“Kodların Kenti”: Görünmez Kentler
Bilge Sağlam, Araştırma Görevlisi
Ostim Teknik Üniversitesi, Ankara
Tuğçe Çelik, Doç. Dr.
Ostim Teknik Üniversitesi, Ankara
“Kentsel ve mimari düşünce sistemi yazınsaldır.”
Derrida, 1997
Kent ve mimariye ait deneyimler, somut, çok boyutlu ve doğası gereği varoluşsal bir gerçekliktedir. Pallasmaa’ya (2012) göre “retinal önyargı”, mimarinin insanın çevresini oluştururken yaşanan gerçek bir fenomenolojik deneyimi ve onun bedensel ve duyusal nitelikleri üzerine kurulmuştur. Yazma eylemi ise bir soyutlama ifadesi olurken aynı zamanda yaşanan deneyimlerin temsili olarak kentsel ve mimari çevreyi uyarmaktadır. Bu bağlamda, mekan/mimari ve edebiyat kurgusunun tamamlayıcıları, farklı deneyim ve algılarla birlikte etkinleşmektedir (Havik, 2014; Merleau-Ponty, 2013; Thomson, 1996; Tümer, 1981). Kentsel ve mimari araştırmaların edebiyat ve yazınsallıktan bağımsız olmadığını (Stein vd., 1990), mimarlık ve edebiyat ilişkisinin çözümleme ve analiz aşamasında kurulması gerektiğini savunan görüşler (Havik, 2006; Spurr, 2012), mekan ile yazınsal kurgunun ilişkilerinin bağlamına odaklanmaktadır. Mekan ve yazının ilişkisi olarak kentsel/mimari mekan-edebiyat ilişkisi, salt bir romantik yaklaşım olmanın ötesindedir; anlama, üretme, hayal etme ve düşünme becerilerini geliştiren önemli bir yöntemin aracıdır. Metindeki mekanın okur tarafından yeniden üretimi, o döneme ait çağrışımlar, referanslar ve kodlar doğrultusunda metinler/mekanlar arası ortaklıklar ile ortak bir dilin oluşturulması mimarlık ile edebiyat ilişkisini güçlendirmektedir (Uz, 2007). Tüm bunların yanında kentsel/mimari mekana dair bilgiler yazınsal metinler üzerinden okunup üretilebilirken aynı zamanda metinde sorgulama aracı olarak üretilmiş anlam da tasarımın ya da tasarım sürecinin esin kaynağı olabilmektedir.
Kent üzerine düşünen, üreten, tasarlayan, kenti kurgulayan mimar ile o kentte yaşayan, o kente bakan ve kenti aktaran sanatçı farklı zamanlarda süreç içinde farklı çalışmalarla koşut ilerlemeler ortaya koymuştur (Aksu vd., 2008). Bu farklılık ve aynı zamanda koşutluk “Kent: Avrupa’da sanat ve mimari, 1870-1993” sergisinde, “Mimarlar Kenti” ve “Sanatçılar Kenti” tema ve başlıklarıyla mekansal olarak birbirinden ayrılan galerilerde de vurgulanmıştır (Özgen, 1994). Bu çalışmada, serginin kentlerine, güncel sanat ve tasarım pratiklerinin yerini yapay zeka ve otonom üretken arayüzler aracılığı ile yapılan tasarımların almaya başladığı günümüzde, “Kodların Kenti” eklenebilir mi sorgusu yapılmaktadır. Bu bağlamda edebiyat, sanat ve mekan arasındaki ilişkiye odaklanarak, kentsel bağlama metinsel kurguyu ekleyip yapay zekanın çoklu alternatifler üretme gücünü birleştirmek çalışmanın yöntemini oluşturmaktadır. Bir yandan yazınsal metinlerin kentsel/mimari mekanı sorgulama, tasarlama ve çözümleme aracı olarak kullanılmasının ve temsil edilmesinin gereği sorgulanırken, diğer taraftan kolektif dijital ortamların üretken tasarım sistemleri ile değişen tasarımcı rolü ve “Kodların Kenti” olarak Italo Calvino’nun “Görünmez Kentler”inin görsel temsilleri incelenmiştir.
