İstanbul Havalimanları Kapsamında Yeni Nesil Terminal Bağlantı Köprüleri
Bayhan Aydın, Doktora Öğrencisi
Yeşim Kamile Aktuğlu, Prof. Dr.
Havalimanları bünyesindeki fonksiyonlar ve bu fonksiyonların birbirleri ile ilişkisi açısından kompleks bir yapıya sahiptir. Bu durum; havalimanı tasarım ve uygulama aşamasından başlayıp işletme sürecini de içine alan bir süreçtir. Havalimanları bu yönüyle diğer mimari yapılardan ayrı bir yerde bulunmaktadır. Bir havalimanında uçuş işlemleri için gerekli teknik birimlerinin yanı sıra havayolu ulaşımını kullanan yolcuların farklı gereksinimlerini karşılayabilecek mekanlar bulunur. Havalimanları; ulaşım amacıyla tasarlanmış mimari bir yapı olduğu kadar ticari olarak faaliyet gösteren kompleks bir işyeri haline gelmiştir.
Son yıllarda havayolu ulaşımı dünya genelinde gelişim göstermektedir. Havayolu ulaşımının gelişiminde ulaşım tercihlerindeki değişkenlik, havayolu şirketleri arasındaki rekabet, yeni açılan ulaşım seferleri ile birlikte yeni terminal binaları, yeni iniş pistleri, alternatif ulaşım yolları gibi havayolu ulaşım altyapısına yapılan yatırımlar önemli rol üstlenmektedir.
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) tarafından yayınlanan verilere göre 2019 yılında havayolu ulaşımını kullanan Dünya geneli toplam yolcu sayısı 2018 yılına göre %3.6 artarak 4.5 milyar yolcuya ulaşmıştır. (ICAO, 2021)
Ülkemizde havacılık çalışmaları 1912 yılında bugünkü Atatürk Havaalanı’nın hemen yakınındaki Sefaköy’de, tesis olarak iki hangar ve küçük bir meydanda başlamıştır. (SHGM, 2021) Son yıllarda gerçekleştirilen havalimanı terminal binaları ve uçak iniş pistlerindeki iyileştirmeler, açılan yeni havalimanları, çevre yolu ve metro gibi havalimanlarına ulaşım kolaylıkları diğer ulaşım türlerine nazaran havayolu taşımacılığının gelişimini olumlu yönde etkilemiştir.
Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından yayınlanan verilere göre 2019 yılında havayolu ulaşımını kullanan Türkiye geneli toplam yolcu sayısı 208,8 milyon yolcu olarak gerçekleşmiştir. 208,8 milyon yolcudan 52,6 milyon yolcu (% 25,2) İstanbul Havalimanı, 35.5 milyon yolcu (%17) Sabiha Gökçen Havalimanını kullanırken kalan 120,7 milyon yolcu (%57.8) ise diğer havalimanlarını kullanmıştır. (DHMİ-1, 2021)
Havalimanlarını fonksiyon açısından hava tarafı ve kara tarafı olarak iki bölüme ayırmak mümkündür. Hava tarafı bölümünde; uçakların iniş, kalkış ve park işlemleri, yolcu ve yüklerin indirme ve bindirme işlemleri gerçekleşmektedir. Kara tarafı bölümünde ise; yolcu ve kargo işlemlerinin gerçekleştiği terminal binası, havalimanına ulaşım yolları ve otopark gibi havalimanı tesisleri bulunmaktadır. (Tunç, 2003) Hava tarafı ve kara tarafı arasındaki işlevsel farklılıkların olması, güvenlik ve emniyet gereksinimleri açısından havalimanlarını kompleks bir yapıya dönüştürmektedir. Yolcu biniş sistemleri de bu kompleks yapının önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
Yolcu Biniş Sistemleri
Yolcu biniş sistemleri; havalimanı terminal giden/gelen yolcu kapısından hava aracına kadar bağlantıyı sağlayan kısımdır. Bu sistemleri kapalı bir sistem olup terminal binasından hava aracına verimli bir şekilde hızlı ve güvenli ulaşıma imkan tanır. Yolcu biniş sistemlerinin tasarımı; terminal yerleşimi, pist tasarımı, hizmet verilecek uçak karakteristikleri ve terminal binası yolcu işlem seviyesi ile tutarlı olmalıdır. Bu ana faktörler yolcu biniş sistem tercihlerini doğrudan etkilemektedir.
