Bir Adada Dönüşüm Pratiği: La Seine Musicale

Erkan Avlar, Doç. Dr

Büyük kentlerde doğal suya yakınlık değerlidir ve bu değer adaların (ve yarımadaların) varlığıyla daha da artmaktadır (Kissfazekas, Illyés and Gurdon, 2014). Adaların bölgesellik, savunma ve ulaşım gibi avantajlı yönleri, onları bazı yerleşimlerin kurulması için elverişli alanlar haline getirmektedir. Özellikle küçük adaların yerleşime açılması, yönetim veya ticaret merkezleri yaratma girişimleriyle bağlantılı olmuştur. Bu kentsel işlevlerin her ikisi de yere özgü avantajlardan yararlanabilmektedir (Grydehøj, 2015). Bu nedenle kente yakın veya kent içinde yer alan nehir adaları, göl adaları ve anakaraya yakın açık deniz adaları önemli işlevler üstlenmektedir.

Adaların konumu, büyüklüğü ve şekli, birbirleriyle ve anakarayla olan ilişkileri hem mevsimsel nedenlerle hem de uzun vadede gerçekleştirilen müdahalelerle zaman içinde değişmiştir. Daha önceleri Avrupa şehirlerindeki sanayi bölgelerinin kıyıya, bazen de adalara ve yarımadalara yerleştirilmesinin yaygın olduğu bilinmektedir. Özellikle 19. yüzyılda endüstrinin gelişmesi, birçok adanın işlevini etkilemiştir. Eskiden sanayi bölgeleri, limanlar veya taşkın koruma tesisleri gibi işlevler üstlenen ada ve yarımadaların, günümüzde değerlerini artırdığını ve yeni işlevler kazandığını gösteren farklı örnekler bulunmaktadır (Kissfazekas, Illyés and Gurdon, 2014). Fransa’nın başkenti Paris’in güneybatısında, Seine Nehri’nin geniş kıvrımı içinde yer alan Île Seguin Adası bu adalardan biridir.

Seine Nehri Üzerinde Bir Ada “Île Seguin”

Nehir adası olan Île Seguin, yaklaşık 1 kilometre uzunluğunda ve en fazla 150 metre genişliğindedir. Fransa’nın Hauts-de-Seine bölgesinde, Seine nehri üzerinde konumlanmaktadır. Daha önceden nehir kıyılarına bağlantısı olmayan ada, günümüzde hem yaya hem de araç köprüleriyle bağlıdır. Île Saint-Germain adasına komşu olan Île Seguin, Fransa’nın tüm dönemlerine dokunan oldukça zengin bir tarihe sahiptir. Adanın 17. yüzyılın sonunda inşa edilen Versay Sarayı’nı Paris’e bağlayan güzergah üzerinde yer alması nedeniyle önemi artmıştır. Suların hareketiyle oluşan ada, Renault Fabrikası’nın kurulmasına kadar olan süreçte sürekli dönüşüm içinde olmuştur. On yedinci yüzyıldan önce Aziz Victor Manastırı’na ait olan Île Seguin, beş yüzyıl boyunca çiftçiler tarafından ekilmiştir. Çok kez sahip ve isim değiştiren ada, 1787’de endüstriyel bir çamaşırhane inşa eden Jean Riffé, 1794 yılında da adaya en son adını veren girişimci Kimyager Armand Seguin tarafından satın alınmıştır (Mechin, 2021). Yüzölçümü yaklaşık 12 hektar olan ada, bu dönemde kentin çamaşırhanelerine ve tabakhanelerine ev sahipliği yapmış, daha sonra sakinler için önemli bir dinlenme alanına dönüşmüştür (Kissfazekas, Illyés and Gurdon, 2014). Ayrıca birçok ressama ilginç doğal ortam sunmuş, özellikle dış mekan manzaralarında uzmanlaşmış bir suluboya ressamı olan Paul Huet orada uzun süre çalışmıştır (Mechin, 2021).