Sanat, Mimarlık ve Kent
Bulunduğumuz çağda bakış açılarının çoğulluğu bilginin ve estetiğin parçalanmasına neden olmuştur. Bu parçalanma çoğalmayı getirmiş ve çoğalmanın istem duyduğu farklı bağlamlarda imgelerin oluşturduğu süreksiz kompozisyon sanat ve mimarlık için yeni estetik boyutlar açmıştır (Aksu vd., 2008). Estetik bağlamı yeni olan çağın sanatı insanın ve dünyanın parçalanmasını sık sık dile getirmektedir. Bu parçalanma ise dünyanın makineleşmesine, makinelerin insan üzerinde güç ve uzmanlık kazanmasına bağlıdır (Fischer, 1993). Makineleşme sonucu endüstrileşmenin hız verdiği teknik bilgi ve bilim hız ve ritim getirerek büyük kentleri, yeni yaşamları doğurmuştur. Büyük kentler ve yeni yaşamlar ise düşüncelerimizi, duygularımızı, duyuşlarımızı ve bunların çağrışımlarını değiştirmiştir (Aksu vd., 2008).
Geçen yüzyılda sanatta insanlığı heyecanlandıran yenilikler günümüzde alışılmış olduğu için, sanatta yeni anlatım yolları ve yeni yöntemler arayışına girişilmiştir (Aksu vd., 2008). Bu arayış mimarlık özelinde irdelendiğinde ise modern mimarlık tarihte hiçbir dönemde görülmemiş bir çeşitlilik sunmaktadır. Bu çoğulcu ortam, farklı akımların, farklı söylemlerin ve dillerin bir arada var olmalarını sağlamaktadır. Bununla birlikte modern mimarlığa ait başka bir yorum da onun rasyonelliği, deterministliği, duygusallıktan uzaklığıdır. Bir yandan da çağın ruhuyla uyumlu, kendini yenileyen ve genç bir akım olmasıdır. Fütüristler gençlik dolu coşku ve gerilimli enerjileri teknolojiyle birleşerek, yeni bir dünya yaratma istekleri makinelerle hayat bulurken, bazı insani duyguların öldüğünden söz edilebilmektedir (Berman, 1999).
Makinelerin hayat bulmasıyla var olan bu makine estetiği, yeni bir yaşam tarzının, yeni bir kentsel hayatın öncüsü olmuştur. Endüstri devrimi ile toplumların birincil olgularından biri kentler olmuştur. Mimarlığın konusu olmanın yanında kent ve kentsel yaşam, sanatın, kültürün, sosyal, iletişim ve politik ortamların da tartışma teması olmaktadır. Bir başka deyişle kent ve kent yaşamı mimarlık, sanat ve diğer disiplinlerle birlikte sorgulanmaktadır. Özellikle sanat, kent teması olan bir düşünce ortamı yaratmakta ve bunu kültürel bağlamda beslemektedir. Sinemada ve görsel sanatlarda olduğu kadar edebiyatta da kent ve kentsel yaşama ait sayısız imge, okuyucuya sürekli olarak sunulmaktadır (Aksu vd., 2008).
Kent ve kentsel yaşam, toplumların gelenekleri, alışkanlıkları ve ütopyalarıyla oluşturulmuş bir kolaj niteliğindedir. Colin Rowe ve Fred Koetter (1975) “kolaj kent” kuramından, geleneklerin düzeni ve işlevini de içine alarak bahsetmektedir. Rowe ve Koetter (1975) “kent”i çok etkili bir simgesellikte referanslar veren ve süreksiz fragmanların bir kolajı olarak nitelendirmişlerdir. Bu yaklaşım ile yeni bir sosyal yapı yaratmanın ötesinde üzerinde çalışılabilecek, eleştiri getirilecek ve değişime açık bir ortam sunulmaktadır. Teoriye göre gelenek, hem duygusal hem mantıksaldır ve zaruridir. Kitlesel iletişim bu geleneğin üzerine kurulmuştur; aynı zamanda sosyal çevrenin yaşadığı kent ve kentteki toplumun iyiye gitmesi için eleştirel bir araçtır (Rowe ve Koetter, 1983).
Lund, “kolaj kent” kuramına paralel olarak kolajlar üretmiştir. 20 yıldan fazla sürede üretilen bu kolaj kentler üzerinden mimari pratik ve düşüncenin değişen eğilim ve yaklaşımları izlenebilmektedir. Lund’a göre kolaj sayesinde mimarlık kuramı ve pratiği arasındaki uzaklık ortaya konulmakta ve mimarlığın ütopyalarına yaklaşabilmektedir. Bir araya getirilmiş kente ait imgelerin oluşturduğu bu kolajlar ile kentin mimari yaklaşımı yazınsal metinden daha iyi ve etkili ifade edilmektedir (Thomsen, 1990).