Hizmet verilmesi planlanan uçakların kanat açıklığı, manevra kabiliyeti gibi karakteristik özellikleri havalimanı tasarımında birincil seviyede önemlidir. Bu uçakların karakteristik özelliklerine göre taksi, park ve servis eylemleri için gerekli alan ve açıklıklar belirlenmekte olup bu sistemlere uygun yolcu biniş sistem çözümü getirilmektedir. Ayrıca terminal binası yolcu işlem seviyesi, yolcu biniş sistem tasarımını etkileyen önemli bir etkendir. Küçük ölçekli havalimanı terminal binalarında yolcu ve bagaj aktiviteleri tek işlem seviyesinde çözülebilmektedir. Günümüzde ise havalimanı yolcu sayısındaki artış, gelen yolcu, giden yolcu ve bagaj işlem sevilerinin ayrı ayrı sağlanma ihtiyacını oluşturmuş ve bu ihtiyacı karşılamak için üç işlem seviyeli havalimanı terminal tasarımları geliştirilmiştir. Burada işlem seviyeleri gelen yolcu, giden yolcu, transit yolcu ve bagaj işlem seviyelerinden meydana gelmektedir.
Yolcu İşlem Seviyeleri
Havalimanı terminal binaları gelen yolcu, giden yolcu ve yolcu bagaj iş ve işlemlerinin gerçekleştiği yapılar olup, bu işlemlerin havalimanı içerisindeki işleyiş şekli birbirlerinden bağımsız ve farklıdır. Havalimanı içerisindeki gelen yolcu giden yolcu ve bagaj akış güzergahının birbirlerini etkilemeyecek şekilde düzenlenmesi istenmektedir. Havalimanı yoğunluğuna göre tek seviye, tek ve 1.5 seviye, iki seviye, üç seviye olmak üzere farklı işlem seviyeleri oluşmaktadır. Burada amaç ana işlem binasında benzer işleyişleri farklı katlarda çözümleyerek işleyiş çakışmalarının önüne geçmektir. Şekil 4’te terminal bina tasarımında kullanılan farklı işlem seviyeleri gösterilmektedir. (SHGM, 2009)
Yolcu biniş sistemleri de işlem seviyelerine uyum sağlayacak şekilde gelişim göstermiştir. Yolcu biniş sistemleri; terminal bağlantı köprüsü, rotunda ve yolcu biniş köprüsünden oluşmaktadır. Terminal işlem seviyesi ve tasarım esaslarına göre sadece yolcu biniş köprülü sistem olabildiği gibi günümüz terminal binalarında bağlantı köprüsü-rotunda-yolcu biniş köprülerini bir arada içeren yolcu biniş sistemleri de kullanılmaktadır. Yolcu biniş sistemlerini oluşturan kısımlar aşağıdaki tanımlanmıştır.
Terminal Bağlantı Köprüleri
Terminal bağlantı köprüleri; gelen yolcu, giden yolcu ve transit yolcuların terminal binasından rotunda kısmına veya rotunda kısmından terminal binasına bağlantı sağlayan sabit kısımdır. Havalimanının hizmet vereceği uçakların karakteristik özellikleri ile terminal binasının işlem seviyesi terminal bağlantı köprülerinin sayısı, tasarımı ve birbirleri ile olan mesafelerini belirlemektedir. Terminal bağlantı köprülerinin uzunluğu ise terminal binası işlem seviyelerinin yüksekliği ile bağlantılıdır. Uluslararası Hava Taşıyıcıları Birliği (IATA) tarafından yayımlanan tasarım kılavuzunda yolcu bindirme köprülerindeki eğimin % 12.5’i geçmemesi, bağlantı köprülerinin altından geçen servis yolundan yüksekliğinin ise 4.2 m’den az olmaması önerilmektedir. (IATA, 2016)
Bu amaçla bağlantı köprü uzunlukları terminal binası işlem seviye kat yüksekliklerine göre belirlenmektedir.Terminal bağlantı köprüleri sistem olarak; tekli veya çoklu (her işlem seviyesine doğrudan ulaşım) olabildiği gibi bütünleşik (tüm işlem seviyelerine dolaylı ulaşım) olarak da çözülebilmektedir.
