor. Karmaşık tuğla işçiliği, ziyaretçilerin yaklaştıkça bina hakkındaki izlenimlerini şekillendiriyor. on beş farklı tonda sırsız tuğla ile örülen cepheler canlı ve organik yüzeyler ortaya çıkarmış. Sesi ve sıcaklığı modüle etmek için de tercih edilen tuğlalar estetik bir haz sağlıyor. 

Isıtma ve soğutma sistemlerinin gömüldüğü döşemeler çift kavisli pencereleri destekliyor. Cephenin ana unsuru haline getirilen pencereler çelik çerçevelerle bir araya getirilmiş. 

İç mekanda kullanılan her bir mobilya özel olarak Fjordenhus için tasarlanmış. dolaplar, banyolar, mutfaklar ve merdivenlerde ahşap baskın olarak tercih edilmiş.