Lund’a göre kentten bahsedebilmek, kenti tanımlayabilmek için “kolaj” bir gerekliliktir. Bu kolaj, kökenleri farklı bağlamlar düzleminde olan ve ancak birbirine bir noktada yakalayan parçaların oluşturduğu bir düzen, bir kompozisyondur. Karşıtlıkların, geçişlerin ve çelişkilerin inşa ettiği sürekli değişen gelişmelerin izlendiği kolaj kentin gerçekliği kabul edilmelidir. Kentsel kurgular tasarlanırken ve kurgu sürekli bir dönüşüm içindeyken bu gerçeklik içinde düşünülmelidir. Bu kavramsal yaklaşım kenti ve yaşamı yalnızca kolajlar aracılığıyla ifade edilebilmektedir. Bu görüşle Lund, Italo Calvino’nun “Görünmez Kentler” eserinde geliştirdiği gibi şiirsel bir kavrama yaklaşmaktadır (Thomsen, 1990).
“Kodların Kenti”: Görünmez Kentler
“Geometrik rasyonellik ile insan yaşamlarının iç içe geçmiş yumağı arasındaki gerilimi dile getirmek açısından bana daha geniş olanaklar sunan, daha karmaşık bir simge, kent simgesidir.”
Calvino, 2003, s.15
Görünmez kentler kitabında Calvino, kentlerden “kesin çizgileri ve üçgen yüzeyleriyle ‘paramparça bir bütün’ün simgesi kristalin, ‘titiz kesimi ve ışığı yansıtma yeteneğiyle’… ” ve “Venedik’i 55 kente bölüştürerek, kristalin yüzeylerine dağıttı, bir ayna ve ışık oyununda birini diğerinde yansıtıp kırarak olasılıkları çoğaltmıştır.” şeklinde söz etmektedir (Calvino, 2003, s.35). Ona göre, “Bu bölümlerden her biri, her kent için ya da genel anlamda kent kavramı için geçerli olan bir ipucu sunmalıdır.” (Calvino, 2003, s.9).
“Görünmez kentlerde gösterge ve anlamları, mitler ve idealara bağlayan düğümler atılmıştır.” (Calvino, 2003, s.34) “Marco Polo’nun ‘Düşünceyle gördüğü’ kentleri anlatan her kısa metin, evrenin bir simgesi ya da modelidir. Bu mikromodeller, anılar, arzular, göstergeler, takas ve gözlerle; adlar, ölüler ve gökyüzü ile kurdukları ilişkide; incelik, süreklilik ve gizlilik kazanıp tam 5 kez çoğalarak, kristalin güven mimarisinde bir bütünlük ararlar.” (Calvino, 2003, s.37).
“Başka yolcular başka rotalar izleyebilir, ama görecekler ki bütün yollar hep aynı ‘bütünlükle’ bitecek ve kusursuz kent parça parça kurulacak.”
Calvino, 2003, s.45
![Şekil 1. Görünmez kentlerin rotası.Figure 1. The route of Invisible Cities.](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/Sekil-1.jpg)
Şekil 1. Görünmez kentlerin rotası. Figure 1. The route of Invisible Cities.
Görünmez kentlerde bütünü oluşturan 55 parçayı belirten her kenti mekansal olarak görselleştirebilmek için, metinden her bir kenti tanımlayan anahtar kelimeler çıkarılmıştır. Anahtar kelimeleri çıkarılırken izlenen yöntem, Umberto Eco’nun mimaride gösterge bilimsel tanımları üzerinden oluşturulmuştur. Metnin kodları ayrıştırılırken, niteliklerin belirtildiği düz anlamları (denotation) ile çağrışım üzerinden varılan yan anlamları (connotation) listelenmiştir. (Eco, 1986) Kentsel ve mimari mekana dair öğelerin görsel betimlemeleri düz anlam üzerinden ele alınırken; kentli ve Marco Polo’nun kente dair çıkarımları, hisleri ve analoji üzerinden yapılan benzetmeleri kent kolajının yan anlamları olarak nitelendirilmiştir. Metinsel inceleme için anahtar kelimeler hem düz anlam, hem yan anlamlar üzerinden ayrı ayrı ve bütünleşik biçimde hazırlanmıştır.
Kentler gruplandırılırken Marco Polo’nun rotasından faydalanılmıştır ve Calvino’nun sınıflandırdığı “anı, arzu, gösterge, ince, takas, gözler, ad, ölüler, gökyüzü, sürekli ve gizli” kentler olarak incelenmiştir. Her grupta 5 kent bulunmaktadır ve görselleştirmede de kullanılacak anahtar kelimeler için tablolar oluşturulmuştur. Bu tablolarda düz anlam (denotation) ve yanalanlam (connotation) üzerinden sınıflandırılan kelimeler bulunmaktadır. Metin tabanlı yazılımlarda üretim aşamasında düz anlam anahtar kelimelerle birlikte, kentler için kitapta yer alan yananlamlar girilerek farklı alternatifler elde edilmiştir.