Île Seguin Adası’nı 1919’da yetenekli bir mühendis ve Renault Otomobil Şirketi’nin başkanı olan Louis Renault satın almaya başlamıştır. 1923-1935 yılları arasında adanın neredeyse tamamı Renault tarafından satın alınmış ​​ve başlangıçta birkaç müstakil binadan oluşan çok katlı bir fabrika kurulmuştur. Üretimin sürekliliğini sağlamak için île Seguin, kuzeyde Boulogne Billancourt fabrikasına ve güneyde Meudon fabrikasına iki metal köprüyle bağlanmıştır. Renault Fabrikası zamanla adanın tamamını kaplamıştır (Resim 1). 1936’da Renault Fabrikası, Fransa’daki işçi sınıfı mücadelelerinin bir simgesi haline gelmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında fabrika işgalciler için kamyon üretmiş ve Louis Renault bu nedenle Almanlarla iş birliği yapmakla suçlanmıştır. Bu nedenle tesis müttefik kuvvetler tarafından ağır bir şekilde bombalanmıştır. 1945’te tesis kamulaştırılmış ve 1950’lerde on bin işçinin çalıştığı fabrikada üretim önemli ölçüde artmıştır (Laprade, 2021). 1990’lı yılların başında birçok nedenden dolayı tesisin kapatılmasına karar verilmiştir. Renault 1992’de tesisteki faaliyetlerini durdurduğunda binalar kullanım dışı kalmış ve 2005’de binalar da tamamen yıkılmıştır (dezeen, 2021). 

Resim 1. Île Seguin Adası’nda kurulan Renault otomobil fabrikası (URL 1)

Resim 1. Île Seguin Adası’nda kurulan Renault otomobil fabrikası (URL 1)

Paris’in zengin bir batı banliyösü olan Boulogne-Billancourt, başlangıçta bir sanayi, ticaret merkezi olarak gelişmiş ve bu kentte kurulan Renault fabrikası 20. yüzyılın ortalarında güçlü Fransız endüstrisinin bir simgesi olmuştur. Bir dönüm noktası olan Renault Fabrikası’nın kapanması sonrası, adanın nasıl yeniden canlandırılacağı konusunda tartışmalar başlamıştır (Zero, 2021). Bu dönemde adanın yeniden geliştirilmesi için birçok farklı girişim olmuştur. Bunlardan biri 2005’de Japon Mimar Tadao Ando tarafından hazırlanan proje, bir diğeri ise 2009’da Fransız Mimar Jean Nouvel tarafından adanın bütünü için hazırlanan master plandır (De Folleville and Datry, 2017). 

Fransız bir sanayici ve iş adamı olan François Pinault, 2000’lerin başında kişisel koleksiyonunu sergilemek için bir çağdaş sanat vakfı projesi başlatmış ve binanın Île Seguin Adası’nda yapılması planlanmıştır. 2001 yılında düzenlenen uluslararası bir yarışmanın ardından, Japon Mimar Tadao Ando tarafından “Seine Nehri üzerinde yüzen büyük bir uzay gemisi” olarak tasarlanan proje seçilmiştir. Ancak François Pinault, Mayıs 2005’te Seguin Adası’nda vakıf kurma planından vazgeçtiğini ve çağdaş sanat koleksiyonu için Venedik’deki Palazzo Grassi’yi seçtiğini açıklamıştır (Arnaud and Attarça, 2017).

Jean Nouvel’in ilk konseptine göre de adada ofis binaları, sanat, bilim, araştırma ve konferans merkezleriyle 4 hektarlık bir park dahil olmak üzere bir kültür merkezi oluşturulması planlanmıştır. Ancak bölge sakinleri, önerilen bina yoğunluğunu ve özellikle planlanan yüksek binaları adaya uygun bulmamıştır. Sonuç olarak belediye, projenin büyüklüğünü değiştirmek zorunda kalmıştır. Müdahalenin yoğunluğunu azaltmak için, park ve asma bahçelerinin yüzeyi artırılıp önerilen taban alanı yarı yarıya azaltılmıştır (Kissfazekas, Illyés and Gurdon, 2014). Jean Nouvel tarafından hazırlanan bu proje de uygulanmamıştır. 

