SO-IL tasarımı 450 Warren, açık alanlar ve yeşil avlular aracılığıyla sürdürülebilir, iç içe geçmiş bir yaşam modeli oluşturarak mahremiyet ve topluluk etkileşimini bir araya getiriyor.

Eskiden endüstriyel bir bölge olan, New York, Amerika’da bulunan Gowanus, sıra evleriyle ve yeşillikle çevrili kuleleriyle tarihi konut modelleri açısından zengin çeşitliliğe sahip bir yerleşim yeri. Yeniden canlandırılan bir yeşil yol, yapının mimarlarının peşinde olduğu “birlikte yaşamanın yeni modeli” arayışına katkıda bulunuyor.

Tasarım, kentsel çok birimli konutları geleneksel kurallardan kurtarıyor. Tasarımcılar tasarım süreci boyunca, dış mekanla ve başkalarıyla iletişim kurmak gibi kenti daha yaşanabilir kılan kavramlarla ilgilenmiş.

Açık alan ve yeşilin, birbirine yakın yaşamayı daha sürdürülebilir hale getirdiğine inanan tasarımcılar, bu doğrultuda gözenekler yaratan, ışığı ve yeşili yapının derinliklerine taşıyan üç adet avlu tasarlamış. 450 Warren’ın tasarımı, yapının cephesi boyunca sokakla arasında görsel bir geçirgenlik sunarak yer yer içindeki strüktürlerin sokaktan görülmesine olanak sağlıyor. Dokulu duvarlar, her bir hacmin ve avlunun etrafını dolaşarak güneşin hareketi ve mevsimlerin değişimi ile birlikte farklı yönlerde gölge hareketi yaratıyor.

Toplu yaşam, birlikte yaşamak ve dinlenmek için ortak alanların bulunmasının yanı sıra gündelik etkileşim anlamına da geliyor. Komşular birbirlerinin evlere geliş gidişlerini görebiliyor ve ortak giriş avlusu komşular arası sohbeti teşvik ediyor. Şeffaf malzemeler ışığın binanın faaliyetlerine nüfuz etmesini sağlıyor.

Toplu yaşam alanlarında aynı zamanda mahremiyet ve samimiyet için zıt alanlarla ihtiyaç duyuluyor. Tüm dairelere doğrudan dış cepheden giriliyor. Mahallede bulunan verandaları anımsatan ön avlu, özel alanlara geçişi başlatarak iç ve dış, toplumsal ve bireysel arasında bir eşik görevi görüyor.

Yaşam alanları, avluların peyzajıyla ilişki kurarak iç ve dış mekan arasında geçiş sağlıyor. Geniş teraslar her bir yaşam alanını dışarıya taşıyor. Balkonlar, ebeveyn yatak odaları ile sokak arasında tampon görevi görüyor. Avlular, her dairenin üç tarafında pencerelerin bulunmasına olanak sağlıyor. Farklı pencere boyutları, değişen doğal ışık atmosferini, avlu ve mahalle manzaralarını çerçeveliyor.