Metinde bahsedilen kentler, zaman içerisinde farklı tasarımcılar, sanatçılar ve mimarlar tarafından görselleştirilmiştir. Ancak bu çalışmada, yapay zeka teknolojisinin güncel pratiklerinden olan metin tabanlı görselleştirme arayüzleriyle çoklu alternatifler üretilerek, kent kolajını farklı bir medya aracılığıyla ele almak hedeflenmiştir. Metin tabanlı yazılımlara, bir önceki aşamada tanımlanan anahtar kelimeler verilmiş ve böylece kentin mekansal kurgusu yapay zeka ile üretilen görseller üzerinden farklı bir yöntem ile tekrar oluşturulmaya çalışılmıştır.
Hesaplamalı Yaratıcılık ve “Kodların Kenti”nin Tasarımı
Hesaplamalı Yaratıcılık ve Makine Öğrenmesi, yapay zeka araştırmalarının alt çalışma alanlarındandır. Makine öğrenmesi ile sağlanan görüntü üretimi, tekrarlanamaz ve yeniden üretilemez çıktılar sunar. Hesaplamalı Yaratıcılık’ı Colton ve Wiggins (2012), tarafsız gözlemcilerin yaratıcı olarak niteleyecekleri davranışların sergilendiği hesaplama sistemlerinin felsefesi olarak tanımlamaktadır. Bu davranışlar incelenerek geliştirilen, Simon Colton’un önderliğindeki Computational Creativity Group’un yapay zeka projesi “The Painting Fool,” bu alanındaki çalışmalardandır. Uygulamanın, tasarıma yardımcı olan bir araç olmasının ötesinde, bir tasarımcı/sanatçı olarak kabul edilmesi amaçlanmıştır.
Yapay zekanın insan-bilgisayar etkileşiminde kolektif çalışmaya izin veren bir yardımcı mı yoksa başlı başına bir tasarımcı mı olduğu soruları, günümüzde kısıtlı erişim imkanları veya açık kaynak kodlu uygulamalar ile çok daha geniş kitlelere ulaşarak yeniden gündeme gelmiştir.
2014’de üretilen bir makine öğrenmesi örüntüsü olan Çekişmeli Üretici Ağ (GAN; Generative Adversarial Networks), görüntü sentezinde ve gerçeğe yakın görüntü üretiminde, son yıllara kadar sıklıkla kullanılan bir metoddur. Günümüzde, difüzyon tabanlı metinsel görüntü sentezleme modeli, OpenAI tarafından geliştirilen CLIP, ardından geliştirilen VQGAN+CLIP sentezi, frozen CLIP, CLIP+Guided difüzyon benzeri algoritma metodları, üretken teknolojilerde gelinen son aşamayı göstermektedir. Bu çalışmada, kullandıkları metotlara ve veritabanlarına göre değişim gösteren metin tabanlı yapay zeka arayüzleri ve botlarından olan Midjourney, DALL-E 2, Craiyon (DALL-E Mini), Nightcafe, Stable Diffusion farklı üsluplarıyla bu çalışmada kent kolajı üretim araçları olarak ele alınmıştır.
Midjourney
Haziran 2022 itibariyle duyurulan ve sosyal iletişim uygulaması Discord’un arayüzünü ve sunucusunu kullanarak çalışan Midjourney yapay zeka botu, metinler komutlarla görsel çıktılar üretmektedir. Discord’un arayüzü ile çıktı görselleri herkesin erişimine açık bir şekilde yayınlanmaktadır. Midjourney’nin kurucusu David Holz geliştirdiği yapay zeka arayüzünün verileri yalnızca ilham alma amaçlı kullandığını ve bu nedenle sonuç görsellerin her birinin bağımsız ve yeni olduğunu vurgulamaktadır. Midjourney, sanatsal stilizasyon özeliğiyle, fotogerçekçi olmayan (NPR) üsluba yakın çıktılar vererek şehirlerin metinsel girdilerini soyutlama konusunda ön plana çıkmıştır.
![Şekil 2. Isidora, Midjourney (2023).Figure 2. Isidora, Midjourney (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/2-sekil2.jpg)
Şekil 2. Isidora, Midjourney (2023). Figure 2. Isidora, Midjourney (2023).
