BIG ve Carlo Ratti Associati imzalı CapitaSpring, restoranlar, ofis alanları, rezidanslar ve gökyüzü bahçeleri ile Singapur’un dikey şehircilik anlayışını sürdüren 280 metre yüksekliğinde bir vaha.

Singapur’un finans bölgesinin kalbinde, eskiden otopark ve işportacıların bulunduğu arsada konumlanan 93.000 m²’lik karma kullanımlı CapitaSpring, ortogonal hatların, gür yeşilliklerin ve zıt dokuların dinamik etkileşimi ile tanımlanıyor.

Birden çok kotta, binanın dışını oluşturan dikey unsurlar, tabandan, çekirdekten ve çatı katındaki “gökyüzü bahçesinden” yayılan yeşil vahalara görüş sağlamak için birbirinden ayrılıyor. Kule, 80.000’den fazla bitkiye ev sahipliği yaparken Singapur’un bir bahçe şehri olması konusundaki ününü pekiştiriyor.

Bölgeyi yayalaştırıp geniş bir peyzaj alanı yaratan CapitaSpring, tarihsel önem taşıyan Market Caddesi’nin bir bölümünü kamusal alana geri kazandırarak komşu kiracılar ve yoldan geçenler için yüksek yoğunluklu iş merkezi bölgesinde nefes alma alanları yaratıyor.

Cömert bir açık alan olan 18 metre yüksekliğindeki City Room; kulenin eteğinde, ziyaretçileri ofisler ve konutlar için ayrı lobilerde karşılarken alışveriş yapan ve yemek yiyen misafirleri ise kulenin podyumundaki yemek alanında ağırlıyor.

İkonik market Street Hawker Center, binanın ikinci ve üçüncü katlarında yeniden yaratılarak, konumunu, şehrin mutfak deneyiminin kalbi olarak sağlamlaştırıp yerel kültürü ve topluluğu sürdürmede oynadığı rolü pekiştiriyor.

Kulenin ilk sekiz katı, yüzme havuzu, jakuzi, koşu parkuru, spor salonu, sosyal mutfak, rezidans salonu gibi çok çeşitli olanaklara sahip rezidanslara ayrılmış. En üstteki 29 kat, Singapur Nehri ve Marina Körfezi’nin panoramik manzarasına dönük ofislere ev sahipliği yapıyor.

Binanın merkezinde, çalışma, yürüyüş, dinlenme, egzersiz ve diğer etkinlikler için tasarlanmış 35 metrelik bir açık hava bahçesi olan “Green Oasis” bulunuyor. Green Oasis, doğayı mimariye dokuyarak kullanıcılarına yeşil alanlara bol miktarda erişim imkanı sağlıyor. Böylece, modern mimarinin zarafeti, bölgedeki tropik doğayla iç içe geçiyor.

Green Oasis’in dikey peyzajı, bitkilerin yaprak büyümesi, vejetasyon katmanlarındaki ışık mevcudiyeti ile doğru orantılı olup tropikal yağmur ormanlarının bitki hiyerarşisini taklit ediyor. Büyük yapraklı, gölgeye dayanıklı bitkiler, en az miktarda ışık gerektiren “yağmur ormanı zemininde” bulunurken yağmur ormanlarının “çatısı” olan gölgelik katmanda daha küçük yapraklı bitkiler yaşıyor.

Bina ayrıca Singapur Yeşil Planı 2030’daki sürdürülebilir ulaşım vizyonunu destekleyen olanaklara sahip olup Green Mark Platinum ve Universal Design GoldPLUS sertifikalarına layık görülmüş.