AT DESIGN tasarımı Miwo Otel, su ve gökyüzü birlikteliğinden sahneler sunarken çevredeki dağlarla bütünleşik eşsiz bir manzaraya sahip. 

Çay tepeleri arasındaki Miwo Otel ilk bakışta bir kuş yuvası hissi yakalamaya çalışıyor. Ormandaki aydınlık ve karanlık arasındaki sınırı tasvir eden yapı dağlarla bütünleşik eşsiz bir manzara sunuyor. Şehrin koşturmacasından izole edilmiş otel  tüm doğayı ve misafirleri kucaklamayı amaçlıyor. Binanın önünde daire şeklinde sunulan dış avlu, su sisteminden girişe doğru akarak suyun akış halinin tüm mekanda devam etmesini sağlayarak yaşamın ve zamanın akışını gizliyor. Girişin etrafındaki merdivenler ışıkta ve gölgede bir düzen yakalayarak minimal ve güçlü bir çizgi çiziyor.

Beyazın sadece bir renk değil aynı zamanda derin bir duygu olduğunu savunan mimarlar yapıda su ve gökyüzünün birliktelğinden sahneler sunmayı amaçlamışlar. İçeri ve dışarı arasındaki çizginin bulanıklaştığı yapıda açık hacimler vurgulanmış. Miwo’nun üçü bağımsız olmak üzere yedi odası güvenli ve huzurlu bir deneyim sunarken her bir odadaki pencereler gün doğumu ya da gün batımını gözlemlenebilir kılıyor. 

Göz alabildiğine manzara, dışarısı ve içerisi ile bağlantılı hale gelerek tüm bedenin ve zihnin doğayla bütünleşmesini sağlıyor.