Kentler ve Anı kısmında incelenen ikinci şehir olan İsidora’nın metni analiz edildiğinde, düz anlam ve yan anlam olmak üzere aşağıdaki anahtar kelimeler çıkarılmıştır. Çalışmanın ilk arayüzü olan Midjourney’de denemeler yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Binaların salyangoz kabuk kaplı helezoni merdivenleri; kent meydanında bir duvar.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Arzulanan şehir; hayallerin kenti.
![Şekil 3. Bersabea, Midjourney (2023).Figure 3. Bersabea, Midjourney (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/3-sekil3.jpg)
Şekil 3. Bersabea, Midjourney (2023). Figure 3. Bersabea, Midjourney (2023).
Kentler ve Gökyüzü’nün ikinci kenti Bersabea’nın metninde aşağıdaki anahtar kelimeler öne çıkmaktadır. Midjourney üretken arayüzünün bu örnekte, her iki anlamsal girdilerin öne çıkan özelliklerini de gösterdiği düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Göklerde asılı ikiz kent, karasal şehir ve göksel kentler, som altından, gümüş kilitli, pırlanta kapılı mücevher kent, çöp çatılar, kara delik kent
Anahtar Kelimeler (Yananlam): Yeraltında bir kent, karadelikler, helezoni çatılarla dönerek yükselen kent.
![Şekil 4. Lenoia, Midjourney (2023).Figure 4. Lenoia, Midjourney (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/4-sekil4.jpg)
Şekil 4. Lenoia, Midjourney (2023). Figure 4. Lenoia, Midjourney (2023).
Sürekli Kentler’in ilk kenti olan Lenoia bölümü analiz edildiğinde yalnızca düz anlam bağlamında anahtar kelimelere ulaşılmıştır. Şekil 4’te yer alan görsel, hem görsel kalitesi hem de anahtar kelimelere uygunluğu bağlamında tutarlı bulunmuştur.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Genişleyen bir kent, metropolün çeperinde dağ zinciri gibi uçsuz bucaksız çöp.
DALL-E 2
DALL-E 2, OpenAI tarafından 2022 yılında piyasaya sürülen ilk yapay zeka üretken model olan DALL-E’nin geliştirilmiş versiyonudur. DALL-E 2’nin makine öğrenmesi, CLIP ağ modelini kullanmaktadır ve 650 milyon görüntü-metin birleşimi ile eğitilerek geliştirilmiştir. (Borji, 2022) Kent kolajlarının farklı temsil üsluplarıyla, fotogerçekçi veya soyut görüntülerle, mimari anlatımların elde edildiği görülmektedir.
![Şekil 5. Zora, Dall-E2 (2024).Figure 5. Zora, Dall-E2 (2024).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/5-sekil5.jpg)
Şekil 5. Zora, Dall-E2 (2024). Figure 5. Zora, Dall-E2 (2024).
Görünmez Kentler’in rotasında Kentler ve Anı bölümüne ait dördüncü kenti Zora analiz edildiğinde ise aşağıdaki yan ve düz anlam göstergelerine ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Altı nehir ve üç sıradağın ötesindeki kent, sokaklar boyunca evler, kapı ve pencereler, bakır saat, dokuz fıskiyeli çeşme, cam kule, aslan heykeli, Türk hamamı ve liman.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Birbirini izleyen şekiller, unutulamayan kent.
![Şekil 6. Isaura, Dall-E2 (2024).Figure 6. Isaura, Dall-E2 (2024).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/6-sekil6.jpg)
Şekil 6. Isaura, Dall-E2 (2024). Figure 6. Isaura, Dall-E2 (2024).
DALL-E 2 ile gerçekleştirilen üretken görsel tasarım sürecinde, İnce Kentler’in ilk bölümünde yer alan Isaura şehrinin düz ve yan anlam analizi yapılan anahtar kelimeleri kullanılmıştır.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Bin kuyu şehri, derin bir yeraltı gölü, yerde uzun dikey kuyular, yeşilimsi daire bir kent, gömülü gölün karanlık ana hatları, yukarı doğru hareket eden şehir, kalkerli kayalar, sondaj kuleleri, sırıklar üzerinde asma sarnıçlar, açık su kanalları, ince kemerler, yüksek yapı iskeleleri.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Yeraltı nehirlerinin derinliklerinde yaşayan şehrin tanrıları, kuyuların kenarlarından asılı kovalarda yaşayan şehrin tanrıları.
![Şekil 7. Cecilia, Dall-E2 (2023).Figure 7. Cecilia, Dall-E2 (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/7-sekil7.jpg)
Şekil 7. Cecilia, Dall-E2 (2023). Figure 7. Cecilia, Dall-E2 (2023).