2011’in sonunda, Paris’in batı iç banliyölerinin yönetim organı olan Hauts-de-Seine Genel Konseyi tarafından, adanın kuzeybatı ucunda müzik odaklı bir kültür merkezi için mimari yarışma açılmıştır. Altı ekibin katıldığı yarışmayı, ekibinde Japon Mimar Shigeru Ban ve Fransız Mimar Jean de Gastines’in yer aldığı bir inşaat firması kazanmıştır. Böylece “La Seine Musicale” olarak adlandırılan kültür merkezinin planlama süreci, Mayıs 2014’de temelin atılabilmesi hedefiyle 2013 yazında başlamıştır (de Folleville and Datry, 2017). 

Adanın Kültür Kompleksi “La Seine Musicale”

2017 baharında açılan La Seine Musicale, Île Seguin Adası’nın bir ucunda konumlanan, müzik ve sahne sanatlarını içeren çok amaçlı büyük bir kültür kompleksidir (Hess Timber Limitless, 2021). Bu proje adanın aşağı akış noktasında yer almaktadır. Şu anda adanın diğer bölümü boştur ve bu bölümün geleceği tartışılmaktadır (Resim 2). Adanın diğer ucuna büyük bir kültür ve sanat merkezi yapılması planlanmaktadır. Böylece kültürel etkinlikler adanın iki ucuna bölünecektir. Ayrıca 150.000 m²’lik bir kampus projesinin de gündemde olduğu bilinmektedir. Ancak çevre sakinleri adanın yeşil kalmasından yana bir proje üretilmesini istemektedir (Patrimoine-Environnement, 2021). Adanın konumu ve kentsel yoğunluk göz önüne alındığında, bu istek önemsenmelidir.  

Resim 2. Île Seguin Adası’nda inşa edilen La Seine Musicale (URL 2)

Resim 2. Île Seguin Adası’nda inşa edilen La Seine Musicale (URL 2)

Tasarımı için Japon Mimar Shigeru Ban ile Jean de Gastines’in bir araya geldiği, Hauts-de-Seine’deki en yeni kültürel simge olan La Seine Musicale’in formu bir okyanus gemisini andırmaktadır ve kavisli hatları adanın arka ucuyla birleşmektedir. La Seine Musicale’nin temel amacı, olabildiğince çok insanı kültürel etkinliklere erişebilir kılmaktır. Bu amaçla zenginlik, değişim ve eğitimin yanı sıra, çok çeşitli etkinlikler için nesiller arası sıcak bir nokta olarak hizmet vermek üzere tasarlanmıştır (Bouygues Construction, 2021). Projedeki yaklaşımlardan biri adanın endüstriyel mirasını korumak olduğundan, Jean Nouvel’in master planında Renault Fabrikası’nı temsil etmesi için önerdiği gibi, tüm adanın çevresi beton duvarla çevrilmiş ve bina bu duvar üstünde yükselmiştir. Betonun dokusu ve rengi göz önüne alındığında, tüm yapı Seine nehrinde demirlemiş anıtsal bir gemi gibi görünmektedir (Zero, 2021). Binanın yükseltilmesinin diğer bir nedeni de adanın sel bölgesinde yer almasıdır. Böylece bina sel suyu yükseklik sınırının üzerine yerleştirilmiştir. Ayrıca Renault Fabrikası’nın endüstriyel faaliyetleri nedeniyle zarar gören bazı setler de kaldırılmıştır (de Folleville and Datry, 2017)

