Çin’de bulunan Dawei bölgesinin yeniden canlandırma projesi kapsamında Protoscapes tarafından tasarlanan Horizon Kütüphanesi, iki komşu köy arasındaki uçsuz bucaksız kırsal arazinde, sanata ve doğaya adanmış huzurlu bir sığınak sunuyor.

Anhui Eyaleti’nin Hefei kentinin canlı metropol hayatından uzaklarda konumlanan Horizon Kütüphanesi, Dawei Köyü’nün çayırlarının arasında, hikaye anlatıcılığını ve hayal gücünü geliştirmek için bir yer arayan, doğada bir teselli bulmayı arzulayan okurlara huzur dolu bir inziva mekanı sunuyor. Şehir hayatının meşguliyetine bir mola oluşturan yapının mimarisi; biçimi, malzemesi ve atmosferi ile “açıklık” konseptinin mekansal bir karşılığını sunuyor. Peyzajın üzerinde süzülen bir oturma odası gibi tahayyül edilen kütüphane, ziyaretçilerini büyük ağacın rafları altında bir araya getiriyor; zaman ve mekan algılarını genişleterek hayal güçlerinin çayırların ötesindeki sonsuz ufukta gezinmesini sağlıyor.

Dawei Yeniden Canlandırma Planı’nın ilk aşamasını bölgenin iki komşu köyünün iyileştirilmesi oluştururken ikinci aşama ise aradaki çayır alanının doğa, sanat ve performans sanatlarına adanmış bir bağlantı noktası, irtibat mekanı olarak tasarlanması oluşturuyor. Ana planın göneydoğu köşesinde yer alan arazi, kapalı bir otel kompleksi ile tek kenarını paylaşırken diğer üç yönde pitoresk kırsal peyzaj manzarasına açılıyor. Önceden bir çiftlik yapısının bulunduğu alanda yer alan kütüphane, kırların geniş manzarasını kadrajlayan ve ziyaretçilerine huzurlu bir okuma sığınağı sunan mimarisi ile bu alana yeni bir bakış kazandırıyor.

Mimariyi peyzaja doğru açmak için, kütüphanenin katları arazi içerisinde uzunlamasına konumlandırılmış. Taraklandırılarak yerleştirilen kütleler davetkar, açık bir bakış sunarken aynı zamanda ufku tamamen kucaklıyor. Mimaride öne çıkan iki kütle; yere basan, oyulmuş monolit ve süzülen transparan prizma, göğü ve geniş peyzajı içerisine alan manzarayı çerçevelemek üzere özel olarak ayarlanmış gibi duruyorlar.

Aşağıda, zemin katta ise tek kütleden oluşan evler, lobi, kafe ve diğer servis mekanları yer alıyor. Çalılara doğru yönelen seyir koridoru, yekpare kütleyi yararak etrafı çevreleyen arazinin pastoral cazibesini yapının içerisine doğru devam ettiriyor. Ziyaretçiler, düşey sirkülasyon ve şaftları destekleyen yapısal çekirdeğin kolonları boyunca yükselerek prizmatik kütleye ulaşıyor. Yapının arazideki ayak izini küçülten bu kümelenmiş çekirdek alan düzenlemesi, yapının çevresini efektif bir şekilde özgürleştirerek bu alanı kütüphanenin en önemli öğesi olan “Okuma Odası”na adıyor.
Üç taraftan da dörder metre çıkma yapan Okuma Odası’nın tabliyesi, panoramik bir veranda işlevi görerek arazinin üzerinde yükseliyor. Bu kolonsuz alanda, meşe ağacından yapılma kitap rafları yapının çekirdeğinden tavana doğru eğrilerek çıkıyor; antik bir ağacı anımsatıyor; okuyucular için ötedeki manzaraya bir bakış noktası sunuyor.