Sürekli Kentler’e ait dördüncü şehir olarak öne çıkan Cecilia’nın analizi yapılmak üzere çıkarılan anahtar kelimeleri aşağıda yer almaktadır. Cecilia’nın metninde yalnızca düz anlama dair çıkarımlar yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Birbirinin aynısı evler, kentten çıkılamayan labirent kent.
Nightcafe
Nightcafe farklı algoritmalar kullanarak çalışan internet tabanlı yapay zeka uygulaması olarak, 2019 yılında geliştirilmiştir. Uygulama, başlangıç aşamasında farklı üretim seçenekleri sunmaktadır: VQGAN+CLIP algoritmasını kullanan Sanatsal (Artistic), tutarlı algoritma olarak bilinen CLIP-Guided Diffusion kullanan Tutarlı (Coherent), diğer metoddan daha tutarlı olarak belirtilen açık kaynak kodlu Stable Diffusion, ve OpenAI’ın DALL-E 2 metodu olarak belirtilmiştir.
![Şekil 8. Bauci, Nightcafe (2024).Figure 8. Bauci, Nightcafe (2024).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/8-sekil8.jpg)
Şekil 8. Bauci, Nightcafe (2024). Figure 8. Bauci, Nightcafe (2024).
Kentler ve Gözler serisinin üçüncü anlatısı olan Bauci’nin anahtar kelimeleri Nighcafe arayüzüne girdi olarak verildiğinde metne uygun olduğu düşünülen çıktılar elde edilmiştir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Yerden yükselen bulutların üzerinde kaybolan ince direkler merdivenler.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Köşeli dantel bir gölge.
![Şekil 9. Adelma, Nightcafe (2024).Figure 9. Adelma, Nightcafe (2024).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/9-sekil9.jpg)
Şekil 9. Adelma, Nightcafe (2024). Figure 9. Adelma, Nightcafe (2024).
Kentler ve Ölüler serisinin ikinci bölümünde yer alan Adelma kenti Calvino tarafından aşağıdaki anahtar kelimelerin vurgusuyla betimlenmiştir. Üretken tasarım süreci, bu kelimeler üzerinden ilerlemiştir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): İskele, toptancı balık hali, dar bir sokak, tek sıra merdivenler.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Gözlerin kaleydoskopu.
Stable Diffusion
StabilityAI sponsorluğunda, Compvis tarafından 2022 yılında geliştirilen model, Google Research’ün geliştirdiği Colab’ın Hugging Face arayüzünü kullanmakta ve aynı zamanda Nighcafe arayüzünde de çalışabilmektedir. Metin tabanlı komutlarla fotogerçekçi çıktılar elde edilmesini sağlayan yapay zeka modelinin, Görünmez Kentler’i üretirken çeşitli üslup ve soyutlamaların da elde edilmesini sağladığı görülmektedir.
![Şekil 10. Zenobia, Stable Diffusion (2023).Figure 10. Zenobia, Stable Diffusion (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/10-sekil10.jpg)
Şekil 10. Zenobia, Stable Diffusion (2023). Figure 10. Zenobia, Stable Diffusion (2023).
Rotanın İnce Kentler serisinin ikinci bölümü Zenobia kentinde geçmektedir. Kent düz ve yan anlam oluşturduğu düşünülen anahtar kelimeler ile tasvir edilmiştir ve yapay zeka arayüzlerinin üretken süreci bu kelimeler üzerinden geliştirilmiştir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Kuru toprak üzerinde kurulu, upuzun kazıklar üzerinde yükselen bir kent, bambu ve çinko evler, çok balkonlu evler, teraslar, seyyar boşlukta merdivenler, asma kaldırımlar, konik çatılı cam köşk, rüzgar gülleri.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Birbirini örterek büyüyen, katmanlı kent.
![Şekil 11. Adelma, Stable Diffusion (2023).Figure 11. Adelma, Stable Diffusion (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/11-sekil11.jpg)
Şekil 11. Adelma, Stable Diffusion (2023). Figure 11. Adelma, Stable Diffusion (2023).
Şekil 9’da verilen Kentler ve Ölüler serisinin ikinci şehri olan Adelma, Nightcafe yapay zeka arayüzünde ele alınmıştır. Şekil 11’de ise, Stable Diffusion üretken arayüzü kullanılarak yeniden işlenmiştir ve sonuçlar göstermektedir ki, farklı yapay zeka arayüzleri ve teknolojileri farklı üslup ve becerilere sahiptir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): İskele, toptancı balık hali, dar bir sokak, tek sıra merdivenler.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Gözlerin kaleydoskopu.