Yolcu Biniş Köprüsü
Yolcu biniş köprüleri; tekerlekli destek sütunu ve rotunda kısmına mafsallı şekilde bağlantılı, uçağın park durumuna göre hareket edebilmektedir. Gelen yolcuların uçaktan rotunda kısmına, giden yolcuların ise rotunda kısmından uçağa ulaşımını sağlamaktadır. Yolcu biniş köprüleri tekli olabildiği gibi, çoklu MARS (Multiple Apron Ramp System) tipi olabilmektedir.
Rotunda Grubu
Rotunda; merdiven ve asansör çekirdeğini terminal bağlantı köprüsü ve bir veya daha fazla yolcu biniş köprüsü ile bağlayan kısımdır. Rotundanın terminal binası ve aprona göre konumu önemlidir. Rotunda uçakların terminal binası ve birbirlerine engel olmadan park etmesine izin verirken altından servis yolu için gerekli yüksekliği sağlar. Rotunda tasarımında; hizmet verilmesi planlanan uçak kapılarının yerden yüksekliği, servis yolunu kullanacak araçların yüksekliği, köprü eğimleri ile apron eğim özellikleri dikkate alınmalıdır. (SHGM, 2009)
İstanbul Havalimanları
İstanbulda ilk hava ulaşımı 1912 yılında Yeşilköy havalimanının yapımı ile başlamış, 1953 yılı yapılandırması ile de uluslararası hizmete açılmıştır. Şehir merkezinden 23.4 km uzaklıkta bulunan Yeşilköy Havalimanı; master planı çerçevesinde 1983 yılında 5 milyon yolcu kapasiteli dış hatlar terminali yapılarak Atatürk Havalimanı adını almıştır. (DHMİ-2, 2021). 2000 yılında ise artan yolcu sayısını karşılayabilmek için 20 milyon yolcu kapasiteli yeni terminal binası yapılmıştır.(Acar, 2006) Atatürk Havalimanı, İstanbul Yeni Havalimanı’nın hizmete açılması ile 2019 yılında havayolu ulaşımına hizmet vermeyi durdurmuştur.
Şehir merkezinden 44.2 km uzaklıkta bulunan Sabiha Gökçen Havalimanı 2009 yılında 25 milyon yolcuya hizmet verecek şekilde açılmıştır. (Arkiv, 2021) Şehir Merkezinden 38.2 km uzaklıkta bulunan İstanbul Yeni Havalimanı ise 90 milyon yolcu kapasiteli olarak 2018 yılında hizmet vermeye başlamıştır. (İGA-1, 2021)
Atatürk Havalimanı – İç Hatlar Terminali
Atatürk Havalimanı bünyesinde iç hat uçuşlara hizmet veren terminal binası 1983 yılında 5 milyon yolcu kapasiteli olarak hizmete açılmıştır. Havalimanının şehir merkezine uzaklığı 23.4 km’dir. 2018 yılı DHMİ verilerine göre 19.2 milyon yolcu iç hatlar terminal binasını kullanmıştır.(DHMİ-1, 2021) Terminal binası gelen yolcu ve giden yolcu olmak üzere iki işlem seviyeli olarak tasarlanmıştır. Terminal binasında 12 adet tekli terminal bağlantı köprüsü bulunmaktadır. Bu köprüler giden yolcu seviyesine hizmet verecek şekilde konumlandırılmıştır.
Resim 3’te iç hatlar terminal binasına entegre yolcu biniş sistemleri görülmektedir. Bu sistemlerde toplamda 12 adet yolcu biniş köprüsü bulunmaktadır. Şekil 5’te ise terminal binasında gelen yolcu, giden yolcu işlem seviyesini gösterir sistem kesiti yer almaktadır.