Kompleks Seine Nehri boyunca 324 metre uzunluğunda ve 36.500 m2’lik bir alanı kaplamaktadır. İçerisinde iki konser salonu vardır. Çevre duvarının yüksekliği adanın ön kenarına doğru azalırken, bu alanda oditoryumun altıgen ahşap çerçeve kabuk yapısı ortaya çıkmaktadır (Archello, 2021). 1150 kişi kapasiteli oditoryum klasik müzik performansları için tasarlanmıştır (Bouygues Construction, 2021). Yerel hükümet ve özel bağışçılar tarafından finanse edilen La Seine Musicale’in yılda 300 etkinliğe ev sahipliği yapması öngörülmektedir (Megson, 2021). Komplekste modern müzik konserleri için, Grande Seine adı verilen büyük bir gösteri sanatları salonu bulunmaktadır. 75×45 metre ölçülerinde olan bu salon, hareketli oturma düzenine bağlı olarak 4000-6000 arasında değişebilen oturma kapasitesine sahiptir. Salonun alt bölümünde teleskobik tribünler yer almaktadır (de Folleville and Datry, 2017). Komplekste sanatla ilgili altyapıya ek olarak, mağazalar ve restoranlar bulunmaktadır. Ayrıca etkinliklere veya halka açık sergilere ev sahipliği yapmak için bir dizi özel mekan vardır (Bouygues Construction, 2021). Bina, kuzey ve güneyde kolonlar üzerine inşa edilmiş iki dış koridorla çevrilidir. Güney koridoru, araçların büyük salonun altındaki otoparka ulaşımına izin verirken, kuzey koridoru bir açık hava yürüyüş yolu tanımlamaktadır (de Folleville and Datry, 2017). Dış mekanda biletsiz insanların etkinlikleri izleyebilecekleri bir LED ekran (1.800 m2) yer almaktadır. Binanın üstü, 13 farklı ağaç türünün bulunduğu 7.410 m2 çatı bahçesi ile kapanmıştır (Resim 3) (Megson, 2021).

Resim 3. Shigeru Ban’ın La Seine Musicale eskizi (URL 3)

Resim 3. Shigeru Ban’ın La Seine Musicale eskizi (URL 3)

Binada güneş panellerinin kullanımı bir gereklilik olarak görülmüştür. Mimarlar, panelleri çatının üstüne yerleştirmek yerine, güneş panellerinden üçgen bir yelken tasarlamış ve oditoryumun etrafına konumlandırmıştır (Resim 4). Yelken, rüzgara göre hareket eden sıradan bir yelken gibi güneş ışığına göre hareket etmektedir. Hareketi sayesinde yelken her zaman güneşe dönmektedir. Bu hareket oditoryum fuayesi için gölge oluştururken, verimli enerji üretimi de sağlamaktadır (Wood Design and Building, 2021). Çelik konstrüksiyon yelken, en geniş noktasında 15 metredir. Yelkenin dış yüzeyi, toplamda 470 adet olmak üzere 1000 m² fotovoltaik panel ile kaplanmıştır (de Folleville and Datry, 2017). Binanın çevresine yerleştirilen paneller, ahşap oditoryumu çevreleyen 90 metrelik bir rayın üzerinde, güneşin hareketini takip ederek saniyede 0,08 metre dönmektedir (Bouygues Construction, 2021).

Resim 4. Oditoryumun çevresinde dönen yelken (URL 4)

Resim 4. Oditoryumun çevresinde dönen yelken (URL 4)

La Seine Musicale’in Sembolü “Oditoryum”

Çağdaş ahşap mimarisi, klasik inşaat tekniklerinden yeni ahşap esaslı malzemelerin kullanımına dönüşümü temsil etmektedir. Güncel yapısal ahşap ürünler yeni teknik ve mekansal yenilikler sağlamaktadır. Sosyal sorumluluk projeleriyle tanınan Ban, sadece afet sonrası geçici barınaklar inşa etmekle kalmamış, gelişen ahşap teknolojisinden yararlanarak tasarladığı etkileyici çağdaş ahşap strüktürlerle de adından söz ettirmiştir. Tasarımlarındaki yaklaşımı, farklı strüktür anlayışı, birleşimlerde kullandığı özel ayrıntılar, ahşap strüktürün dışarıdan algılanması gibi ayrıcalıklarla akılda kalıcı bir etki bırakacak yapılar üretmesi, tasarladığı ahşap yapıları ayrıcalıklı kılmıştır. Müzik ve sahne sanatları merkezi olan La Seine Musicale’deki oditoryum da bunlardan biridir.

