BiodiverCity

Mimari Tasarım
BIG

Tasarım Ekibi
Bjarke Ingels, Daniel Sundlin, Kai-Uwe Bergmann, Jeremy Alain Siegel, Shane Dalke, Autumn Visconti, Veronica Acosta, Jeffrey Shumaker, Jamie Maslyn Larson, Stephanie Mauer, Mike Munoz English, Max Moriyama, Thomas McMurtrie, Mateo Fernandez, Lingyi Xu, Yao Tong, Yanan Ding, Won Ryu, Alan Fan, Sangha Jung, Christian Cueva, Jordan Felber, Bernardo Schumaker, Terrence Chew, Chris Pin, Tracey Sodder

Proje Yeri
Penang, Malezya

İşveren
Penang Eyalet Hükumeti

Yerel Ortak
Hijjas

Proje Yönetimi ve Mühendislik
Ramboll

Projelendirme Tarihi
2020

Proje Alanı
18.210 km2

Görseller ve Animasyon
BIG

BIG’nin yarışma galibi projesi BiodiverCity, geniş biyolojik çeşitliliğe sahip bölgenin, kültürel, ekolojik ve ekonomik büyümenin güvence altına alındığı ve insan ile doğanın bir arada yaşadığı yeni, sürdürülebilir, küresel bir destinasyon haline gelmesi hedefiyle tasarlanmış.

BIG, Hijjas ve Ramboll iş birliğiyle, Malezya’nın Penang Güney Adaları için Penang Eyalet Hükumeti tarafından açılan uluslararası masterplan yarışmasının kazananı oldu. Yarışmanın galibi BiodiverCity isimli proje yaşanabilirliği, sosyal ve ekonomik açıdan kapsayıcı bir kalkınmayı ve gelecek nesiller için çevresel sürdürülebilirliği destekliyor. Geniş biyolojik çeşitliliğe sahip bölgenin, kültürel, ekolojik ve ekonomik büyümenin güvence altına alındığı ve insan ile doğanın bir arada yaşadığı yeni, sürdürülebilir, küresel bir destinasyon olması hedefleniyor.

Son yıllarda kıyı bölgelerinin ve doğal yaşam alanlarının kentsel gelişmeler sebebiyle tahrip olması üzerine önerilen BiodiverCity, üç farklı adadan oluşan bir kentsel mozaik olarak ele alınmış. Farklı programları, yaya ve mobilite ağlarını içeren öneri, sürdürülebilir bir şekilde inşa edilecek bir kentsel kılavuz olarak tasarlanmış. Üç ada, 15.000 ila 18.000 kişilik karma kullanımlı bölgeleri ve her bölgenin çevresindeki 50 ila 100 metrelik bir tampon bölgeyi bir araya getirerek habitat bağlantısını kuruyor.

BiodiverCity’nin ilk adası olan “The Channels” üç fazdan oluşuyor: İlk faz bir dalga havuzu ve teknoloji parkını, 2. faz yönetim ve araştırma kurumlarını içeriyor. 3. faz ise yerel ve uluslararası çekicilik yaratmak hedefiyle George Town’ın mirası ve canlı yaratıcı enerjisi üzerine inşa edilecek. Ayrıca ada çeşitli konferanslara, eğitim merkezlerine ve konukların teknoloji, robotik ve sanal gerçeklik dünyasını keşfedebilecekleri aile odaklı bir parka ev sahipliği yapacak.

BiodiverCity’nin işletmelere ayrılmış ikinci ve merkezi adası olan “The Mangroves”, korunaklı kentsel sulak alanlardan oluşan bir ağ etrafında organize edilmiş olup, tipik bir ormandan dört kat daha fazla karbon tutabilen mangrov ormanları için uygun alan sağlıyor. Mangrovların merkezinde bulunan Bamboo Beacon toplantılara, konferanslara ve büyük etkinliklere ev sahipliği yapacak. BiodiverCity’deki binalar verimli bir şekilde işleyecek şekilde tasarlanacak ve büyük ölçüde, endüstriyel atıklardan ve geri dönüştürülmüş malzemelerden oluşan yeşil betonla birlikte bambu ve Malezya kerestesi gibi düşük karbonlu malzemelerden inşa edilecek. Yeşil çatıların, cephelerin, kamusal ve özel açık alanların teşvik edilmesiyle adalar, kenarlardaki ormanlarla, plajlarla, nehir kıyılarıyla ve haliçlerle beslenen neredeyse kesintisiz bir habitat mozaiği oluşturacak.

BiodiverCity’nin en batıdaki adası “The Laguna”, merkezi bir yat limanı etrafında düzenlenmiş sekiz küçük adadan oluşuyor. Bu takımada, yüzen teraslı konutları barındırıyor ve balıkçıların adanın her bir kanalda gezinerek açık sulara kolayca erişebilmesine imkan tanıyor. Ayrıca, yeni kurulan deniz habitatları, yerli türler için yumurtlama alanları sağlayarak su altındaki biyolojik çeşitliliği desteklerken; rekreasyon alanları ve kuluçkahaneler ise Penang’ın güney kıyısındaki yerel toplulukları için tasarlanmış. Ekolojik koridorlardan oluşan bir ağ, orman rezervlerini kıyı sahillerine bağlıyor. İnsanların yaşadığı alanlarda, hayvanlara kesintisiz kanopiler ve su yolları ile güvenli geçiş sağlanıyor.

BiodiverCity, araba bulunmayan, bisikletliler ve yayalar için güvenli ve davetkar bir toplu taşıma ağını içeriyor. Servis alanlarının, hizmetlerin ve bölgesel hareketliliğin verimliliğini artırmak hedefiyle bölgeler, platformların altında birbirine bağlanmış.