Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör: Doğası gereği yeşil bir ürün olan alüminyumu, en etkili biçimde geri dönüştürüyoruz.

“Assan Alüminyum olarak üretim kapasitemizle, ürün kalitemizle ve üst düzeyde tuttuğumuz müşteri memnuniyetimizle gerek yurt içi gerekse de yurt dışında, her sene gerçekleştirdiğimiz müşteri memnuniyeti anketlerinin sonuçlarında görüldüğü gibi, en çok çalışılmak istenilen firmalar arasında yer alıyoruz. Ek olarak her yıl, birçok müşterimiz tarafından yılın tedarikçisi unvanına layık görülüyoruz.”

Assan Alüminyum Genel Müdürü Göksal Güngör ile firmanın sektördeki yeri, inşaat sektöründeki etkisi ve sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarını konuştuk.

Assan Alüminyum’dan kısaca bahsedebilir misiniz?

GG: 1998 yılında Kibar Grubu çatısı altında kurulan Assan Alüminyum’un İstanbul Tuzla ve Kocaeli Dilovası’nda olmak üzere iki tesisi bulunuyor. Tesislerimizde yıllık 300 bin tona ulaşan kurulu levha ve folyo kapasitesine ve rulo boyama tesislerimizde ise yıllık 60 bin ton alüminyum boyama kapasitesine sahibiz. 100 bin tona ulaşan mevcut alüminyum folyo üretim kapasitemizle de Avrupa’nın en büyük üç üreticisinden biri konumundayız. Toplam 1500 çalışanımızla, rulo, levha, folyo ve boyalı rulo ürünleri ile distribütör, inşaat, ulaştırma, dayanıklı tüketim ve ambalaj gibi çok çeşitli sektörlere hizmet veriyoruz. Gururla ifade etmek isteriz ki, her yıl açıklanan İSO’nun Türkiye’nin en büyük ilk 500 sanayi şirketi sıralamasında bu yıl 6 sıra birden yükselerek 32. sırada yer aldık.

İhracat pazarlarınız ve yeni pazarlarla ilgili çalışmalarınız nelerdir?

GG: İhracat ağırlıklı çalışan bir sanayi firmasıyız. Geçtiğimiz yıl ihracat oranımız, yüzde 80’lere kadar çıktı. Assan Alüminyum olarak üretim kapasitemizle, ürün kalitemizle ve üst düzeyde tuttuğumuz müşteri memnuniyetimizle gerek yurt içi gerekse de yurt dışında, her sene gerçekleştirdiğimiz müşteri memnuniyeti anketlerinin sonuçlarında görüldüğü gibi, en çok çalışılmak istenilen firmalar arasında yer alıyoruz. Ek olarak her yıl, birçok müşterimiz tarafından yılın tedarikçisi unvanına layık görülüyoruz. Marka değerlerimizden olan güvenilirlik, esneklik ve yenilikçilik odağıyla yürüttüğümüz çalışmalarımız neticesinde iş ortaklarımızla uzun yıllara dayanan güçlü bağlarımız var. Sahip olduğumuz iş kültürümüz neticesinde oldukça geniş bir pazar çeşitliliğine sahibiz. Başta Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda gibi Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere dört kıtada 70’ten fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. Bunun yanı sıra Doğu Avrupa, Kuzey Afrika, gelişmiş Uzakdoğu ülkelerinin ise yeni derinleşeceğimiz pazarlar olmasını planlıyoruz. Avrupa odağımızı korurken, Kuzey Amerika’daki faaliyetlerimizi güçlendirmeyi hedefliyoruz. Hızlı aksiyon aldığımız ve istikrarlı büyüme kaydettiğimiz bu pazarın, yıl sonunda en büyük pazarlarımız arasında yer alacağını öngörüyoruz.

2018 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz, 2019 yılını nasıl geçireceksiniz?