Atatürk Havalimanı – Dış Hatlar Terminali
Atatürk Havalimanı bünyesinde dış hat uçuşlara hizmet veren terminal binası 2000 yılında 20 milyon kapasiteli olarak hizmete açılmıştır. Havalimanının şehir merkezine uzaklığı 23.4 km’dir. 2019 yılı DHMİ verilerine göre 49.1 milyon yolcu dış hatlar terminal binasını kullanmıştır. (DHMİ-1, 2021) Terminal binası gelen yolcu ve giden yolcu ve bagaj olmak üzere üç işlem seviyeli olarak tasarlanmıştır. Terminal Binası ilk tasarımında 23 adet tekli terminal bağlantı köprüsü bulunmaktadır. Yapılan ilave terminal binası ile 5 adet çoklu, 25 adet tekli olmak üzere toplamda 30 adet terminal bağlantı köprüsü dış hatlar terminal binasında yer almaktadır. Bu köprüler gelen yolcu ve giden yolcu seviyesine hizmet verecek şekilde konumlandırılmıştır.
Resim 4.Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali uydu görüntüsü (Google Earth Pro-2, 2020).
Image 4.Atatürk Airport International Terminal satellite image (Google Earth Pro-2, 2020).
Resim 5.Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali yolcu bindirme sistemi (Tepe İnşaat, 2021).
Image 5. Atatürk Airport International Terminal Passenger boarding system (Tepe İnşaat, 2021).
Resim 5’te dış hatlar terminal binasına entegre yolcu bindirme sistemleri görülmektedir. Bu sistemlerde toplamda 35 adet yolcu biniş köprüsü bulunmaktadır. Çoklu terminal bağlantı köprüsünün kullanıldığı sistemlerde 28 m açıklık geçilmiştir. Şekil 6’da ise dış hatlar terminal binasında gelen yolcu, giden yolcu ve bagaj işlem seviyesini gösterir sistem kesiti yer almaktadır.
Şekil 6. Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminali Yolcu Bindirme sistem kesiti (Erdoğan, 2005)
Figure 6. Atatürk Airport International Terminal Passenger Boarding system section (Erdoğan, 2005).
Sabiha Gökçen Havalimanı
Sabiha Gökçen Havalimanı iç ve dış hat uçuşlarına hizmet verecek şekilde 2009 yılında 25 milyon yolcu kapasiteli olarak hizmete açılmıştır. Havalimanının şehir merkezine uzaklığı 44.2 km’dir. 2019 yılı DHMİ verilerine göre 35.4 milyon yolcu havalimanını kullanmıştır. (DHMİ-1, 2021) Havalimanı terminal binası gelen yolcu ve giden yolcu ve bagaj olmak üzere üç işlem seviyeli olarak tasarlanmıştır. Terminal binası ilk tasarımında 8 adet çoklu terminal bağlantı sistemi bulunmaktadır. Yapılan ilave terminal binası ile toplamda 10 adet çoklu terminal bağlantı köprüsü terminal binasında yer almaktadır. Bu sistemler gelen yolcu ve giden yolcu seviyesine hizmet verecek şekilde konumlandırılmıştır.
Resim 6’da Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binasına entegre yolcu biniş sistemleri görülmektedir. Bu sistemlerde toplamda 20 adet yolcu biniş köprüsü bulunmaktadır. Çoklu terminal bağlantı köprüsünün kullanıldığı sistemlerde 32.4 metre açıklık geçilmiştir. Şekil-14’te ise terminal binasında gelen yolcu, giden yolcu ve bagaj işlem seviyesini gösterir sistem kesiti yer almaktadır.
İstanbul Havalimanı
İstanbul Havalimanı iç ve dış hat uçuşlarına hizmet verecek şekilde 2018 yılında 90 milyon yolcu kapasiteli olarak hizmete açılmıştır. Havalimanının şehir merkezine uzaklığı 38.2 km’dir. 2019 yılı DHMİ verilerine göre 52.6 milyon yolcu havalimanını kullanmıştır. (DHMİ,2021) Havalimanı terminal binası gelen yolcu ve giden yolcu ve bagaj olmak üzere üç işlem seviyeli olarak tasarlanmıştır. 56 adet çoklu, 15 adet tekli olmak üzere toplamda 71 adet terminal bağlantı sistemi bulunmaktadır. Bu sistemler gelen yolcu ve giden yolcu seviyesine hizmet verecek şekilde konumlandırılmıştır.
