Baumit Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü Erdil Dinçer: “Sektörümüzün gelişimini desteklemenin ötesinde yeni nesil ürünlerle yaşam alanlarındaki konforu üst düzeye çıkarıyoruz.”

Isı yalıtımı, dış ve iç cephe pazarlarında 9 farklı ürün grubunda 250’den fazla ürün ile yer alan Baumit’in Türkiye Satış ve Pazarlama Direktörü Erdil Dinçer ile firmanın ürün gamı, satış faaliyetleri, Ar-Ge çalışmaları ve Türkiye’deki ısı yalıtım pazarı hakkında konuştuk.

Baumit hakkında bilgi alabilir miyiz?

Erdil Dinçer: Baumit, kökü 200 yıl kadar önceye dayalı, Avusturya’nın önde gelen holdinglerinden Schmid Industrie Holding’in 30 yaşında bir şirketi ve aynı zamanda markasıdır. Bugün Baumit markası, inovasyona verdiği önem, güven ve kalite değerleri ile anılmakta ve 25 ülkede 40’ın üzerinde tesisiyle Avrupa’nın mantolama devi unvanıyla tüm iş süreçlerini yönetmektedir.

Baumit, Türkiye’de de 2007 yılında faaliyet göstermeye başlamış ve Gebze’de bulunan üretim tesisi 2008’de açılmıştır. Toplamda 14 milyon Euro’luk bir yatırımla açılan tesis, yıllık 300 bin ton üretim kapasitesine ve likit üretim yeteneğine sahiptir. Türkiye pazarında ilk beş ısı yalıtım sistemleri üreticisinden biri olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Firmanızın ürün gamı ve yeni ürünleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Baumit bünyesinde kaç ürün grubu var? Satışa sunulan toplam ürün sayısı nedir?

Erdil Dinçer: Baumit, ısı yalıtım pazarının müşterilerine ihtiyaçlarına göre en geniş sistem ve cephe alternatifleri sunan üreticisi olarak kendini konumlandırıyor. Bunun yanı sıra ısı yalıtım sistemlerinde önemli konulardan biri de garanti süreleri olarak öne çıkıyor.  Sektörde 10 yıla varan garanti süreleri konuşulurken Baumit olarak müşterilerimizin tercih ettiği sistemlere göre 15 yıldan başlayıp 30 yıla kadar süren garanti süreleri sunuyoruz. Bunun altında tabii ki Avrupa pazarında edindiğimiz tecrübemiz ve kalite odaklı Ar-Ge ve üretim süreçlerimiz var.

Avrupa’nın mantolama devi olarak anıldığımız ısı yalıtımı pazarı dışında, dış ve iç cephe olmak üzere pazarda 9 farklı ürün grubunda 250’den fazla farklı ürün ile yer alıyoruz. Her yıl geliştirdiğimiz ileri teknoloji ürünlerimizle pazardaki gücümüzü katlıyoruz. Sektörümüzün gelişimini desteklemenin ötesinde yeni nesil ürünlerle yaşam alanlarındaki konforu üst düzeye çıkarıyoruz. Çünkü biz Baumit olarak insanların sağlıklı, enerji verimli ve güzel yapılarda yaşamasını istiyoruz.

Yurt içi ve yurt dışı satış faaliyetlerinizden bahsedebilir misiniz? Yurt içinde ve yurt dışında ağırlıklı olarak hangi bölgelere ne tür ürün satışları gerçekleştiriyorsunuz. Önümüzdeki dönemde Baumit’in planları nelerdir?

Erdil Dinçer: Baumit birçok ülkede faaliyet gösteren global bir şirket.  Bu kapsamda her ülke kendi pazarına odaklanıyor. Biz de Baumit Türkiye olarak iç pazarda faaliyet gösteriyoruz. Amacımız; öncelikle Türkiye içindeki faaliyet alanımızı genişletmek.