Craiyon (DALL-E Mini)
Google Research’ün geliştirdiği Colab’ın Hugging Face arayüzünü kullanan DALL-E Mini ismiyle de tanımlanan Craiyon modeli, OpenAI’nın geliştirdiği ilk model olan DALL-E’ın açık kaynak kodlu versiyonu olarak kullanıma açılmıştır.
![Şekil 12. Bauci, Craiyon (2023).Figure 12. Bauci, Craiyon (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/12-sekil12.jpg)
Şekil 12. Bauci, Craiyon (2023). Figure 12. Bauci, Craiyon (2023).
Nightcafe arayüzünde oluşturulan ve Şekil 8’de verilen Kentler ve Gözler serisinin üçüncü şehri Bauci, Craiyon arayüzünde tekrar üretilmiştir. Karşılaştırmalarda, iki arayüzün de düz anlamı önceliklendirdiği ve Craiyon’un bir şehir oluşturmadığı görülmektedir.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Yerden yükselen bulutların üzerinde kaybolan ince direkler merdivenler.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Köşeli dantel bir gölge.
![Şekil 13. Argia, Craiyon (2023).Figure 13. Argia, Craiyon (2023).](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/13-sekil13.jpg)
Şekil 13. Argia, Craiyon (2023). Figure 13. Argia, Craiyon (2023).
Görünmez Kentler kitabının Kentler ve Ölüler serisinin dördüncü şehri Argia, çalışmada kullanılan yapay zeka arayüzlerinin sonuncusu olan Crayion ile üretilmiştir. Anahtar kelimeleri aşağıda yer almaktadır.
Anahtar Kelimeler (Düz anlam): Hava yerine toprakla kaplı bir kent, yollar toprak kaplı, merdiven üzerine merdiven, çatıların tepesinde ağır kaya-toprak.
Anahtar Kelimeler (Yan anlam): Solucan tünelleri.
![Şekil 14. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 1.](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/Adsiz-tasarim-5.png)
Şekil 14. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 1.
![Şekil 15. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 2.](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/Adsiz-tasarim-2.png)
Şekil 15. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 2.
![Şekil 16. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 3.](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/Adsiz-tasarim-3-e1738325905436.png)
Şekil 16. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 3.
![Şekil 17. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 4.](https://yapidergisi.com/wp-content/uploads/2025/01/Adsiz-tasarim-4-e1738325959663.png)
Şekil 17. Görünmez Kentler rotasının görsel temsili 4.
Sonuç
Sanatçılar, mimarlar, fotoğrafçılar, kentsel tasarımcılar gibi yaratıcı sektörlerdeki üreticilerin, yapay zeka destekli uygulama ve yazılımlarla kolektif çalışabildikleri bir ortamın doğduğu bir çağın geldiği görülmektedir. “Kent: Avrupa’da Sanat ve Mimari, 1870-1993” sergisindeki “Mimarlar Kenti” ve “Sanatçılar Kenti” başlıklarındaki söylem ve üretimlere; “Kodların Kenti” teması kapsamında yapay zeka ve otonom üretken arayüzler aracılığı ile yapılan tasarımların eklenmesi, çalışmanın genel hattını oluşturmaktadır.
Tasarımda üretken sistem ve yapay zeka kullanımını, kolektif bir üretim aşaması olarak düşünmenin yanı sıra, yapay zeka çalışmalarının alt alanlarından olan Hesaplamalı Yaratıcılık’ın arkasındaki farklı görüşlerden biri de, yaratıcı düşünme davranışının analiz edilip, yazılımlarla tekrar üretildiği yapay zeka uygulamalarının birer sanatçı olarak kabul edilebileceğidir. Bu çalışma, yapay zeka teknolojileri ve dijital ortamlardaki kolektif insan-bilgisayar etkileşimi üzerinden, otonom/üretken tasarım anlayışı ve değişen tasarımcı rolüne değinmiştir. Otonom sistemlere öğretilen tasarım davranışlarıyla geliştirilen uygulamalar aracılığıyla, yazınsal kentsel/mimari mekanın çözümlenerek, tekrar üretilmesi ele alınmıştır. Bu noktada, “Yapay zeka algoritmalarının ürünleri, yazınsal eserin görsel bir temsili mi, yoksa “Kodların Kenti” sergisinin varsayımsal dizgesinde yer alabilecek bir otonom sanatçı eylemi midir?” sorusu sorulmuştur.