Resim 9’da İstanbul Havalimanı terminal binasına entegre yolcu bindirme sistemleri görülmektedir. Bu sistemler toplamda 143 adet yolcu biniş köprüsü bulundurmaktadır. Bütünleşik terminal bağlantı köprüsünün kullanıldığı sistemlerde 32 metre açıklık geçilmiştir. Şekil-17’de ise terminal binasına gelen ve giden yolcu ulaşımını sağlayan terminal bağlantı köprüsüne ait uygulama fotoğrafı yer almaktadır.
İstanbul havalimanı terminal bağlantı köprülerinde diğer terminal bağlantı köprülerinden farklı olarak gelen ve giden yolcu katına ulaşan bütünleşik bir bağlantı köprüsü tercih edilmiştir. Resim 11’de bu bağlantı köprüsü içinde gelen–giden yolcu işlem seviyeleri arasında geçişi sağlayan bir yürüyen merdiven konumlandırıldığı görülmektedir. Ayrıca bağlantı köprüsü döşemesinde diğer terminal bağlantı köprülerinden farklı olarak betonarme kompozit döşeme kullanılmıştır.
Değerlendirme ve Sonuç
Terminal binası bileşenlerinden olan yolcu biniş sistemleri; terminal bağlantı köprüsü, rotunda ve yolcu biniş köprüsünden oluşmaktadır. Bu çalışma kapsamında İstanbul’da yer alan, Atatürk Havalimanı, Sabiha Gökçen Havalimanı ve İstanbul Havalimanları yolcu biniş sistemleri açısından incelenmiştir. İncelenen tüm havalimanı terminal binalarında çoklu işlem seviyeli tasarım tercih edilmiştir. 1983 yılında hizmete açılan Atatürk Havalimanı iç hatlar terminal binası 2 işlem seviyeli olarak tasarlanmışken daha sonra yapılan terminal binalarında 3 işlem seviyeli tasarım tercih edilmiştir.
Terminal bağlantı köprülerine yapısal olarak bakacak olursak Atatürk Havalimanı iç hatlar terminal binasında giden ve gelen yolcu işlem seviyelerine doğrudan bağlantı sağlayan tekli terminal bağlantı köprüsü kullanılmıştır. Atatürk Havalimanı dış hatlar terminal binası ile Sabiha Gökçen Havalimanı terminal binalarında gelen ve giden yolcu işlem seviyelerine ayrı ayrı bağlantı sağlayan çoklu terminal bağlantı köprüsü kullanılmıştır. İstanbul Havalimanında terminal binasında ise gelen ve giden yolcu işlem seviyelerine bütünleşik bir yapı olarak bağlantı sağlayan bütünleşik bir terminal bağlantı köprüsü kullanılmıştır.
Sonuç olarak terminal bağlantı köprüleri, havalimanı tasarım esasları ve havalimanını kullanan uçakların teknik gelişmelerine bağlı olarak değişmektedir. 1983 yılında hizmete açılan Atatürk Havalimanı iç hatlar terminal binasında yer alan bağlantı köprüleri, uçaklara ulaşımı sağlayan bir eklenti olarak yerleştirilmiştir. Artan yolcu sayısına bağlı olarak giden yolcu, gelen yolcu ve bagaj işlem seviyeleri ayrı ayrı planlanma ihtiyacı oluşmuştur. Ayrıca terminal binası ile apron arasında servis yolu gereksinimi; terminal bağlantı köprülerini bir eklentiden daha çok 2018 yılında hizmete açılan İstanbul Havalimanı terminal bağlantı köprülerinde olduğu gibi, geniş açıklık geçebilen, giden ve gelen yolcu işlem seviyelerine doğrudan ulaşımı sağlayan bir yapıya dönüştürmüştür.