İnovasyon ve Ar-Ge alanlarında Baumit olarak ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Erdil Dinçer: Baumit olarak gerek yurt dışında gerekse yurt içinde yapıların daha sağlıklı, enerji verimli ve güzel hale gelmesi düşüncesi ile sürekli çalışıyor ve üretiyoruz. İnovasyon merkezimiz ve Viva Araştırma Parkı, bu çalışmalarımızın merkezini oluşturuyor. Avrupa yapı endüstrisinin en modern Ar-Ge merkezlerinden biri olan Baumit İnovasyon Merkezi, 2012 yılından beri faaliyet gösteriyor. Yapımı 18 ay süren bu üstün nitelikli Ar-Ge merkezi, tüm Baumit tesisleri için yeni ürünlerin ve ürün bileşimlerinin yaratılması ve halihazırda mevcut ürünlerin geliştirilmesi için 3.000 metrekare alan üzerine kurulmuştur. Merkezde en mükemmel koşullar altında yeni ham maddeler test edilirken, mevcut ürünlerin farklı fonksiyonlarının geliştirilmesi için de çalışılıyor. Bu kapsamda da her yıl geliştirilen ileri teknoloji ürünlerimizle ve Ar-Ge yatırımlarımızla pazardaki gücümüzü katlıyoruz.

Viva Araştırma Parkı ise Viyana Tıp Üniversitesi, Avusturya Yapı Biyolojisi ve Ekolojisi Enstitüsü iş birliği ile Avrupa’nın karşılaştırmalı yapı malzemeleri araştırmaları için kurulmuş olan en büyük araştırma tesisidir. Temel amacı, ortalama kullanıcı davranışlarının simüle edilerek türlerine göre yapı malzemelerinin yaşam konforuna olan etkisini ölçmek ve değerlendirmek olan tesiste, kurulduğu 2014 yılından beri, farklı yapı malzemeleri ile inşa edilmiş 14 farklı evde 33’er adet sensör yardımı ile 5 milyondan fazla veri toplanmıştır.

Pandemi döneminde evlerimizde çok fazla vakit geçirir olduk. Bu süreçte evimizde kullandığımız yapı ürünlerinin sağlığımız için öneminin farkına vardık. Baumit olarak bu anlamda çalışmalarınız bulunmakta mıdır? Varsa nelerdir? Bu süreçte Covid- 19’un yapı malzemeleri sektörüne etkisi sizce nasıl oldu?

Erdil Dinçer: Nisan ve mayıs aylarındaki sokağa çıkma yasakları neticesinde sektörümüz 2020’nin ilk yarısında tüm sektörlerde olduğu gibi zorluklar yaşadı.  Ancak haziran ayındaki normale dönüş takvimiyle sektörümüz dolayısıyla da biz de çalışmalarımızı hızlandırdık. Dün olduğu gibi bugün ve yarın tüm iş süreçlerimizi “insan”ı odak noktamıza alarak yönetmeyi sürdürüyoruz. Tüm operasyonlarımızı çalışanlarımızı, iş ortaklarımızı ve toplum sağlığını gözeterek yönetiyoruz. Aynı zamanda pazarın devam eden ihtiyaçlarına cevap verebilmek için üretimimizin sürekliliğini sağlamamız gerekiyor.

Yapılan araştırmalar sonucunda; insan ömrünün yüzde 90’ını kapalı ortamlarda geçiriyor. İçinden geçtiğimiz bu süreç ve sonucunda daha doğal ya da teknolojik ve sağlıklı olduğunu söyleyen yapı malzemeleri göreceğiz. Nasıl yiyeceklerimiz için “organik” konusu günden güne gelişiyorsa bunun yansımalarını yaşam alanlarımızı çevreleyen yapı malzemelerinde de göreceğiz. Bir örnekle, Baumit olarak çalışmalarımız hakkında bakış açısı kazandırmak isterim. Viva Araştırma Parkı’nda ilk geliştirdiğimiz ürün grubumuz iç cepheler için “Klima” adını verdiğimiz bir sıva ve boya sistemi. Şimdiye kadar duvarlarımız yalnızca düzgün bir yüzey haline gelmek için sıvanır ve ardından görsel ihtiyaçlar doğrultusunda boyanırdı. Bizim Baumit Klima adını verdiğimiz sıva ve boyalarımız da form tarafından baktığımızda birebir bu işi yapıyor ancak biz bu sisteme bir de fonksiyon yükledik.