İşveren, mimarlardan anıtsal ve sembolik bir bina talep etmiştir. Bu nedenle mimarlar bilinen bir form yerine, toplam alanı 392.882 m2 olan çok amaçlı bir kültür merkezinde projenin ana unsuru olan oditoryumu, formu ve malzemesiyle ön plana çıkan değerli bir mücevher olarak tasarlamıştır (Resim 5) (Wood Design and Building, 2021).  Oditoryumu çevreleyen kavisli altıgen ahşap yapıyı görünür kılan cam kaplı kütle, kent siluetinde etkileyici bir dönüm noktasıdır. Bir mücevheri andıran cam yüzeyin göz kamaştırıcı görünümüyle birlikte, iç mekanda güneş kontrolü de sağlanmaktadır (Archello, 2021).

Resim 5. La Seine Musicale’de Oditoryum (URL 5)

Resim 5. La Seine Musicale’de Oditoryum (URL 5)

Çeşitli prova ve performans alanlarını bir araya getiren bu kültür kompleksinin kalbindeki oval oditoryum ve ahşap altıgen örgü, projeye farklı bir kimlik kazandırmıştır (Scheurer, Stehling and Usai, 2018). Oditoryum, sahneyi çevreleyen üzüm bağı oturma düzenine sahip bir konser salonudur (Resim 6). Oval mekanın dış yüzeyi mozaik karolarla kaplıdır (Resim 7). Mozaik karoların rengi, aydınlatma ve görüş açısına göre zümrüt yeşilinden bronz kırmızısına kadar değişmektedir. Mozaikler Japon böceği “tamamushi”den ilham alınarak proje için özel olarak üretilmiştir (Wood Design and Building, 2021).  

Resim 6. Oditoryumun iç mekanı (URL 6)

Resim 6. Oditoryumun iç mekanı (URL 6)

 Resim 7. Oditoryumun dış yüzeyi (URL 7)

 Resim 7. Oditoryumun dış yüzeyi (URL 7)

Oditoryumda orkestra çukurunun yanı sıra, tam boy orkestraya uygun büyük bir sahne bulunmaktadır. Seyirciler, büyük fiziksel yakınlık ile sahne platformunun çevresine farklı kotlarda yerleştirilmiştir. Akustik düzenleme için, altıgen çerçeveler içine yerleştirilmiş farklı çaplarda binlerce kağıt tüpten oluşan örgü, tavan yüzeyini oluşturmaktadır (Nagata Acoustics, 2021). Oditoryumun içindeki duvarlar dalgalı ahşap şeritlerle kaplanmıştır. Akustik düzenlemenin dikkate alındığı duvar yüzeylerinde aynı modül, farklı şekilde kullanılarak birkaç desen oluşturulmuştur. Desenlerin çeşitliliği, ses dalgalarının homojen bir şekilde yayılmasıyla mekanın akustik kalitesini sağlamaktadır (Wood Design and Building, 2021).  

Oditoryumun ahşap dış kabuğu 70m uzunluğunda, 45 metre genişliğinde ve 27 metre yüksekliğindedir. Cam giydirme cephe ile kaplanan oditoryumun ahşap strüktürü ladin ağacından üretilen tutkallı tabakalı ahşap (Glulam)’tır. Glulam elemanlar çift eğrilikli yüzeyi tanımlamaktadır (Wood Design and Building, 2021).  Ahşap kabuğun strüktürü, fabrika ortamında üretilen 15 yatay halka ve 84 köşegenden oluşmaktadır (Resim 8). Elemanlar ortalama 320×350 milimetre kesite sahiptir ve 1300 bölüme ayrılmıştır (Scheurer, Stehling and Usai, 2018). Bu strüktürün montajı, projenin en büyük zorluklarından biri olarak görülmektedir. Bunun nedeni, binanın küçük bir adada olması, adada çok az boş alan bulunması ve adaya sınırlı bir erişim olmasıdır. Bu nedenle her firmanın kendi ekipmanlarını kullanması mümkün olmamış ve sınırlı sayıdaki ekipman paylaşılmıştır (Geglo, 2018). Ardışık halkalarla aşağıdan yukarıya doğru inşa edilen Glulam strüktürün her bir parçası yerinde monte edilmiştir. Kurulum aşamasındaki stabilite, beton duvarlara sabitlenen metal bağlantı çubukları ile sağlanmıştır (de Folleville and Datry, 2017). Oval formu oluşturan 1700’den fazla Glulam elemanın (900 m³) montajı, Eylül 2015 ile Haziran 2016 arasında tamamlanmıştır (Resim 9). Bu süreçte en az 10 montaj çalışanı ile proje ve inşaat müdürü sahada sürekli görev almıştır (Hofmann, 2017).