GG: Bildiğiniz gibi dünyada ve ülkemizde belirsizliklerin hakim olduğu bir yılı, dalgalanmaların etkisinde geçirdik. Ekonomi yönetimimizin almış olduğu hızlı ve yerinde kararların bir sonucu olarak 2019 yılının ilk yarısı itibariyle ekonomik göstergelerin pozitife döndüğünü ifade etmek mümkün. Biz de bu süreçte yaptığımız yatırımlar ve hayata geçirdiğimiz çalışmalarla ülkemize destek olmayı sürdürdük. 2018’de hedeflerimizi ulaşarak toplamda yaklaşık yüzde 3.8 büyüdük, 2019 yılında da yüzde 4-5 arasında büyümeyi planlıyoruz. Buna ek olarak planlarımız doğrultusundaki yatırım çalışmalarımıza da devam ediyoruz.

Sürdürülebilirlik alanında hangi çalışmaları yapıyorsunuz?

GG: Assan Alüminyum olarak, ekonomik, çevresel ve toplumsal boyutlarda üzerimize düşen sorumluluğu, büyük bir titizlikle yerine getiriyoruz. Bu vizyon doğrultusunda sadece şirketimiz için değil, ülkemiz için de sürdürülebilir bir büyüme yakalama gayreti ile faaliyetlerimize devam ediyoruz. Şirketimiz bünyesine entegre ettiğimiz geri dönüşüm tesisimizle, geri kazanımı yüzde 100 oranında mümkün olması nedeniyle doğası gereği yeşil bir ürün olan alüminyumu, en etkili biçimde geri dönüştürüyoruz. Yenilenebilir enerji üretim tesisimizde ise üretim tesislerimizin bir senelik elektrik enerjisi tüketiminin neredeyse tamamı kadar temiz enerji üretiyoruz. Eş zamanlı olarak yürütülen enerji verimliliği projelerimiz gibi diğer tüm yararlı faaliyetler de firmamızın karbon ayak izinin azaltılmasına önemli katkılar sağlıyor.

İnşaat sektöründe alüminyumun önemi nedir? Assan Alüminyum’un bu alandaki çalışmalarını anlatır mısınız?

GG: Alüminyumun inşaat alanında kullanımı son 60 yılda büyük bir artış kaydetti. Türkiye’de alüminyumun inşaat alanında kullanımının yaygınlaşması 1990’lı yıllara denk geliyor. 2000’li yıllarda yüksekliği artan binalarla birlikte kullanımı yaygınlaşan alüminyum zamanla inşaat sektörünün vazgeçilmez malzemelerinden biri haline geldi. Alüminyum, hafifliği, ısı iletkenliği, korozyon direnci, yüzde yüz dönüştürülebilir olması, çevreciliği, kolay şekil alabilmesi ve estetik özellikleri gibi birçok yönü ile modern hayatın bugünkü ve gelecekteki ihtiyaçlarını en doğru şekilde karşılayan malzemedir. Bu nedenle inşaat sektöründe de binaların statik yükünü hafifleten, daha sağlam, daha verimli, daha uzun ömürlü ve daha ekonomik ürünler için alüminyum tercih ediliyor. Isı iletkenliği sayesinde ısıtma, soğutma, izolasyon malzemelerinin ve dış cephe malzemelerinin üretiminde önemli enerji tasarrufu sağlıyor. Bunun yanı sıra Avrupa Birliği EN normlarına göre alüminyum A1, yani yanmaz ve yangına katkıda bulunmaz malzemeler sınıfında yer alan alüminyum, konvansiyonel inşaat malzemelerine göre bir adım öne geçiyor. Üretimini yaptığımız boyalı alüminyum da ağırlıklı olarak inşaat sektöründe kullanılıyor. Kompozit panelden garaj panjur kapılarına, kenetli çatıdan asma tavana kadar birçok kullanım alanı bulunan boyalı alüminyum hem estetik anlamda hem de artırılmış korozyon direnci anlamında önemli avantajlar sağlıyor.