Son günlerde çıkan ulusal gazete ve televizyon  yayınlarından da takip edilebileceği gibi insan sağlığı için optimum iç mekan nem oranı yüzde 40-60 aralığı. Eğer evlerinizde ve ofislerinizde nemi bu aralıkta tutarsanız; virüsler, bakteriler, alerjenler, gözle görülen/görülmeyen küfler yaşama imkanı bulamaz. İşte Klima ürün grubumuzun fonksiyonu tam da burada başlıyor. Eğer mekan Baumit Klima sıvalar ile sıvanıp, Baumit Klima boyalar ile boyandıysa, sistem ortamdaki nem yüzde 60’ın üzerine çıkmaya başladığında havadaki fazla nemi bünyesine hapsediyor, yüzde 40’ın altına düşmeye başladığı zamansa tekrar ortama veriyor. Dolayısıyla mekanlarımız insan sağlığı için en ideal nem seviyesine duvarlarımız sayesinde kavuşuyor.

Türkiye’deki ısı yalıtım pazarını nasıl değerlendirirsiniz?

Erdil Dinçer: Türkiye’de ısı yalıtımı pazarı dediğimizde 1990’ların sonlarında ilk adımları atılmış, özellikle son 10 yılda oldukça şekillenmiş ve mali olarak ifade edecek olursak ürünleri, uygulamaları ve hizmetleriyle birlikte yıllık 12 milyar TL’lik hacme ulaşmış bir pazardan söz ediyoruz. Dış cephe ısı yalıtım sektörü Türkiye’nin şu anda inşaat sektörü içinde en hızlı gelişen alanlarından biri. Yasal zorunluluklar sayesinde bilinçlenme artış gösterse de bireysel bilinç ve toplam fayda henüz zihinlerde netleşmiş ve özümsenmiş değil. Yeni yapılarda ruhsat almak için bir zorunluluk olarak karşımızı çıkan ısı yalıtımı, mevcut binalarda ortak alınması gereken kararlar yüzünden ötelenmekte veya ertelenmektedir.  Oysa dış cephe ısı yalıtım sektörü dünyamızın korunmasında en önemli gündem maddelerinden biri…

Enerjide dışa bağımlı ve fosil yakıtlar tüketen bir ülke olarak yalıtımlı binalar üretmek ve mevcut binaları yenilemek hem ülke ekonomisine hem de tüketicilerin kendi ekonomilerine büyük katkı sağlamaktadır. Dolayısı ile yalıtım konusunda bilinçlenmemiz oldukça önemli. Enerji tasarrufu dendiğinde ısı yalıtımının ilk akla gelen uygulama olması için farkındalık yaratmak öncelikli hedeflerimiz arasında. Ek olarak her geçen gün bu konudaki farkındalık düzeyinin arttığını da söyleyebilirim. Yalıtım sürdürülebilir bir dünya için ve kişisel tasarruf için oldukça önemli bir kavram ve bu bilincin ülkemizde en üst seviyede olması gerektiğini düşünüyoruz.

Yapı malzemeleri sektörü içerisinde Baumit olarak söylediğiniz “Biz insanların sağlıklı,enerji verimli güzel yapılarda yaşamasını istiyoruz” mesajınızın altını hangi çalışmalarınızla destekliyorsunuz?

Erdil Dinçer: Üç yıl öncesinde global olarak vizyon değişikliği gerçekleştirdik. Bu kapsamda da vizyonumuzu belirlerken de her zaman olduğu gibi önceliğimize insan sağlığını aldık. Baumit olarak biz, insanların sağlıklı, enerji verimli güzel yapılarda yaşamasını istiyoruz. Bu vizyonumuzu destekleyici her türlü çalışmayı da yaptığımızı belirtmek isteriz. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki insan ömrünün yüzde 90’ı kapalı alanlarda geçmektedir. Pandemi süreci de bize kapalı alanlarda kalmanın sağlığımıza etkisini bir kez daha hatırlatmış oldu. Vizyon değişikliğimizle birlikte Viyana’daki merkezimizde Viva Park adında Avrupa’nın en büyük yapı malzemeleri olan Ar-Ge parkı kuruldu. Bu parkta 14 adet model evimiz bulunuyor. Her bir evimiz farklı yapı malzemeleri kombinasyonuyla inşa edildi. Bu model sayesinde evlerimizi her mevsimde oluşabilecek hava koşullarına göre gözlemleme şansı yakalıyoruz. Dolayısıyla bu bize gelecek çalışmalarımız için önemli bilgiler veriyor.