Resim 8. Glulam elemanların üretimi (URL 8)        

Resim 8. Glulam elemanların üretimi (URL 8)                  

Resim 9. Oditoryumun ahşap strüktürünün montajı (URL 9)

Resim 9. Oditoryumun ahşap strüktürünün montajı (URL 9)

Glulam elemanlarla desteklenen cephede oluşan üçgen ve altıgen boşluklar cam panellerle örtülmüştür. Ahşap elemanların kavisli yüzeyi ile panellerin düz kenarı arasındaki arayüz, dijital olarak işlenmiş 3300 ahşap geçiş parçası ile sağlanmaktadır (Resim 10). Projenin tüm bileşenlerinin üretimlerini tam olarak tanımlamak için parametrik 3D model kullanılmıştır. Hem tasarım yüzeyi hem de elemanların oluşturduğu çerçevenin ekseninin simetrik olmasına rağmen, iki eleman arasındaki her geçiş noktası farklıdır. Bu nedenle her iki yönde köşegenlerin farklı detaylandırılmasına gereksinim duyulmuştur (Scheurer, Stehling and Usai, 2018).     

Resim 10. Oditoryumun ahşap strüktürü (URL 10)

Resim 10. Oditoryumun ahşap strüktürü (URL 10)

Resim 11. Oditoryumun ahşap strüktürü (URL 11)

Resim 11. Oditoryumun ahşap strüktürü (URL 11)

Sonsöz

 Seine nehri üzerinde konumlanan Île Seguin Adası, dönüşüm süreci farklı olan bir adadır. Uzun bir dönem tarım alanı olarak kullanılan ada, daha sonra endüstriyel çamaşırhaneler, tabakhaneler ve Renault Otomobil Fabrikası gibi ekonomik faaliyetlerin merkezi olmuştur. Endüstriyel tarihi ve özel coğrafi konumuyla bağlantılı olarak kolektif bir hafıza taşımaktadır. Günümüzde ise, çok sayıda konser ve gösteriye ev sahipliği yapan La Seine Musicale’in inşasıyla kültürel bir rol üstlenmiştir. Adada inşa edilen müzik ve sahne sanatları merkezi olan La Seine Musicale, yerel halk tarafından benimsenmiş ve Fransa’nın en yeni kültürel simgesi haline gelmiştir.

Île Seguin Adası’nın endüstriyel kimliğinden, yaratıcı ve sürdürülebilir adaya dönüştürülmesi hedeflenmektedir. Ancak adadaki kültürel etkinliklerin iki uca bölünmesi veya adanın diğer ucuna yüksek binalar yapılması yerine, yeşil kalma fikrinin benimsenmesi daha sürdürülebilir bir karar olacaktır. Ayrıca adanın geleceğini tartışan mimarlar, plancılar ve girişimciler, ada için uygun olmayan geçmişe ve bugünkü beklentilere tepki gösterebilir ve adanın çevreci bir yaklaşımla tasarımını ve işlevlendirilmesini teşvik edebilir. 21. yüzyılın çevre zorluklarıyla karşı karşıya olan Seguin Adası, kentsel yoğunluk içinde ağaçlarla çevrili doğal bir ada olma özelliğini korumalıdır.

Kaynaklar

Archello. “La Seine Musicale.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.  https://archello.com/project/la-seine-musicale.

Arnaud, Charlène and Attarça, Mourad. ” Role And Place of Firms in The Management of Cultural Heritage Case Studies of Contemporary Art Foundations François Pinault & Louis Vuitton in France.” Zarządzanie w Kulturze 18:1 (2017) 17–27.

Bouygues Construction. “La Seine Musicale an architectural gem At the heart of Seguin Island.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021. https://www.bouygues-construction.com/en/projet-emblematique/la-seine-musicale.

de Folleville, Tancrède and Datry, Jean-Bernard. “Musical Masterpiece.” Civil Engineering Magazine 87:10 (2017) 46-53.

dezeen. “Shigeru Ban’s La Seine Musicale incorporates a wall of moving solar panels.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021. https://www.dezeen.com/2017/10/04/shigeru-ban-la-seine-musicale-music-complex-moving-solar-panel-wall-paris-france/.

