Plant

Mimari Tasarım
Twelve Architects and Masterplanners

Peyzaj Tasarımı
Studio Knight Stokoe

Proje Yeri
Hampshire, Birleşik Krallık

Tamamlanma Tarihi
2024

Toplam İnşaat Alanı
14.415 m²

Fotoğraflar
Andy Stagg

Twelve Architects ve Studio Knight Stokoe iş birliğinde gerçekleştirilen dönüştürme ve iyileştirme projesi Plant, Britanya’nın önemli modern mimarlık ve bahçe tasarımı örneklerinden biri olan yapının ve ikonik teras bahçelerinin özgün tasarım niyetlerini koruyarak yeniden kente kazandırıyor.

Twelve Architects, Studio Knight Stokoe ile birlikte Britanya’daki en önemli on beş modern binadan biri olan Mountbatten House’un yeniden kullanım ve iyileştirme projesi olan Plant’i tamamladı. 1973 yılında Arup Associates Group 2 tarafından tasarlanan asıl yapı, dönemin önde gelen bahçe tasarımcısı James Russell ile birlikte, kağıt üretim tesisi olan Wiggins Teape için tasarlanmış. Kullanıma açıldığı ilk zamanlarda “Gateway House” ismini alan teraslı geniş yapı, sıralı çatı bahçeleri ile kaplanmış ticari iş alanlarından oluşan altı kat barındırıyor. Bahçeler ve yapı, Britanya’nın modernist mimari ve bahçecilik kapsamındaki üstün tasarımı ve önemi nedeniyle 2015 yılında ayrı ayrı İngiliz Mirası olarak sınıflandırılmış. Plant, on dokuz bin metrekarenin üzerindeki ofis ve sosyal aktivite alanıyla Hampshire içerisindeki ekonomik kalkınma için önemli bir bölgesel değer oluşturuyor. Twelve Architects ve Studio Knight Stokoe müşteri ile yakın temasta çalışarak, yapının asıl öncü tasarım niyetini yerine getirmek için doğa, esenlik ve çalışma alanlarını pürüzsüzce bir araya getiren bir tasarım oluşturmayı hedeflemiş. En yüksek sürdürülebilirlik sınıflandırmaları arasında yer alan BREEAM’den “Outstanding” ve WELL’den “Platinium” sertifikalarını kazanan Plant, çevreye karşı ileri seviyede bir bağlılık anlayışına öncülük ederken aynı zamanda ticari çalışma alanlarındaki gelişim için de yeni ve kayda değer standartlar belirliyor.

Öne çıkan mimari müdahaleler arasında, yapıya varma deneyimini iyileştiren ve yemyeşil bahçeler ile görsel bağlantıyı kuvvetlendiren genişletilmiş yapı girişi ve resepsiyon alanı yer alıyor. İki kat yüksekliğindeki mekanlar, katlar arasındaki düşey ilişkileri kurmak için şekillendirilmiş; bu alanlar açıklık hissini artırarak yapının içerisine daha fazla gün ışığı girmesini sağlıyor. Çarpıcı  sarmal merdiven, yapının kullanıcılarını karşılayacak etkileyici giriş alanını vurguluyor. Plant’in kendine özgü kaset döşemelerini ve haç biçimli kolonlarını ortaya çıkarmak için yakın dönemde yapılan eklemeler olan asma tavanlar ve kaplamalar kaldırılmış. Orijinal perde duvar sistemi, yapının termal performasını geliştirmek ve dayanıklılığını artırmak için iyileştirilmiş ve yenilenmiş. Mekanik, elektrik ve tesisat sistemleri, Outstanding BREEAM sertifikasyonuna katkı sağlayacak şekilde, yapının operasyon verimliliğini ve uzun ömürlülüğünü artıracak şekilde yenilenmiş.

Kafe, spor salonu, duş ve soyunma odaları, güvenlikli bisiklet parkı ve çok amaçlı etkinlik alanı gibi yeni eklemeler, yapının modern kiracılarının ihtiyaçlarını karşılamasına yardımcı oluyor. Projenin ana motivasyonu, Basingstoke’un çok sevilen asılı bahçelerine ve çatı teraslarına her kattan erişimin mümkün hale gelmesiyle daha kolay ve daha keyifli bir mekan deneyimi sağlamak olarak aktarılıyor.

York Üniversi’nin arşivlerinde yürütülen kapsamlı araştırmalar sonucunda, Studio Knight Stokoe, listelenmiş olan peyzaj ögelerini iklime karşı daha dayanıklı, ve asıl önemlisi, rejeneratif etki sağlayacak şekilde düzenlemiş. Tarihi bitkilendirme paletlerinin derinlikli analizinin ardından, çatı katı koşullarına maruz kalmış olan bitki türleri, çevreye daha iyi uyum sağlayan ve arı türlerinin de burada yaşamasını mümkün kılacak bitki türleriyle değiştirilmiş.