Cobot’lar ile Yaşayan Binalar

Kudüs Tasarım Haftası’nda bir tasarımcı grubunun sergilediği Büyüyen Mimari projesi, geleceğin binalarına dair yenilikçi bakış açısını gerçeğe dönüştürüyor.

İsrail’de gerçekleşen Kudüs Tasarım Haftası’nda, kolaboratif robotların yaratıcı kullanımlarına dair çarpıcı bir örnek ortaya koyuldu. “Büyüyen Mimari” adlı yeşil projeyi yaratan tasarımcılar, Universal Robots cobot’una entegre edilen, üç boyutlu yazıcı aracılığıyla yeşil binalar üretmenin önünü açıyorlar. Yazıcıya entegre edilen kolaboratif robot, hazırlanmış tasarıma göre hareket ediyor ve hızlı bir şekilde üç boyutlu formun oluşmasına olanak sağlıyor.

Projenin dikkat çekici yönlerinden biri de yazıcının kullandığı hammaddenin tamamen doğal, toprak, tohum ve besin ve stabilizatör karışımından oluşması. Kolaboratif robot ve üç boyutlu yazıcı baskı işlemini tamamladıktan sonra yapı kendi başına bir hayat kazanıyor, tohumlar filizlenip duvarları yeşil bir cepheye dönüştürüyor. Duvarların içinde sıkışıp kuruyan kökler ise dayanıklı ve güçlü bir yapı malzemesi oluşturuyor. Beton ve çelikten yapılmış bir yapı yerine, topraktan yapılmış ve bir bütün olarak kök salmış mimari yapılar üretmeyi mümkün kılıyor.

“Büyüyen Mimari “projesini, Or Naim, Elisheva Gillis, Gitit Linker, Danny Friedman, Noa Zarmati, Adi Segal ve Rivka ile birlikte geliştiren MIT mezunu, mimar ve araştırmacı Nof Nathansohn, “Ekolojik bir krizin zirvesindeyiz, ancak her geçen gün yerel malzemelerden ziyade endüstriyel malzemelerin kullanımı artıyor” değerlendirmesinde bulundu. Nathansohn sözlerine, “Büyüyen üç boyutlu baskı için yenilikçi malzemeler geliştirerek, bitki ekimini fabrikasyon sürecinin ayrılmaz bir parçası haline getiriyor. Temel malzeme olarak yerel Kudüs toprağını kullanıyoruz, bu nedenle çevreyi kirleten standart inşaat malzemelerinin taşınmasından da tasarruf ediyoruz. Bastığımız her yapı, farklı tohumların kullanılması nedeniyle farklı görünecek” şeklinde devam etti.