Geglo, Hélori. “Bouquet final: retour sur l’Auditorium de la Seine Musicale.” 8e Forum International Bois Construction FBC, 2018.

Hess Timber Limitless. “La Seine Musicale.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021. https://www.hess-timber.com/en/references/detail/la-seine-musicale/.

Hofmann, Mathias. “La Seine Musicale – Das neue Musikkulturzentrum an der Seine.” 23. Internationales Holzbau-Forum IHF, 2017.

Grydehøj, A.  “Island City Formation And Urban Island Studies.” Area 47:4 (2015) 429-435.

Kissfazekas, Kornélia, Illyés, Zsuzsanna and Gurdon, Balázs. “Isolated Islands?” Periodica Polytechnica Architecture 45:2 (2014) 59-66.

Laprade, Albert. “The Île Seguin Renault Factory.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021. http://architectuul.com/architecture/the-ile-seguin-renault-factory.

Mechin, Par Patrice. “L’Île Seguin: Toute Une Histoire.” CDI Garches (12 Mars 2019) Son güncelleme 3 Temmuz, 2021. http://www.cdi-garches.com/art/lile-seguin-toute-une-histoire/.

Megson, Kim. “Shigeru Ban’s La Seine Musicale opens in Paris.” Attractions Management (18 May 2017) Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.  https://www.attractionsmanagement.com/index.cfm?pagetype=news&codeID=332077.

Nagata Acoustics. “Audıtorium, La Seine Musical.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.  https://www.nagata-i.com/wp-content/uploads/2019/06/LaSeineMusicale_NAGATA.pdf.

Patrimoine-Environnement. “Projet alternatif d’Île verte pour l’Île Seguin.”Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.  http://www.patrimoine-environnement.fr/projet-alternatif-dile-verte-pour-lile-seguin/

Wood Design and Building.  “La Seine Musicale.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.  http://www.wooddesignandbuilding.com/la-seine-musicale/.

Zero. “Shigeru Ban’s Projects in Progress: La Seine Musicale.” Son güncelleme 3 Temmuz, 2021.

https://www.interactiongreen.com/shigeru-ban-projects-progress-la-seine-musicale/.

 URL 1. https://www.ileseguin-rivesdeseine.fr/sites/default/files/img-2.png (erişim tarihi: 11.09.2021)

URL 2. http://www.lecourrierduparlement.fr/wordpress/wp-content/uploads/2018/11/isle-segin-vert3.jpg (erişim tarihi: 11.09.2021)

URL 3. https://www.interactiongreen.com/wp-content/uploads/2017/07/La-seine-musicale-plan.jpg 

URL 4. https://cdn1.jaccede.com/uploads/places/imgs/La_Seine_Musicale_CC6CFDBF-A2C3-46AF-A040-968FA469D86A-10377-0000098F5D529159_20170618-0551-1500a3d6.jpeg 

URL 5. https://mir-s3-cdn-cf.behance.net/project_modules/2800_opt_1/3e5ad064911927.5ae1cf11af820.jpg 

URL 6. https://theplan.it/images/711.jpg

URL 7. https://images.adsttc.com/media/images/5952/1aed/b22e/3898/a700/0c6e/slideshow/LA_
SEINE_MUSICALE_071.jpg?1498553059

URL 8. https://www.hess-timber.com/fileadmin/_processed_/csm_IMG_0695_3b52db0870.jpg 

URL 9. https://www.hess-timber.com/fileadmin/_processed_/csm_Cite_Musicale_Montage_3_c5746d7e74.jpg

URL 10. http://www.wooddesignandbuilding.com/wp-content/uploads/2018/02/LA-SEINE-MUS-196-895×530.jpg

URL 11. https://www.metalocus.es/sites/default/files/styles/mopis_news_gallery_deskop/public/
metalocus_seine_musicale_shigeru_ban_paris_03.jpeg?itok=JY-88-x1