“Kodların Kenti” teması, Italo Calvino’nun Görünmez Kentler” eseri üzerinden, ilk aşamada göstergebilim üzerinden düz anlam ve yananlamlarla irdelenip çözümlenerek, yapay zeka uygulamalarına aktarılması, tasarımcı-dijital arayüzün kolektif bir çalışması olarak kabul edilebilir. Ancak, her biri farklı makine öğrenme algoritması ile geliştirilmiş, metin bazlı komutlardan görsel temsiller üreten yapay zeka uygulamalarının, birbirinden ayrışan üslupları ve tek seferlik üretilen emsalsiz görsel ürünleriyle, yaratıcı davranışlar gösteren bir tasarımcı olarak kabul edilmeye yaklaştığı görülmektedir. Son aşamada, üslupsal ve nitelik olarak birbirinden ayrışan görsel ürünlerin kolaj anlayışı üzerinden okunup, anlamlandırılarak tekrar kurgulanması sürecinde, yine tasarımcı-dijital arayüz etkileşimi üzerinden kolektif bir çalışma yapılmıştır.
“Farklı tasarımcılar ve çeşitli yapay zeka arayüzleri tarafından üretilen görsel çıktılardan yola çıkılarak, kentsel ve mimari mekanın kolektif şekilde kurgulanıp, irdeleneceği bir ortam düşünülebilir mi?” sorusu, yeni çalışmalar için yol gösterici olabilir. Bu sorudan hareketle, kolektif bir edebiyat, sanat, mimari, kentsel üretim ve tartışma alanının, dijital ortamlar ile dönüşmesi ve “Kodların Kenti”nin, “Mimarlar Kenti” ve “Sanatçılar Kenti” ile bütünleşik bir hal alması söz konusu olabilir.
Kaynaklar
- Aksu, A., Uludağ, Z., & Çağlar, N. (2008). Sanat, Kent ve Mimarlık Eleştirisi İçin Ortak Bir Tema: Kent Kolajları. Journal of The Faculty of Engineering & Architecture of Gazi University, 23(4).
- Berman, M. (1999) Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor, (çevirenler: Ümit Altuğ-Bülent Peker) İletişim Yayınları, İstanbul, s:41.
- Borji, A. (2022). Generated Faces in the Wild: Quantitative Comparison of Stable Diffusion, Midjourney and DALL-E 2. arXiv preprint arXiv:2210.00586.
- Calvino, I. (2003). Görünmez Kentler, (çeviren: Işıl Saatçioğlu) Yapı Kredi Yayınları.
- Colton, S., & Wiggins, G. A. (2012). Computational creativity: The final frontier?. In Ecai (Vol. 12, pp. 21-26).
- Derrida, J. (1997). Of grammatology. Baltimore and London: The Johns Hopkins University Press.
- Eco, U. (1986). 2. Function and Sign: Semiotics of Architecture. In The City and the Sign (pp. 55-86). Columbia University Press.
- Fischer, E. (1993). Sanatın Gerekliliği, (çeviren: Prof. Dr. Cevat Çapan) V Yayınları, Ankara, s:7.
- Havik, K. (2014). Urban Literacy: Reading and Writing Architecture. NAI Publishers, Rotterdam.
- Merleau-Ponty, M. (2013). Phenomenology of Perception. Routledge.
- Özgen, K. (1994). “Kent: Avrupa’da Sanat ve Mimari 1870-1993 Sergisi Üzerine”, Arredamento Mimarlık, s:100-107.
- Pallasmaa, J. (2012). The Eyes Of The Skin: Architecture and The Senses. John Wiley & Sons.
- Rowe, C., Koetter, F. (1975). “Collage City”, Architectural Review, n:157 s:65 – 91.
- Rowe, C., Koetter, F. (1983). Collage City, The MIT Press, Cambridge, s:122.
- Spurr, D. (2012). Architecture and Modern Literature. The University of Michigan Press.
- Stein, S., Haldenbay, E. ve Roth, E. (1990) New Directions in Architectural Research. Canadian Symposium on Architectural Research, University of Calgary.
- Thomsen, C.W. (1990). “Nils Ole Lund: The World as Collage” Nils Ole Lund Collage Architecture, Ernst & Sohn, Berlin, s:6-17.
- Thomson, S. (1996). Places Within and Without: Memory and Literary Imagination, Memory and Architecture. University of New Mexico Press.
- Tümer, G. (1981). Mimarlıkta Edebiyattan Neden ve Nasıl Yararlanmalı? İzmir: Ege Üniversitesi.
- Uz, F. (2007). Mekanın Yazınsallığı ve Bir Taşkışla Deneyimi. İstanbul Yayın.